Haber: MEHMET AKGÜN - Kamera: FATİH NAZIM EFE 

Sivas’ta Madımak Oteli'nde 2 Temmuz 1993 tarihinde öldürülen 33 yurttaş kentte düzenlenen yürüyüş ve etkinliklerle anıldı. Kalabalık CHP heyetiyle kente gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, "Biliyoruz ki Sivas’ta Madımak Oteli’nde sadece yakılan insanlar hedef değildi. Atılan sloganlardan da biliyoruz ki burada Cumhuriyet’e, laikliğe, demokrasiye karşı bir başkaldırı vardı. Maalesef bu katliamın arkasındaki güçler, halen hesap verebilmiş değil. Hala o katiller yargılanabilmiş değiller. Hem ailelerin hem de Türkiye’de laikliğe, demokrasiye, Cumhuriyet’e inanan herkesin yüreği kanamaya devam ediyor" diye konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti tarihine "Sivas Katliamı", "Madımak Katliamı" olarak geçen, Sivas Madımak Oteli'nde 33 yazar, şair, sanatçının yakılarak öldürülmesinin üzerinden 29 yıl geçti. 

Yaşamını yitirenleri anmak için bugün birçok kentten yurttaşlar, Sivas'a, katliamın yaşandığı Madımak Oteli'nin önüne gitti. Otelin önüne yaşamını yitiren 33 yurttaşın fotoğrafları konulurken, onları anmak için gelenler karanfiller bıraktı. 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, CHP milletvekilleri Ulaş Karasu, Kadim Durmaz, Ensar Aytekin, Mürsel Alban, Sezgin Tanrıkulu, Servet Ünsal, Ali Şeker, Orhan Sarıbal, Yıldırım kaya ile CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik'ten oluşan CHP heyeti de burada yaşamını yitirenleri andı. 

Parti heyeti adına Veli Ağbaba, açıklama yaptı. Ağbaba, katliamın sorumlularının araştırılması gerektiğine vurgu yaparken, "Bu katliamın arkasındaki güçlerle mutlaka hesaplaşılmalı. Hesaplaşılmadığı sürece Türkiye’de hiç kimsenin yüreği, içi soğumayacak. Bu katliamlarla hesaplaşılmadığı sürece Türkiye’de gerçek demokrasi gelmez. Hep birlikte demokrasiyi kuracağımız günler yakındır. Bu katillerle, Türkiye’deki diğer katliamın arkasındaki güçlerle hesaplaşacağımız günler yakındır" diye konuştu.

Ağbaba’nın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

LAİKLİĞE, DEMOKRASİYE, CUMHURİYET'E İNANAN HERKESİN YÜREĞİ KANAMAYA DEVAM EDİYOR: Bugün katliamın 29’uncu yıl dönümü. O gün Sivas’ta maalesef karanlık güçler laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya çalışan bir saldırı gerçekleşti. Ta 1919, 1923’lerden beri emek verilen bir Cumhuriyet yok edilmeye çalışıldı. Hep birlikte biliyoruz ki Sivas’ta Madımak Oteli’nde sadece yakılan insanlar hedef değildi. Atılan sloganlardan da biliyoruz ki burada Cumhuriyet’e, laikliğe, demokrasiye karşı bir başkaldırı vardı. Maalesef bu katliamın arkasındaki güçler, halen hesap verebilmiş değil. Hala o katiller yargılanabilmiş değiller. Hem ailelerin hem de Türkiye’de laikliğe, demokrasiye, Cumhuriyet’e inanan herkesin yüreği kanamaya devam ediyor.

BAŞBAĞLAR KATLİAMINI DA HATIRLATTI: Maalesef Türkiye bir katliamlar tarihi. Mutlaka bunların arkasındaki güçler bulunmalı. Ayrıca bu katliamın arkasındaki güçlerle mutlaka hesaplaşılmalı. Hesaplaşılmadığı sürece Türkiye’de hiç kimsenin yüreği, içi soğumayacak. Bugün 2 Temmuz. Sivas Katliamı’nın 29’uncu yıl dönümü. 3 gün sonra 5 Temmuz, Başbağlar Katliamı’nın yıl dönümü. Biz her iki katliamda da kurban olan, katledilen herkesi rahmetle, saygıyla andığımızı belirtmek istiyoruz. Hem Başbağlar’da hem Sivas’ta insanlarımızı katleden canileri de şiddetle kınadığımızı belirtmek istiyoruz.

KATLİAMIN ARKASINDAKİ GÜÇLERLE HESAPLAŞACAĞIMIZ GÜNLER YAKINDIR: Sadece Türkiye’nin değil, bütün insanlık tarihinin en acı katliamlarından birisiydi. Bir gün boyunca insanlar yakıldı ve maalesef bu olayı tertipleyenler, saldıranlar izlenildi. Tekrar söylüyoruz, bu katliamlarla hesaplaşılmadığı sürece Türkiye’de gerçek demokrasi gelmez. Hep birlikte demokrasiyi kuracağımız günler yakındır. Bu katillerle, Türkiye’deki diğer katliamın arkasındaki güçlerle hesaplaşacağımız günler yakındır.

LAİKLİĞİMİZİ, DEMOKRASİMİZİ, CUMHURİYETİMİZİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ: Hem Sivas’ta hem Başbağlar’da hem Çorum’daki katliamda kaybettiğimiz kardeşlerimizi anıyoruz. Hep birlikte bizi diğer Orta Doğu ülkelerinden farklı kılan laikliğimizi, demokrasimizi, Cumhuriyet’imizi savunmaya devam edeceğimizi belirtmek istiyoruz."

 

Kaynak: anka