Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şubesi üyeleri, kamuda işe girme ve görevde yükselme süreçlerindeki ‘mülakat’ uygulamasını protesto etti. Mülakat sisteminin AKP iktidarının kamuda kadrolaşmasının etkin bir aracı olduğunu vurgulayan BES üyeleri, "Kamuda kariyer ve liyakat sisteminin çökmesinin nedenlerinden birisi olan mülakat uygulamaları, iş barışını bozarken verdiğimiz kamu hizmetinin niteliğini de her geçen gün azaltmaktadır" açıklaması yaptı.

İzmir Adliyesi önünde bir araya gelen BES İzmir Şube üyeleri, yaklaşık 200 bin çalışanı bulunan büro iş kolundakilerin sorunları dile getirdi. BES İzmir Şubesi Başkanı Mustafa Güven, burada yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Adalet ve eşitlik taleplerinin ekonomik taleplerin önüne geçtiği dönemlerden geçiyoruz. Büro emekçileri, çalıştıkları kurumlarda iş barışı istiyor, ücret adaleti istiyor, kariyer ve liyakat ilkelerinin hayata geçmesini istiyor. Gerek kamuya giriş gerekse de görevde yükselme sınavlarında mülakat uygulamalarının kaldırılmasını istiyor. Mülakat uygulamalarının iktidardaki partinin kadrolaşmasının etkin bir aracı olarak kullanılmaya başlaması ile birlikte sendikamız, mülakat sınavlarının objektif kriterlere dayanmadığı ve sonrasında itiraz edilme olasılığına karşı altyapı önlemlerinin alınmamasına ilişkin birçok kez dava açmış, hukuki kazanımlarımıza rağmen yönetmelikler değiştirilerek mülakat uygulamasında ısrara devam edilmiştir.

Sonuç olarak, kamu seçme sınavlarına giren gençlerimizden tutun da görevde yükselme sınavlarına giren çalışma arkadaşlarımız, umutları kırıldığından, sonucu baştan belli sınavlara dahi girmemektedirler. Son alarak Adalet Bakanlığı’nın yapmış olduğu yazı işleri müdürlüğü, icra müdür ve müdür yardımcılığı, idari işler müdürlüğü, müdür yardımcılığı sınavında yüksek puan alanların mülakat sınavı ile elendiklerine bir kez daha tanık olduk. Kamuda kariyer ve liyakat sisteminin çökmesinin nedenlerinden birisi olan mülakat uygulamaları, iş barışını bozarken verdiğimiz kamu hizmetinin niteliğini de her geçen gün azaltmaktadır."

Güven, 3600 ek ­göstergeye ilişkin taleplerini de dile getirirken "İnsanca bir yaşam sürdürebileceğimiz maaş kadar, çalıştığımız kurumlarda adalet ve eşitliğin hayata geçmesi öncelikli talebimizdir. İki seçim arasına sıkıştırılan ek gösterge talebimizde de durum farklı değil. Öncelikle siyasi iktidar tarafından sınırlanan şekliyle 3600 ek göstergenin kamuda eşitsizliği derinleştireceği ortadadır. Emeklilik ek göstergesi olarak da ifade edilen 3600 tartışması, kamuda yıllardır kanayan bir yara haline gelen emeklilikte yaşanan gelir kaybının itirafıdır" dedi.

Kaynak: anka