Mersin Yenişehir Belediyesi’nin desteğiyle Mersin Cemevi’nde pişirilen yemekler, Latin İtalyan Katolik Kilisesi’nde kalan depremzedelere ikram ediliyor. Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, “Dil, din ve ırk farklılıkları değil, insan olmak önemli. Depremde yaşadıklarımız bize, önemli dayanışma süreçlerini de gösterdi” dedi.

Yenişehir Belediyesi’nin depremzedeler için oluşturduğu yardım organizasyonuna sivil toplum kuruluşları ve inanç merkezleri de destek veriyor. Yenişehir Belediyesi Aşevi ve Mersin Cemevi’nde pişirilen yemekler, her gün 2 bin depremzedeye ulaştırılıyor. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından başlatılan yardım seferberliği kapsamında kapılarını Mersin’e gelen depremzedelere açan ve yurttaşlara geçici barınma imkanı sağlayan Latin İtalyan Katolik Kilisesi’nde kalan depremzedelere Mersin Cemevi’nde pişirilen yemekleri ikram ediyor.

Depremin önemli bir dayanışma sürecini açığa çıkardığına dikkat çeken Başkan Özyiğit, şunları söyledi:

“Kentimize bugüne kadar 350 bin civarında depremzede geldi. Tabii ki depremzedelerimizin barınma ve günlük ihtiyaçlarının çözümü noktasında seferber olmuş durumdayız. Bunun için günlük beslenme noktasında, 25 yıldır hizmet veren aşevimizde ve güzel bir mutfak altyapısı olan Mersin Cemevi’ne gerekli desteği sağlayarak orada da yemek pişiriyoruz. Bu yemekleri günde 2 bin kişiye ulaştırıyoruz. Hem depremzedelerin geçici konakladıkları alanlarda hem de Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’mizde yine temel ihtiyaç malzemesi almak üzere gelen vatandaşlarımızın yemek ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Burada dikkat çeken bir nokta; belki acıda birleşmek ya da aslında hep denir ya ‘Rengimiz, milliyetimiz, ırkımız ne olursa olsun kanımızın rengi aynı’. Sonuçta bu acıda birleşmek noktasında bir kilisemizde barınan depremzedelere cemevinde pişirilen yemekleri ikram ediyoruz. Demek ki dil, din ve ırk farklılıkları değil, insan olmak önemli. Depremde yaşadıklarımız bize, önemli dayanışma süreçlerini gösterdi. Depremzedelerin kurtarılması noktasında, uluslararası arenada karşılıklı zıtlaşmanın yaşandığı ülkelerden destekler geldi. O acıları bizimle paylaştılar. Hepsine teşekkür etmek lazım, barış ve insanlığın çok kıymetli olduğunu bilmek gerekiyor. Dolayısıyla böyle bir dayanışma var. Bu dayanışmayı büyüten tüm yüreklere teşekkür ediyorum.”