Türkiye’nin büyük limon üreticilerinden Mersin’in Erdemli ilçesinde dereler denize akıyor ama yüzlerce dönümlük limon bahçeleri tam 45 gündür sulanamıyor. Bahçeleri kuruma noktasına getiren su krizinin Erdemli Belediyesi ile Devlet Su İşleri arasındaki 3 milyon liralık anlaşmazlıktan kaynaklandığı belirtiliyor. Borç ödenmediği için dağıtım şirketi elektrik vermiyor, pompalar çalışmıyor, kanallara su verilemiyor, bahçeler sulanamıyor. Çiftçiler, “Birkaç gün daha sulayamazsak bahçelerimiz kuruyacak” diyerek yardım istedi.

Erdemli’de 1950’li yıllarda yapılan sulama kanalı günümüzde limon bahçelerinin sulanmasında kullanılıyor. Ancak kanal tam 45 gündür susuz. Çünkü kanala su verecek pompa istasyonunun elektrikleri 3 milyon liralık borç nedeniyle kesik.

Kanal ve pompa istasyonu yakın zamana kadar Erdemli Sulama Birliği tarafından işletiliyordu. Birlik geçtiğimiz yıllarda pompa istasyonunu MHP’li Erdemli Belediyesi’ne, belediye de DSİ’ye devretti.

EnerjiSA’ya bağlı Toroslar EDAŞ, 3 milyon liralık elektrik borcu nedeniyle pompa istasyonunun elektriğini kesti. Çiftçiler, yaz sıcakları bastırmadan sorunun çözülmesi için hem belediyeye hem DSİ’ye gitti ancak her iki kurumda “3 milyonluk borç bizim değil, diğer kurum ödeyecek” dedi.

Çiftçi bürokrasi koridorlarında günlerce geldi gitti ancak 3 milyon liralık elektrik faturası ödenmedi. Çiftçiler ise bu arada, sulama kanalı aboneliği için paralarını ödemeye de devam etti. 

Yaz sıcaklarının bastırması, limonların, zeytinlerin dalında kurumaya başlaması da bürokrasiyi harekete geçiremedi.

LİMONLAR YANMAYA BAŞLADI

Hava sıcaklığının 40 dereceyi bulduğu bugünlerde limonlar dalında kuruyor, fidanlar güçsüz düşüyor, zeytinler dalında buruşuyor. Bahçe sahipleri de bir yandan bürokrasi ve siyaset koridorlarını aşındırıp çözüm arıyor, bir yandan da tankerle su getirip bahçesini sulamaya yani taşıma suyla değirmeni döndürmeye çalışıyor.

Çiftçiler yaşadıkları sıkıntıları ANKA Haber Ajansı’na şöyle anlattılar:

“30 YILLIK EMEĞİMİZ HEBA OLACAK”

Bekir Kemik: İncirli gözde suyumuz var, Enerjisa’ya borç nedeniyle çalıştırılamıyor. Belediyeyi muhatap alıyoruz, belediye DSİ’ye yüklüyor. DSİ’ye gidiyoruz ‘bizimle değil belediyede’ diyor. Şu anda her yıl düzenli olarak borçlarımız ödeniyor. Ödenmediği zaman icra yoluyla tahsil ediliyor bizden. Türkiye’nin limon deposu dediğimiz Erdemli ilçesi, limonuyla meşhur. Buranın geçim kaynağı yüzde 90 limon bahçesi. Şu anda bizim muhatap aldığımız karşıda kimse yok. Biz mağdur durumdayız. Borcumuzu ödedik. Her şeyimiz tam. Türkiye kuraklıkla savaşırken bizim suyumuz var ama elimizde yetki yok. Denize akıyor suyumuz. lakin orada basacağımız düğmede sıkıntı var, bastırmıyorlar. Karşımızda muhatap bulamıyoruz. Sıkıntımız bu. Bu şekilde devam ederse bizim 20 yıllık, 30 yıllık emeğimiz heba olacak. Mağdur durumdayız. Bir yetkili tarafından bu işe el atılmasını istiyoruz. Pompa istasyonu harap durumdadır. 1974 yılında kurulmuş tesis Erdemli halkına cevap vermek için bekliyor. Akan su denize akıyor ama halk mağdur.”

“GELECEK YILIN MAHSULÜ DE ZARAR GÖRECEK”  

Hüsnü Kecer: Ağaç meyveli olduğu için haftalık 1 saat, 1,5 saat vana başına su veririz. Bu sene mahsulden geçtik yeni seneki mahsulü de etkiler. Çünkü büyüyemiyor, gözler ölüyor. Mesela benim bahçem 1 ay oldu, damla sulama sulayamıyorum.

İbrahim Karaca: DSİ ‘Bu parayı ödemezseniz biz motorları çalıştırmayız’ diyor. TEDAŞ (Toroslar EDAŞ’ı kastediyor) da cereyan kesik, para yatmadığı için açmıyor. Açmadığı için de su gelmiyor. Bu su gelmiş olsa Erdemli’nin bütün kuraklıkları azami bir haftada Erdemli'de susuz bir yer kalmaz. Onun için bekliyoruz. Bize dediler ki bayramdan önce. Bayram geçti, bayramdan sonra. Ne oldu? Kaymakam valiyle görüştü, vali belediyeyle görüştü, belediye de bekçilerle görüştü ya da TEDAŞ’la (Toroslar EDAŞ) görüştü. Amma hiçbir yerle bağlantı yok. Bekçi kanalda su olmazsa bize ne versin?  Bizim bu Erdemli’de, bizim bu su işi için başımızda bir lider, bir hükümdar yoktur. Biz bunun çaresini arıyoruz.

“BİZİ SOKAĞA DÖKMESİNLER”

Su burada, her şey burada ama imkan yok sadece. Düğmeye basmaları lazım. Bizi sokağa dökmesinler. Biz bu tesisin çalışıp limonlarımızın canlanmasını istiyoruz. Bu limonlar üç gün beş gün daha kalırsa büzleşir. Büzleştiği zaman da ne isterlerse yapsınlar. Bize bayramdan önce su gelecek, bayram geçti, bayramdan sonra suyunuz gelecek... Zaten ben bahçemi sulayalı olmuş 40 gün, 45 gün. 60 kilometre mesafeden geliyorum buraya, 3 gün bekliyorum, su yok. Kime bildireceğim ben bunu?  Başbakana mı bildireceğim. Zaten Mersin’de milletvekili hiç yoktur. Mersin’in yöneticisi, milletvekili yoktur. Olmuş olsa bir tanesi şu anda benimle şurada, 42 derece sıcaktayım şu anda, o da yanım da olur der ki, ‘Bu halkımızın su işini, elektrik işini halledin vatandaş sulasın’ der. Şu an 42 derecedeyiz arkadaş buna dikkat edin. Durum bundan ibaret. Ben dayanamıyorum ki bahçe nasıl dayansın.”

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

* Bekir Kemik

* Hüsnü Kecer

* İbrahim Karaca

* Genel Görüntüler

 

Kaynak: anka