Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenen söyleşi ve kitap imza etkinliğinde Mine Kırıkkanat, Eskişehirli okurlarıyla bir araya geldi. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte, Kırıkkanat Türkiye’de kadın hareketinin tarihi gelişimini ele aldı.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü dolayısıyla düzenlenen söyleşi ve kitap imza etkinliğinin konuğu gazeteci-yazar Mine Kırıkkanat oldu. Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’ndeki etkinliğe Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın yanı sıra CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç, Tepebaşı Belediye Meclis üyeleri ve kadınlar katıldı. Söyleşide Kırıkkanat, Türkiye’de kadın hareketinin tarihi gelişimini ele alırken, geçmişten bugüne sanatçı, gazeteci, siyasetçi kadınları ve mücadele öykülerini anlattı.

Programda Kırıkkanat, şöyle konuştu:

“Bu kadar güzel bir topluluk içinde olmak çok güzel, iyi ki varsınız. Aynı coğrafyada yaşamak, aynı bölgenin insanı olmak insanları birbirine benzetiyor tabii ki. Başkanınız çok iyi olduğu için siz çok iyisiniz, siz çok iyi olduğunuz için başkanınız da çok iyi. Gerçekten Tepebaşı bence Eskişehir’in en güzel ilçesi, en çok aktivitenin yapıldığı ve kültüre değer verilen yeri. Türkiye’nin en uygar, en bayındır yerinde olmaktan çok mutluyum. Kadını ile erkeği ile Türkiye’nin umudusunuz. Her yerin Tepebaşı ve Eskişehir gibi olmasını istiyorum.”

Başkan Ataç ise şunları söyledi:

“YAKINDA İSTANBUL SÖZLEŞMESİ TEKRAR DEVREYE GİRECEK”

“Çok değerli kadın dostlarımız. Mine Hanım’a bugün bizleri yalnız bırakmadığı için teşekkür ediyoruz. Bu son 20 yılda kadınlarımızın çektiğini Allah bir daha kimseye göstermesin. Çocuklarımız ve işçilerimiz de aynı şekilde zor dönemlerden geçti. İnşallah bu olumsuzluklar mayıs ayında sona erecek. Türkiye’nin artık yeni temelleri atılıyor çünkü bu hükümetin artık kolonları kesildi ve çökmek üzere. Mine Hanım uluslararası bir gazeteci ve yazar. Cumhuriyet Gazetesi’ne yazmaya İspanya’da başladı, birçok gazetede çalıştı. Kendisinin bir diğer özelliği de iyi bir mizah yazarı olması. Ayrıca bir Atatürk aşığıdır. Zübeyde Hanım, Atatürk’ü ülkeyi kurtarsın diye doğurmuştur. Atatürk de kadınımızı hep baş tacı etmiştir. Kurtuluş Savaşı’nda da kadınlarımız birçok kahramanlık öyküsü yazmıştır. Atatürk’ten sonraki siyasi idareler ise kadınlarımıza gerekli önemi vermediler. Son 20 yılda ise çok daha kötü gelişmeler yaşandı, üstüne de İstanbul Sözleşmesi’ni feshettiler. Ama pek yakında İstanbul Sözleşmesi tekrar devreye girecek.”

 

 

Kaynak: anka