CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in Basın Özgürlüğü Raporu’na göre, haziran ayında en az 40 gazeteci hakim karşısına çıktı, 8 gazeteci hakkında ceza talep edildi, 2 gazeteciye soruşturma açıldı, 2 gazeteciye 4 yıl 8 ay 2 gün hapis cezası verildi, 1 gazeteci ise tutuklandı. Aralarında AFP muhabiri Bülent Kılıç’ın da bulunduğu 4 gazeteciye haber takibi sırasında şiddet uygulandı. Çakırözer, “Meclis’ten eylem planları, reform paketleri çıkarılıyor ama gazetecilere hapis cezası veriliyor. Gazeteciler boynuna basılarak nefes aldırılamaz hale getiriliyor. Gazetecilerin nefesi kesilirse, toplumun nefesi kesilir” dedi.

CHP’nin gazeteci kökenli milletvekili Utku Çakırözer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısı ile Haziran ayı Basın Özgürlüğü Raporu’nu açıkladı. Çakırözer’in açıkladığı raporda dikkat çeken başlıklar şöyle:

“40 GAZETECİ HAKİM KARŞISINDAYDI: Haziran ayında en az 40 gazeteci hakim karşısına çıkarken, hakim karşısına çıkan 8 gazeteci hakkında ceza talep edildi, 2 gazeteciye 4 yıl 8 ay 2 gün hapis cezası verildi, 2 gazeteciye soruşturma açıldı, 1 gazetecinin 5 yıla kadar hapsi istendi, 1 gazeteci tutuklandı, bir gazeteci hakkında verilen hapis cezası onandı.

3 GAZETECİYE HABER TAKİBİNDE SALDIRI: Gazetecilere haber takibi sırasında yapılan saldırılar haziran ayında da devam etti. Haziran ayında 3 gazeteci saldırıya uğradı. Taksim’de düzenlenen Onur Yürüyüşü’nü takip eden foto muhabiri Bülent Kılıç’ın da aralarında bulunduğu onlarca gazeteci emniyet genelgesi gerekçe gösterilerek engellendi.

BASKIDA BİR DÖNÜM NOKTASI: Taksim’de düzenlenen Onur Yürüyüşünü takip eden onlarca gazetecinin yürüyüşü takip etmesi engellendi. AFP foto-muhabiri Bülent Kılıç'a yapılanlar ise gazetecilere yönelik baskıda bir dönüm noktası oldu. Kılıç boğazına basılarak, ters kelepçe ile gözaltına alındı. İçişleri Bakanlığı’na, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bu genelgenin iptali çağrısında bulunuyorum. Bu genelge sonrasında artık gazeteciler basın kartlarının gösterilmesine dahi izin verilmeden, şiddetle, baskı ile gözaltına alınıyor. Nefesi kesilmek isteniyor. Gazetecilerin nefesi kesilirse, toplumun nefesi kesilir.”

“ERİŞİM ENGELLERİ YOLSUZLUK GERÇEĞİNİN ÜSTÜNÜ ÖRTÜYOR”

Haber sitelerine, haberlere ve sosyal medya paylaşımlarına yönelik erişim engellemelerinin sürdüğüne dikkat çeken Çakırözer, şunları söyledi:

“Yolsuzluk haberlerinden, görevi kötü kullanmaya her ay yüzlerce habere erişim engeli getiriliyor.  Sezgin Baran Korkmaz’ın kara para aklamaktan, dolandırıcılık iddialarına yönelik haber ve köşe yazılarına 2018 yılından itibaren erişim yasağı getirilmiş. Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici’nin tespitine göre 9 haber ve yazıya, ayrıca farklı medya kuruluşlarında ise toplam 48 linke erişim engeli getirilmiş. Erişim engelleri gelmese belki de bu noktaya gelinmeyecekti. Bugün Türkiye’de erişim engellemeleri yolsuzluk, istismar, kadın cinayetleri, rüşvet gibi birçok gerçeğin üstünün örtülmesi için kullanılıyor. Gazetecinin cezaevine girmesi kadar haberin engellenmesi de basın özgürlüğünü ve haklın haber alma hakkını yok etmektedir.”

"TASARRUFU, LÜKSÜNÜZDEN KESEREK YAPIN"

Çakırözer, Cumhurbaşkanlığı’nın “Tasarruf Tedbirleri” başlıklı genelgesi ile kamu kurumlarına gazete alımının yasaklanmasını da değerlendirdi. Çakırözer, “Yazlık, kışlık saraylardan, bürokratların ballı maaşlarından, onlarca VIP uçaktan tasarruf yok, gazeteden var. Tasarrufu gazete alımından değil, lüksünüzden, şatafatınızdan keserek yapın” dedi.

Kaynak: anka