CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, “Atanmış bakanlar, kamu gücü kullandıklarından 298 sayılı kanun gereği propaganda yasakları kapsamında. Bu itibarla, aday olmaları halinde diğer kamu gücü kullananlar gibi Anayasa madde 76'ya uygun olarak görevden ayrılmış olmaları gerekirdi. En nihayetinde siyasi partilerce aday listelerinin YSK’ye verilmesinin son günü olan 9 Nisan itibari ile aday listelerinde olan bakanların görevleri sona ermelidir” açıklamasını yaptı.

CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, milletvekili adayı olacak bakanlara ilişkin açıklama yaptı. Kaboğlu’nun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar şöyle:

“Seçimler yaklaşırken, Cumhur İttifakı'nın hukuksuz hamlelerine, bakanları milletvekili yapma iradesi eklendi. Atanmış bakanlar, kamu gücü kullandıklarından 298 sayılı Kanun gereği propaganda yasakları kapsamında. Bu itibarla, aday olmaları halinde diğer kamu gücü kullananlar gibi Anayasa md 76'ya uygun olarak görevden ayrılmış olmaları gerekirdi.

“BAKANLAR, GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUK KURALLARINA BAĞLI BÜROKRAT KONUMUNDA”

TBMM’ye karşı siyasal sorumluluğu bulunmayan, atanmaları ve görevden alınmaları tek kişinin öznel iradesinde olan ve uygulamada ‘istifa’ dahi edemeyen bakanlar, görev, yetki ve sorumluluk kurallarına bağlı bürokrat konumunda. Bu nedenle YSK takvimine göre istifa etmelilerdi.

“CANLI YAYINDA ADAY YAPILACAKLARININ İLAN EDİLDİĞİ 22 MART TARİHİ İTİBARİ İLE GÖREVDEN AYRILMIŞ OLMALARI GEREKİRDİ”

YSK takvimine uygun şekilde istifa etmeyen, durumları tek kişinin iradesine bağlı olan bu atanmışların esasen, canlı yayında aday yapılacaklarının ilan edildiği 22 Mart tarihi itibari ile görevden ayrılmış olmaları gerekirdi.

“9 NİSAN İTİBARİ İLE ADAY LİSTELERİNDE OLAN BAKANLARIN GÖREVLERİ SONA ERMELİDİR”

En nihayetinde siyasi partilerce aday listelerinin YSK’ye verilmesinin son günü olan 9 Nisan itibari ile aday listelerinde olan bakanların görevleri sona ermelidir. Bakanların atama yoluyla kendilerine tanınan kamu gücünü kullanarak adaylık kampanyası yürütmeleri olanaksızdır; zaten bu, 298 sayılı Yasanın öngördüğü yasak kapsamındadır.

“KAMU YÖNETİMİNİ BU GÖREVLİLER VE ONLARA TANINAN YETKİLER ELİYLE ‘OY DEVŞİRME AYGITINA’ DÖNÜŞTÜRME SAKINCASINI YARATACAĞINDAN TEHLİKELİDİR”

Ayrıca 2017 Anayasa değişikliğinde kaldırılan Anayasa madde 114, şu şekildeydi: ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinden önce, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma Bakanları çekilir.’ Bu hükmün gerekçesi ise, yeniden aday olma hakkından bağımsız olarak, siyasal aidiyete dayalı olarak her üç bakanlık yetki ve gücünün seçim sürecinde taraflı şekilde kullanılmasının önüne geçmekti. Yürütme'yi CB ile özdeş kılarak, bakanlık ve milletvekili bağdaşmazlığını öngören 2017 kurgusu, bakanları siyasal karar süreci dışında tuttu. Bu nedenle, Cumhurbaşkanı yardımcısı dahil bakanların temsili görev için toplu olarak siyasal yarışmaya yönlendirilmesi, kamu yönetimini bu görevliler ve onlara tanınan yetkiler eliyle ‘oy devşirme aygıtına’ dönüştürme sakıncasını yaratacağından tehlikelidir. Bu nedenle, Cumhurbaşkanı yardımcısı dahil bakanların temsili görev için toplu olarak siyasal yarışmaya yönlendirilmesi, kamu yönetimini bu görevliler ve onlara tanınan yetkiler eliyle ‘oy devşirme aygıtına’ dönüştürme sakıncasını yaratacağından tehlikelidir.”

 

Kaynak: anka