TACETTİN DURMUŞ

Son 60 yılın en kurak dönemini yaşayan Kars’taki tarlaları son günlerde dolu vurdu. Kars çiftçisi, hükümetin ve bölge milletvekillerinin sözünü verdiği zarar tespiti için köylerine tek bir görevlinin gelmemesinden dert yandı.

Arpaçay ilçesinde yağan şiddetli dolu, köylülerin son umudunu da yok etti. İlçeye bağlı Değirmenköprü köyü ve çevresindeki onlarca köyde önceki gün etkili olan şiddetli dolu yağışı, kuraklık nedeniyle verimin yüzde 20 seviyesinde olduğu arpa ve buğday tarlalarını yerle bir etti. Köylerde bazı kuşların da telef olmasına neden olan dolu yağış, tarlalarda hasat edilecek ürün bırakmadı. Dolu ve kuraklıktan, ilçenin yüzde 10’unda ekili olan mısır ve pancar tarlaları da büyük zarar gördü.

“BUNDAN SONRA İNEKLERİM DE AÇ BİZ DE AÇIZ”

Tarlalardaki ürünün kuraklığın ardından yağan dolu nedeniyle yok olduğunu belirten Değirmenköprü köyünden Murat Aslan, “Bizim köyümüzde yüzde 20 ile 30 arasında ürünümüz vardı. Dün yağan dolunun ardından tamamen silindi ve hiçbir şeyimiz kalmadı. Sadece yetkililerden yardım bekliyoruz. Benim 10 tane ineğim var. Bundan sonra ineklerim de aç biz de açız. Yapacak bir şey yok. Hükümet bize kuraklık desteği yapabilir, saman desteği verebilir. Bizler şu anda kendi boğazımızı değil hayvanlarımızın boğazını düşünüyoruz” dedi.

“EKTİĞİMİZİN YÜZDE 1’İNİ ANCAK ELDE EDECEĞİZ”

Fahri Birdal ise 130 dönüm tarlaya ekim yaptığını ama ektiğinin yüzde 1’ini bile alamayacağını ifade ederek, “Durum çok kötü. Hükümetten destek bekliyoruz ama inşallah olur. Samanımız yok, otumuz yok. Hayvanımızın para etmesi lazım. Bakalım işte inşallah düzelir. 20 baş hayvanım var. 130 dönüm yer ekmişim, aldığım 3 ton saman, 2 ton da ot almaşım. Bankalara kredi borçlarımız var. Diğer yem borçlarımız var. Gübre borçlarımız var. Hep yığıldı, bakalım nasıl olacak. İnşallah devletimizden destek bekliyoruz” diye konuştu.

“HAYVANIMZ 10 LİRAYSA 2-3 LİRA VERİYORLAR”

Köylerine dertlerini dinlemek için sadece gazetecilerin geldiğine dikkat çeken Tuncay Kaya da “İnşallah siz bizim sesimiz olursunuz, yetkililer duyar. İnşallah bize bir yardım sözü verirler, zararlarımız karşılanır. Çiftçi olmasa, rençper olmasa nasıl geçim olur” diye sordu.

Saman olmadığı için kışı zor geçireceklerini söyleyen Kaya, “Diyelim 10 liraysa benim hayvan, şimdi 2 lira. Benim 30 tane hayvanım var. Çıkartıyorum kesiye, benim hayvanıma 3 lira veriyorlar. Halbuki ki benim hayvanınım değeri 10 lira. Kuraklıktan dolayı, doludan dolayı şu anda benim hayvanımın biri 2 lira, 3 lira. Ne yapayım şimdi” dedi.

“BİÇECEK BİR ŞEY KALMADI”

Her yıl olduğu gibi bu yılda Diyarbakır’dan Kars’a gelen biçerdöverci Memet Çınar da “Biçecek şu an bir şey kalmadı. Zaten doludan önce de geldiğimizde fazla bir şey yoktu. Köylüler zaten perişandı, hiçbir şey yoktu. Bir de dolu vurduktan sonra çok zarar gördüler. Biçilecek bir şey de kalmadı. Devletten bir destek bekliyoruz. Hem kendimiz içi hem köylüler için. Gördüğünüz gibi perişan oldu gitti. Yapacak bir iş yok şu an” diye konuştu.

İKİNCİ KEZ EKMİŞTİ ONU DA DOLU VURDU

Mısır üreticisi Yılmaz Aslan da “Diyelim alacağımız yüzde 30 verim vardı. Onu da dün dolu sildi götürdü” diyerek şunları anlattı:

“Hiçbir şeyimiz kalmadı. Mısırın halini görüyorsunuz. Yaprakları sıyırmış. Su vermeye çalışıyoruz, yapraklar yenilesin, belki ileride verimimiz olur. Verim kaybımız oldu, bayağı. 35 dönüm ekmiştim. Dondan dolayı ikinci ekimi yaptım. İkinci ekim de yaptık, işte dolu vurdu, onu da götürdü. Emeğimizi boşa gitti. Saman pahalı, arpa pahalı. Gübrenin çuvalını 200 liraya aldık serptik, hepsi heder oldu gitti. Bu (mısır), normalde 10-15 gün sonra püskül açacaktı, koza verecekti. Biz de ondan verim alacaktık. Şimdi bitki 15 gün çalışacak ki bu yaprağı döke, yenileye; tekrar koza aça, bize verim vere ama zaman da kısıtlı. İklimden dolayı. Çok zor. Böyle devam ederse hiçbirimizin elinde hayvan kalmaz. Yani hayvanlarımız hep satılır. Borçlarımızın da onda birini ancak öderiz. Hayvan da gider elimizden, çoluk çocuk perişan olur köylü.”

“DESTEKLER EKENE DEĞİL, TARLA SAHIBİNE GİDİYOR”

Uğraş Kaya ise tarlaları ekenlerin çoğunlukla kiracı olduğunu, desteklerin ise tarla sahiplerine verildiğine dikkat çekerek şunları söyledi:

“Şimdi yarın, atıyorum; bu devlet bunu gördü, sesimizi duydu. Dolu vurmuş, mağdur olmuş vatandaş. Atıyorum, benim 500 dönüm yerim var. Kim ekiyor, haberim yok. İstanbul, Alanya’da, Antalya’da sahilde yatıyorum. Tarlam var orada, destek yatmış hesabıma. Tarlayı eken de Yılmaz. Yılmaz da dolu vurmuş tarlasını destek bekliyor. Doğrudan gelir desteği de herhangi bir afetten dolayı herhangi bir yardım olursa mazot desteği de hepsi tarla sahibine gidiyor.”

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

* Dolu vuran tarlardan detaylar

* Murat Aslan

* Fahri Birdal (Traktör kullanan köylü

* Tuncay Kaya

* Memet Çınar

* Mısır ekicisi Yılmaz Aslan

* Uğraş Kaya 

Kaynak: anka