İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, “Bu yılın başında, net 2 bin 825 lira olan asgari ücret 383 dolara tekabül ederken yaşanılan gelişmelerden sonra 231 dolara düşmüştür. Yani asgari ücretlinin maaşı tam 152 dolar erimiştir” dedi.

Dursun Ataş, Türk lirasında yaşanan değer kaybına ilişkin TBMM’de araştırma komisyonu kurulması amacıyla önerge hazırladı. Ataş, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:

“BİR ÜLKENİN PARASI O ÜLKENİN İTİBARIDIR”

“Bir ülkenin parası o ülkenin itibarıdır. Ancak son yıllarda yaşanan gelişmelerle Türk lirası sürekli değer kaybetmektedir. 2002 yılında 1,5 TL olan dolar, bugün 12,20 TL seviyelerine yükselerek tarihi bir rekor kırmıştır. Merkez Bankası tarafından açıklanan TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeksi, 1994’ten bu yana görülen en düşük seviyesine gerilemiştir. Bu yılın başında, net 2 bin 825 lira olan asgari ücret 383 dolara tekabül ederken yaşanılan gelişmelerden sonra 231 dolara düşmüştür. Yani asgari ücret tam 152 dolar erimiştir. Son bir ayda TL, dolar karşısında yaklaşık yüzde otuz değer kaybetmiştir.”

Ataş, Meclis araştırması yapılmasına yönelik önerisinin gerekçelerini ise şöyle açıkladı:

“2002'de AKP'nin iktidara geldiği gün dolar 1,67 TL, avro 1,66 TL seviyesindeyken 6 Nisan 2017 anayasa referandumunda dolar 3,68 TL, avro 3,90 TL'ydi. 17 Haziran 2018'de erken seçim çağrısı yapıldığı gün dolar 4,09 TL, avro 5,07'ye ulaşmıştır. 19 Haziran 2018 tarihinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Yetkiyi verin; faizle, şununla bununla nasıl uğraşılır göreceksiniz" dediği gün dolar 4,75 TL, avro 5,49 TL olmuştur. 19 Mart 2021'de Naci Ağbal'ın Merkez Bankası görevinden alınmasından bir gün önce dolar 7,26 TL, avro 8,65 TL seviyesindeyken 24 Eylül itibarıyla dolar 8,82 TL, avro 10,34 TL olmuştur. 14 Ekim'de faiz kararlarında oy hakkı bulunan iki Merkez Başkan Yardımcısı ile bir Para Politikaları Kurulu üyesi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından görevden alınmıştır. Bu gelişmeler TL'deki değer kaybında yeni bir ivmeye neden olmuş, dolar/TL kuru 9,15 TL'yi aşarak tarihi zirveye ulaşmıştır. 21 Ekim'de Merkez Bankası'nın faizlerde 200 baz puan indirim yapmasının ardından da dolar kuru 9,49 TL'ye kadar çıkmıştır. O günden bu yana da ardı ardına rekor kıran dolar/TL, kara paranın aklanması ve terörle mücadelede uluslararası standartlar kuran Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından Türkiye'nin gri listeye alınması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın büyükelçilere dair açıklamalarının siyasi tansiyonu yükseltmesiyle 9,84'e yükselmiştir. Merkez Bankası’nın art arda gelen indirimlerinin ardından faiz indirimi beklentisiyle Türk lirasının dövizler karşısında yaşadığı erime büyümüştür. 12 Kasım 2021'de dolar/TL seviyesi rekor görmeye devam ederek 10 TL'yi aşmıştır. Merkez Bankası’nın bir faiz indirimi daha yaptığı 18 Kasım'da ise 11 TL'yi aşan dolar, 23 Kasım itibariyle de 12,20 TL’ye ulaşmış durumdadır. Son bir ayda TL, dolar karşısında yaklaşık yüzde 30 değer kaybetmiştir.

"VATANDAŞIMIZ HER GEÇEN GÜN FAKİRLEŞİYOR, ÖNLEM ALINMALI"

Reel efektif döviz kurunun artması, TL’nin reel olarak değer kazandığını, yani Türk mallarının yabancı mallar cinsinden fiyatının arttığını göstermesidir. TÜFE bazlı yıllık ortalama reel efektif döviz kuru endeksi incelendiğinde, 994’ten bu yana görülen en düşük seviyesine gerilemiştir. Vatandaşımız her geçen gün fakirleşmiştir. Bu nedenle paramızda yaşanan değer kaybının ve nedenlerinin belirlenmesi büyük önem arz etmektedir.”

Kaynak: anka