Türkiye Sakatlar Derneği (TSD), İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve AFAD'dan 6 Şubat depremlerinde kaç engelli vatandaşın hayatını kaybettiği, sağ kurtarılan vatandaşlar ve çocuklardan kaçının engelli olduğu sorularına yanıt vermesini isteyerek, “Yaşanan afet sonrası engelli olarak hayatına devam eden vatandaşlarımızın hak ve hukuk mücadelesinde yanlarında olmak vazifemiz ve önceliğimizdir” açıklamasını yaptı.

TSD Genel Başkan Yardımcısı Av. Mustafa Yalçınkaya, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli iki depremden yaralı olarak kurtulan ve yaşamına engelli olarak devam edecek vatandaşlarla ilgili bugün yazılı açıklama yaptı. Açıklama şöyle:

“1999’DAN BUGÜNE DEĞİŞEN BİR ANLAYIŞ YOK”

“Ülkemizde yaşanan 6 Şubat 2023 tarihli afet nedeniyle öncelikle halkımıza başsağlığı diler, geçmiş olsun dileklerimizi sunarız. Üzüntümüz, yaşanan büyük felaket ile ülkeyi idare eden siyasi erkin ve bu konuda etkin ve yetkin olması gereken kurum ve kuruluşların eksik ve yetersiz kalmasından kaynaklanan acı ve travmaların yaşanmasıdır.

Bu anlayış içerisinde, bundan daha önce yaşadığımız Marmara Depreminin bıraktığı hasar ve izler onarılmadan yaşadığımız 6 Şubat 2023 depremi, o günden bugüne değişen bir anlayış olmadığı gibi, Marmara Depreminde sağlanmış olan ülke çapındaki birlik ve beraberlik anlayışının bu son depremde yaşanmadığını maalesef ülke olarak hep beraber yaşayarak ya da izleyerek bugüne geldik.

“BİZLER MERKEZİ İDARE TARAFINDAN SİSTEME ENTEGRE EDİLMEDİK”

Türkiye Sakatlar Derneği, 1960’lı yıllarda ‘kamu yararına çalışan’ ve bakanlar kurulu kararıyla kurulan, genç Cumhuriyetimizin yarattığı, Cumhuriyet tarihimize göre oldukça eski bir sivil toplum örgütüdür. Bizler Türkiye Sakatlar Derneği Genel Merkez yöneticileri olarak, merkezi idare tarafından yapılan kurtarma çalışmaları ve sonrası, sisteme entegre edilmememize rağmen tüm dernek yöneticilerimiz ve üyelerimiz ile bu süreçte gereken çalışmaları yapmış bulunmaktayız. Buradan ülke çapında bulunan dernek yöneticilerimize ve üyelerimize teşekkür etmeyi bir borç biliyoruz.

“SORULARIMIZA DAR POLİTİK ÇIKARLADAN UZAK KALARAK VERİLECEK YANITLAR, SORUNLARIMIZIN ÇÖZÜMÜ İÇİN YOL HARİTASI OLACAKTIR”

Öncelikle minimal anlamda sormak istediğimiz ve aşağıda belirterek sorduğumuz soruların cevaplanmasını ve bu soruların cevaplanması ile soru ve cevapların ilgilileri hakkında bir öz eleştiri olacağı kanısındayız. Yapılacak bu öz eleştiri ile yaşadığımız dramın çözümleri hususunda bir katkı sağlayacağını düşünmekteyiz.

  1. Yaşadığımız bu büyük afette kaç engelli vatandaşımız hayatını kaybetmiştir?
  2. Sağ kurtarılan vatandaşlarımızdan kaçı engelli olmuştur, cinsiyet ve engellilik oranları nedir?
  3. Büyük depremde kaç engelli çocuğumuz hayatını kaybetmiştir?
  4. Sağ olarak çıkarılan çocuklarımızdan kaçı engelli olmuştur, cinsiyet ve engellilik oranları nedir?
  5. Depremden sağ olarak çıkarılan sahipsizlerin kaç tanesi engelli olmuştur, cinsiyet ve engellilik oranları nedir?
  6. Depremden sağ olarak kurtulan çocuk, yetişkin, engelli ve engelli kalan vatandaşlarımızın sağlık sistemine girişleri yapılmış mıdır?
  7. Engelli ve engelli kalan vatandaşlarımızın, değişen ve oluşan engel oranlarına göre maaş artırma ve bağlanma işlemleri tamamlanmış mıdır?
  8. Ortopedik engelli kalan vatandaşlarımızın kullanılabileceği sağlık aparatları ne oranda karşılanabilmiştir?

Bu sorulara iyi niyetle ve dar politik çıkarlardan uzak kalınarak, İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve AFAD’dan verilecek cevaplar, engelliler ve bu afet sonrası engelliler arasına katılan afetzedelerin sorunlarının çözümü için bir yol haritası, yapılacak işlemlere dair bir başlangıç olacağı kanısındayız.

“ENGELLİ VATANDAŞLARIMIZIN HAK VE HUKUK MÜCADELESİNDE YANLARINDA OLMAK VAZİFEMİZ VE ÖNCELİĞİMİZDİR”

1960’lı yıllarda kamu yararına çalışan sivil toplum örgütü sıfatıyla kurulmuş ve 68 ilde etkin faaliyetler yürüten Türkiye Sakatlar Derneği olarak, olağan yaşam içerisinde dezavantajlı olarak var olmaya çalışan engelli vatandaşlarımıza, yaşanan afet sonrası engelli olarak hayatına devam etme durumunda kalan vatandaşlarımız da eklenmiştir. Engelli vatandaşlarımızın hak ve hukuk mücadelesinde yanlarında olmak vazifemiz ve önceliğimizdir.

“HALKIMIZIN BU TARTIŞMAYI BAŞLATMASI GEREKMEKTEDİR”

Bu düşüncemizin kamuoyunda karşılık bularak, ülkemizin tamamında tartışmaya açılması, konuyla ilgili faaliyet gösteren bilim insanlarımızın ve sivil toplum örgütlerinin birlikte önerileriyle, yeni acılar ve dramlar yaşamamak adına, halkımızın bu tartışmayı başlatması gerekmektedir. Bu tartışmanın başlamasındaki çoban ateşinin basın organları tarafından yakılacağını düşünerek hep beraber yeni kentler, yeni çözümler üretmemiz dileğiyle saygı ve sevgilerimizi sunarız…”

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: anka