CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, emeklilikte yaşa takılanlarla (EYT) ilgili kanun teklifinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, “EYT’lilerle ilgili getirilen bu düzenlemede 8.9.1999 öncesi işe girenler için yaş koşulunun kaldırılması olumlu, ancak yetersiz bir düzenlemedir. EYT ile ilgili yasa çıkmadan önceki 5 bin gün prim ödeme koşuluna geri dönülmelidir” dedi.

Milyonlarca EYT’liyi ilgilendiren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi bugün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülüyor.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Komisyon’da yaptığı konuşmayı cep telefonu ile sosyal medya hesaplarından yayınlamak istedi. Gürer, telefonundan canlı yayın tuşuna basmasını CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap’tan istedi, ancak Kasap canlı yayın düğmesine basmayı unuttu. Gürer, canlı yayında olmadığını, beş dakikalık konuşma süresinin bitimine bir dakika kala fark etti. Oturumu yöneten Nejat Koçer, Gürer'e, "Siz bir dakikaya da çok şey sığdırırsınız" dedi. Komisyon’da esprili anlar yaşandı.

“5 BİN GÜN PRİM ÖDEME KOŞULUNA GERİ DÖNÜLMELİDİR”

Gürer, EYT düzenlemesi ile ilgili ise şunları söyledi:

“Öncelikle bu kanun teklifinin Komisyon’a getirilmiş olmasını olumlu ama yeterli bulmuyoruz. 21 Ekim 2018 tarihinde, CHP Emek Büroları, Veli Ağbaba'nın başkanlığında düzenlemiş olduğu çalıştayda EYT sorununu gündemine kapsamlı olarak almış ve Sayın Genel Başkan’ımız Kemal Kılıçdaroğlu da ‘EYT'lilerin bu sorununu çözeceğiz’ sözünü vermişti. 14 Ocak 2019 tarihinde kanun teklifi, 37’nci maddeye göre TBMM’ye geldiğinde ne yazık ki Meclis’te reddedildi. Daha sonrasında, bu konuda Meclis’e gelen kanun teklifleri ve Meclis araştırma önergeleri de oldu. O dönemde, Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekillerinin Meclis Genel Kurulu’na seyirci olarak gelen 22 EYT'liyi nasıl çıkarmak istediklerini, Meclis Başkanvekili’ne nasıl baskı yaptıklarını gözleriyle görmüş birisi olarak, Adalet Kalkınma Partisi milletvekili arkadaşlarımızın bu noktaya gelmiş olmalarını da doğrusu olumlu buluyorum.

Bu kanun teklifinin bugün buraya gelmesinde hiç şüphesiz ki emeklilikte yaşa takılanların önce platform, sonra federasyonlaşması sürecinde, Gönül Boran’ın başkanlığında Türkiye genelinde yaptıkları mitinglerin ve büyükşehir seçimlerinde sandıktan çıkan EYT pusulalarının da seçimlere etkisinin ne olduğu anlaşıldığı noktasında bugünkü durumu değerlendirmek istiyorum.

Değerli arkadaşlar; emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili getirilen bu düzenlemede 8.9.1999 öncesi işe girenler için yaş koşulunun kaldırılması olumlu, ancak yetersiz bir düzenlemedir. EYT ile ilgili yasa çıkmadan önceki 5 bin gün prim ödeme koşuluna geri dönülmelidir. Bu kez de emeklilikte prime takılanlar yaratılmamalıdır. 9 Eylül 1999 ve sonrasında çalışmaya başlayanlar için kademeli bir geçiş getirilmeli. Bu sağlanmadığından, bir gün yüzünden 17, 20 yıl sonra emekli olma durumuna düşenlere yapılan büyük bir haksızlıktır. Bununla ilgili bir iyileştirmeye gidilmelidir. 1999 öncesi şartlarına dönülüyorsa o dönemde aylık bağlama oranı katsayısı yüzde 70’ti. Eğer bu ‘99 öncesi haklar verilecekse yüzde 70 katsayıya dönülmelidir. Aylık bağlama oranı Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından 2008 yılında yüzde 30’lara kadar düşürülerek emekliler için ciddi mağduriyet yaratılmıştır. O anlamda, intibak düzenlemesi de zorunlu ve ihtiyaçtır. Bugün emekli olanlar 5 bin 500 lira en düşük emekli maaşıyla emekli olurken eğer o düzenleme yapılmasaydı en az 10 bin lirayla emeklilikte yaşa takılanlar emekli olacaklardı. Yaratılan bu mağduriyet dikkate alınarak aylık katsayı oranı da ‘99 öncesine çekilmelidir.

“BAĞ-KUR İÇİN EMEKLİLİK ZORLAŞIYOR”

Yine o dönemde emekliliği hak etmiş olanlardan prime takılanların dışında BAĞ-KUR’luların prim nedeniyle emeklilikleri zorlaştırılmaktadır. BAĞ-KUR kapsamında olanlar için düzenlemeye gidilip erkeklerde 9 bin ve kadınlarda 7 bin 200 gün olan prim ödeme şartı sigortalılarla eşitlenmelidir.

2008 yılında getirilen kademeli yaş sınırıyla Adalet ve Kalkınma Partisi, bugün için işe başlayanların emekliliğini 65 yaşına getirmiştir. Onunla ilgili de bir düzenlemeye gitmedikleri de görülmektedir. 696 sayılı KHK sonrası taşeronda zorunlu emeklilik, bazı kadroya geçenlere getirildi. Belediyelerde şirketlere geçirildi, o da kadro değildi. O arkadaşlarımız, zorunlu emekli olanlar da bu düzenlemeyle tekrar çalışma hakkına kavuşturulmalı ve onlara yaratılan bu mağduriyetin de önüne geçilmelidir.

Stajyerlerin 18 yaş öncesi yaşlılık sigortası başlatılmalı. Stajyerlerin 18 yaş öncesinde yalnızca kaza sigortasıyla değil, yaşlılık sigortasıyla emeklilik yolu açılmalıdır.

Bunun yanı sıra, muhtarların uğradığı bir mağduriyet de bu yasayla ortaya çıkmaktadır. Daha önce sigortalı olan muhtarlar BAĞ-KUR’a geçmişlerdi. Bu durumda, BAĞ-KUR sigortalısı olduğu için muhtarların önemli bölümü daha çok prim ödemek zorunda kalıyorlar. Bu haksızlık da giderilmeli.

Bütünsel olarak getirilen yasa yıllardır hak mücadelesi verenler açısından kısmi de olsa bir iyileştirme içerse de bütünü karşılayan, sorunları çözen, her tarafın mağduriyetini ortadan kaldıran bir düzenleme olmadığını ifade etmek gerekir. Bunun için de kapsamlı bir düzenleme ihtiyaçtır. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun şu anda kayıt dışıyla oluşan önemli sıkıntısını ortadan kaldıracak, bütünü ele alan, çalışanların mağduriyetini gideren, emeklilerin insanca yaşayacağı aylık almasını sağlayacak, en düşük emekli aylığının asgari ücret olmasının yolunu açacak eklemeler bu kanuna yapılmalıdır.”

Kaynak: anka