Ankara'da berber dükkanında çıkan silahlı kavgada 1 kişi hayatını kaybetmiş, 1 kişi yaralanmıştı. Silahlı kavgada tabanca ile vurularak hastaneye kaldırılan kardeşlerin yakınları Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ni basmış, saldırı ihtimaline karşı sağlık çalışanları kendilerini korumak için kapıyı kapatmıştı. 21 Eylül 2020 akşamı yaşanan olayla ilgili 2'si tutuklu 5 sanığın yargılanmasına başlandı. Mahkeme, tutuklu sanıklar Soykan Kamay ve Muhammed Devran Özel'in "konutu terk etmeme" adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.

Geçen yıl 21 Eylül'de silahlı kavgada kardeşi Fırat ile birlikte yaralanan Ahmet Özel, Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde doktorların müdahalesine rağmen hayatını kaybetti. Hastanede Fırat Özel ve Ahmet Özel’i görmek isteyen yakınları, hastane çalışanlarına saldırdı. Sağlık çalışanları kapıyı kapatıp, arkasında barikat kurarak korunmaya çalıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 5 kişiden Soykan Kamay ve Muhammed Devran Özel tutuklanırken, Fırat Öztaş, Yasin Özel ve Mehmet Sadık Özel adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

DURUŞMA ÖNCESİ TEKRAR TUTUKLANDILAR

Savcının hazırladığı iddianame ile 5 kişi hakkında 'görevi yaptırmamak için direnme' ve 'kamu malına zarar vermek' suçlarından 9 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Ankara 34’ncü Asliye Ceza Mahkemesi'nce iddianame kabul edilirken, tutuklu iki sanığın da delillerin toplandığı kanaatiyle adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine karar verildi. Ancak savcılık, tahliye kararına itiraz etti. Bugün Ankara 34'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşma öncesi itirazı değerlendiren üst mahkeme, sanıklar Soykan Kamay ile Muhammed Devran Özel'in yeniden tutuklanmasına karar verdi.

Ankara'da berber dükkanında silahlı kavga! Sağlık çalışanları mahsur kaldı

'ACIMDAN DOLAYI KAPIYA VURDUM'

Bunun üzerine tutuklanan iki sanık ile tutuksuz sanıklar Fırat Öztaş, Yasin Özel, Mehmet Sadık Özel, müştekiler ve taraf avukatları, bugün Ankara 34'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmada hazır bulundu. Tutuklu sanık Soykan Kamay, "Biz hastaneye gittiğimizde ilk başta yakınımızın yaşadığını, daha sonra öldüğünü söylediler. Ben herhangi bir şekilde kimseye küfür etmedim, kimseyi tehdit etmedim; ailesini öyle görünce, çocuğunu ve eşini öyle görünce kapıya vurdum. Ancak bunu başkalarına art niyet şeklinde değil acımdan dolayı vurdum, herhangi bir şekilde direnmem söz konusu değildir" dedi.

Suçsuz olduğunu belirten Kamay tahliyesini talep etti.

Durdurun şu eşkıyaları! Acil baskınında sağlıkçıları şifreli kapı kurtardı

'ÖLÜM HABERİNİN ŞOKUYLA KENDİMİ KAYBETTİ'

Tutuklu sanık Muhammed Devran Özel, savcılıkta verdiği ifadelerini tekrar ettiğini belirterek, "Rahmetli olan kişi benim halamın oğlu, elimde büyüdü. Bize hastanede yaşadığını söylediler. 10 dakika sonra ise 'öldü' dediler. Aile fertlerinden hamile olan eşi koridorda bayılmıştı. Bunun şokuyla kendimi kaybettim, iddianamede belirtilen şeyleri yapmadım" diye konuştu. Suçsuz olduğunu savunan sanık Özel, tahliyesini talep etti. Tutuksuz sanıklar ile müştekiler, savcılık ifadelerini tekrar ettiklerini belirttiler.

TUTUKLU SANIKLARA TAHLİYE

Olayla ilgili tanıkları dinleyen mahkeme, sanık beyanlarının ardından ara kararını açıkladı. Mahkeme, tutuklu sanıklar Kamay ve Özel'in 'konutu terk etmeme' adli kontrol şartıyla tahliyesine hükmederek, duruşmayı erteledi.

Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne silahlı çatışma sonucu getirilen bir yaralının ölmesiyle yaşanan saldırıda sağlık çalışanlarının hayatını şifreli kapının kurtardığı ortaya çıktı. Sağlıkçıların, saldırıya karşı canlandırma servisinin kapısına sedyelerle barikat kurduğu zor anlar da cep telefonuyla görüntülendi.

Pandemiyle savaş veren hastanelerden biri olan Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi, önceki gün sağlık personeline yapılan saldırı ile sarsıldı. Polisin olay yerini terk etmediği, özel güvenlik sayısının arttırıldığı hastanenin acilinde hâlâ korku hâkim. Ankara Tabip Odası (ATO) heyeti sağlık çalışanlarına geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Olayı Hürriyet’e anlatan ATO Genel Sekreteri Dr. Muharrem Baytemür, bir çatışma sonucu iki kardeşin silahla yaralandığını belirterek, o gecenin hikâyesini şöyle anlattı:

YA POLİS GECİKSEYDİ...

“Saat 21.30 civarlarında hastaneye getirilen iki hastadan biri maalesef kurtarılamayarak yaşamını yitirmiş. Bazen canını dişine takarak çalışan hekimlerin bile elinden bir şeyin gelmediği vakalar olabiliyor. Bu kaybedilen hastanın kardeşi durumu öğrenince oradaki 8-10 hasta yakınıyla acildeki canlandırma servisine zorla girmek istiyor. Tabii sağlık personeli izin vermeyince bir arbede çıkıyor. Hekimler ve sağlık personeli kendilerini odaya kapatarak barikat kuruyorlar. Kapının şifreli olması da büyük şans. O odanın ön kapısı önüne de özel güvenlik barikat kuruyor. Zorla girişi engellemeye çalışıyorlar. Neyse ki hasta yakınlarında ateşli silah yokmuş. Polisin de olay yerine erken gelmesiyle kimse yara almadan hasta yakınları durdurulabilmiş. Ama hastaneye fiziki zarar verilmiş. Polis ifade alırken bile hekimlerin ve sağlık personelinin yaşadığı travma ortaya çıkıyor. Hâlâ olayın etkisi altındalar.”

SAĞLIK-SEN RAPORU: 3 AYDA 52 OLAY

Sağlık-Sen, haziran-temmuz-ağustos ayını içeren üç aylık şiddet raporu hazırladı. Rapora göre bu dönemde 52 şiddet olayı yaşandı. Bu olaylarda 79 saldırgan 90 sağlık çalışanına şiddet uyguladı. Olayların 26’sı fiili, 8’i sözlü, 14’ü hem sözlü hem fiili, 4 olay da taciz şeklinde oldu. 

ÜÇ KİŞİYE GÖZALTI KARARI

Olayı provoke ettiği belirlenen 3 kişi için gözaltı kararı alınan saldırı şöyle yaşandı: Önceki gün berber dükkanında tıraş olan Fırat ve Ahmet Öztaş’ın yanlarına giden Emrah Keskin, 2 kardeşe ateş etti. Keskin’in ateşiyle yaralanan Öztaş kardeşler, Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedaviye alındı. Burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kardeşlerden Ahmet Öztaş, hayatını kaybetti.

‘SİZİN YÜZÜNÜZDEN...’

Saldırı haberini alan Öztaş kardeşlerin yakınlarından oluşan bir grup da hastaneye geldi. Güvenlik görevlilerinin müdahalesine rağmen ameliyathaneye zorla girmek isteyen grup, içeride bulunan sağlık personeline saldırmak istedi. Canlandırma servisinin kapısına sedyelerle barikat kurarak kendilerini korumaya çalışan sağlık çalışanları hastaneye gelen polis ekiplerinin saldırganlara müdahalesinin ardından göreve dönebildi. Saldırı anında kontrol için hastanede bulunan bir vatandaş, Ahmet Ö.’nün yakınlarının acil servis önünde sinir krizi geçirdiğini, bazı kişilerin de sağlık çalışanlarına saldırıp kapılara yüklendiğini belirterek, “Ölen kişinin durumunun ağır olmadığını, sağlık ekiplerinin ihmali olduğunu iddia ederek saldırdılar” dedi.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Sağlık çalışanlarına yönelik saldırıyla ilgili soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında hastanenin güvenlik kamera görüntüleri incelemeye alındı. Yapılan incelemede sağlık çalışanlarına yönelik saldırıyı provoke eden, grubu yönlendiren 3 kişi belirlendi. Bu kişilerin gözaltına alınma işlemi başlatılırken, olayla ilgili yetersiz kalan hastanedeki güvenlik görevlilerinin de ifadelerine başvurulacağı öğrenildi. Öte yandan silahlı saldırıyı yapan, ardından da kayıplara karışan Emrah Keskin’in yakalanması için de çalışmalar sürüyor. (Fevzi KIZILKOYUN / ANKARA)

ZORBALARA BÜYÜK TEPKİ

İçinde olduğumuz pandemi sürecinde canları pahasına hayat kurtaran sağlık çalışanlarının uğradığı saldırı büyük tepki topladı. Sağlık çalışanlarının kapıda barikat kurarak verdikleri mücadeleye ilişkin cep telefonuyla çekilen görüntüler sosyal medyada paylaşıldı. Kısa sürede yayılan görüntüler üzerine resmi kurumlar harekete geçerken, sosyal medyada da sağlık çalışanlarına saldırı girişimi, büyük tepki çekti. Koronavirüs salgınına karşı en önde savaşan sağlık çalışanlarına yönelik, toplumun her kesiminden destek mesajları yayınlandı.

DEVLET GEÇİT VERMEYECEK

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni ziyaret ederek yetkililerinden bilgi aldı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, saldırının ardından Twitter hesabından yaptığı paylaşımda “Keçiören EAH Acil Servisi’nde, çok sayıda kişi ateşli silahla yaralanan, müdahalelere rağmen kurtarılamayan yakınlarını, kuralları zorlayarak görmeye çalıştı. Arkadaşlarımız, şiddet olasılığına karşı, kapıyı kapalı tuttu. Şiddetin ihtimali bile olmamalı. Devlet, geçit vermeyecek” ifadelerini kullandı. Bakan, yaptığı yazılı açıklamada da olayı sert bir dille kınadı:

“Olayda hiçbir sağlık çalışanımız zarar görmemiştir. Ama olayın kendisi, hepimiz açısından güçlü uyarı değeri taşımaktadır. Nedenler çok açıktır. Şiddet olayları, nadir rastlanan olay değil artık, her an muhtemel olaylar haline gelmeye başlamıştır.

İNSANA SAYGI

Sağlık çalışanına yönelik şiddet, en başta uygarlığın temel ilkesi olan insana saygı ilkesine aykırıdır. İnsana saygı, insanca davranışlar içinde en insanca olanıdır. Şiddet olaylarının, sağlık hizmetlerinin kalitesini kaçınılmaz biçimde düşüreceğini ise kabul etmek zorundayız. Bu yaralayıcı, tedirginlik uyandıran şiddet gerçeğini, toplum-devlet birlikteliğinde rehabilite etmek görevimizdir.

FEDAKAR SAĞLIKÇILAR

Dünyanın en fedakâr sağlık çalışanları olduklarını bu salgın döneminde bir kez daha ispatlayan evlatlarınıza, dünyanın örnek alacağı sevgi ve saygıyı gösterelim. Sağlık çalışanlarımıza saygıyı bir insanlık kalitesi olarak görelim. İyi gün dostu her zaman bulunur. Kötü gün dostlarımız sağlık çalışanlarımızdır.” (ANKARA)

KARANFİLLİ DESTEK

Keçiören Belediyesi Kent Konseyi Gençlik Meclisi üyeleri, Eğitim Araştırma Hastanesi’nde sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti protesto etti. Hastane bahçesinde toplanan 15 kişilik grup, ‘Keçiören yanınızda’ yazılı pankart açıp açıklama yaptı. Grup daha sonra hastanedeki sağlık çalışanlarına çiçek ve karanfil vererek destek oldu. (DHA)

ANKARA VALİSİ: HAK ETTİKLERİNİ BULACAKLAR

Ankara Valiliği’nden yapılan açıklamada, “Sorumlular hakkında derhal adli tahkikat başlatıldı” denildi. Vali Vasip Şahin de Twitter hesabından, “Fedakâr sağlık çalışanlarımıza yönelen her türlü saygısızlık ve şiddeti kınıyorum. Faillerin hak ettikleri karşılığı bulacaklarından kimsenin şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı. 

ACİL SERVİS HEMŞİRESİ DEHŞETİ ANLATTI

Keçiören Eğitim Araştırma Hastanesi’nin acil servis hemşirelerinden Tuğba Uzun, yaşanan olayı anlattı. Saldırgan grubun arasında silahlı bazı kişilerin de olduğunu iddia eden Uzun, şöyle konuştu: “Acildeki arkadaşlarımız, vefat eden bir hastanın yakınları tarafından şiddete maruz bırakılmak istendi. Kendilerini odaya siper ederek bir şekilde korunmaya çalışmışlar. Çok şükür kimseye bir şey olmamış ama çok ciddi bir saldırıydı. Dışarıda silahlı kişilerin olduğunu da söylüyor güvenlik görevlisi arkadaşlar. Pandemi döneminde canla başla mücadele eden arkadaşlarımın, bu şekilde bir zorbalığa maruz kalması gerçekten çok üzücü.” Olaya şahit olan Secaattin Keser ise “Hastane içine bir saldırı oldu. Hastane çalışanları da kapıları kapattılar zaten. Dışarıda çatışanların biri öldüğü için hastaneyi sorumlu tutuyorlar. Halbuki hastanenin alakası da yok” dedi.

Meltem Özgenç