İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında başlatılan soruşturma için "Siz kafayı mı sıyırdınız? Bir adam ellerini arkaya bağladı diye soruşturma mı açılır ardından. Böyle bir şey olur mu? Sizde artık feraset kaybolmuş. Nezaket zaten yoktu. Rasyonellik tamamen uzaklaşmış. Bu adam 4 milyon 750 bin oy aldı siz bunu hazmedemediniz problem orada. Siz düne kadar diktatör dediğiniz, zalim değiniz, darbeci değiniz Sisi ile barıştınız, Ekrem İmamoğlu ile niye barışmıyorsunuz? Barışın arkadaş. Bu millet, 4 milyon 750 bin kişi Ekrem İmamoğlu’na oy verdiyse siz de barışmak zorundasınız, başka da çareniz yok" dedi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Türkkan, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Türkkan, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin "anayasa metni" açıklamasına ilişkin, "Muhtemelen hazırladıkları yeni anayasa taslağında 'Behemehal bu mahkeme kapatılmalıdır’ şeklinde sözlerine ve iktidara verdikleri talimatlara uygun şekilde, yargılanmaların önüne geçmek için mahkemeyi de kapatmış, anayasadan kaldırmış olmaları gerekiyor. Biz de merakla bekliyoruz bu metni, gerçekten böyle mi davranacaklar" diye konuştu.
Türkkan, şunları söyledi:
GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ İSTEMEZ: Bu bir anayasa düzenlemesinden öte, başka bir şey. Türkiye artık ciddi anlamda sistem tıkanıklığı yaşıyor. İktidarı daha da kötü senaryolara doğru sürükleyecek birtakım maddeler ifade etmişler. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti’ne ve anayasaya mugayir ne kadar tavrı varsa Adalet ve Kalkınma Partisi’nin tamamının arkasında Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu konudaki yol başlığı var. Kendisini bu konuda suç işlemeye alenen itmeye çalışıyor Milliyetçi Hareket Partisi. Adalet ve Kalkınma Partisi bunun ne kadar farkında bilmiyorum. Görünen köy kılavuz istemez. Bizim için ne anlam ifade ediyor; yok hükmünde. Böyle bir şey olabilir mi ‘Alayı burada’. ‘Alayı burada’ diye bir anayasa olmaz. Anayasa çok önemli bir şey. Toplumsal mutabakat. Bu şekilde bir anayasa metni olmaz. Olsa olsa bu Türkiye’nin gündemine farklı bir şey sokarak Türkiye’nin gerçek gündemini karartmaya yönelik bir çaba olur.
MERAKLA BEKLİYORUZ: Anayasa Mahkemesi’ni Danıştay gibi sıradan bir yargı organı haline getirmeye çalışıyor Sayın Bahçeli. Daha önce itibarsızlaştırmak için çok çaba sarf ettiği Anayasa Mahkemesi, biliniz ki bir gün yargılandığınızda, Milliyetçi Hareket Partisi de bu iktidarın suçlarını azmettirmek, teşvik etmek ve ortaklıktan yargılanabilirler. Muhtemelen hazırladıkları yeni anayasa taslağında 'Behemehal bu mahkeme kapatılmalıdır’ şeklinde sözlerine ve iktidara verdikleri talimatlara uygun şekilde, yargılanmaların önüne geçmek için mahkemeyi de kapatmış, anayasadan kaldırmış olmaları gerekiyor. Bizde merakla bekliyoruz bu metni, gerçekten böyle mi davranacaklar.
İKİZDERE TEPKİSİ: Sizin içiniz bu kadar çürümüştü de biz nasıl fark etmedik. Gerçekten İkizdere’de yapılan bu katliamı gördükten sonra bir insanın hiç vicdanı olmaması gerekiyor. Gelecek kuşaklara dair hiçbir düşüncesi olmaması gerekiyor. Sadece ve sadece sizler rant sağlayasınız diye, bu hale getirdiniz. Giderek su fakiri olan bir ülkede bir dereyi böylesine kurutmak, vatana ihanettir. Dere kayboldu orada. Beşli çetenin avukatlığına soyunup buraya gelen AK Parti’nin milletvekilleri de vicdanları da bu dere gibi kurumuş olmalı. Bu gidişle İkizdere’nin sonu Kaz Dağları’ndan, Cerattepe’den, Fatsa’dan farklı olmayacak. Siz ne yaparsanız yapın, bu beşli çeteyi doyurmaya asla sizin gücünüz yetmez. Onlar yeşil doğanın değil, yeşil paranın dostu.
CUMHURBAŞKANI'NIN FARKI NE?: Cumhurbaşkanı dün Ayaş’ta bir evde iftarda. Peki, benim günahım ne ben niye kardeşlerimle iftar yapamayacağım? Siz niye annenizle babanızla iftar yapamayacaksınız? Sizin günahınız ne? Sayın Cumhurbaşkanı’nın bizlerden farkı ne?
BARIŞMAK ZORUNDASINIZ: Siz kafayı mı sıyırdınız? Bir adam ellerini arkaya bağladı diye soruşturma mı açılır ardından. Böyle bir şey olur mu? Sizde artık feraset kaybolmuş. Nezaket zaten yoktu. Rasyonellik tamamen uzaklaşmış. Bu adam 4 milyon 750 bin oy aldı siz bunu hazmedemediniz problem orada. Siz düne kadar diktatör dediğiniz, zalim değiniz, darbeci değiniz, Sisi ile barıştınız, Ekrem İmamoğlu ile niye barışmıyorsunuz? Barışın arkadaş. Bu millet, 4 milyon 750 bin kişi Ekrem İmamoğlu’n a oy verdiyse siz de barışmak zorundasınız, başka da çareniz yok.
