Ankara Kent Konseyi'nin genel kurulu, rekor katılımla yapıldı. 1153 delegenin katıldığı genel kurulda Ankara Kent Konseyi’nin yürütme kurulu başkanlığına yeniden Halil İbrahim Yılmaz seçildi. Genel kurula katılan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Bizden öncekileri hep ayrımcılık yapmakla suçladık. Lütfen benden aynı şeyi yapmamı beklemeyin. Bu kenti hep birlikte yöneteceğiz. Kent Konseyi'nin kapısı herkese açık olacak” dedi.

Altınpark ANFA Fuar ve Kongre Merkezi’nde yapılan genel kurul toplantısına katılan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Hepinizin bildiği gibi, kent konseyleri kanunen kurulmak zorunda olan yapılardır. Ancak Ankara’da Kent Konseyi kurulması kanuni zorunluluk olan bir yapı değil, bizim yönetim anlayışımızın bir parçasıdır” dedi.

"ANKARA KENT KONSEYİ, ARTIK TÜRKİYE'NİN EN FAZLA ÜYESİ BULUNAN KENT KONSEYİDİR"

Ankara Kent Konseyi’nin ilk genel kurulunun iki yıl önce 200 kişinin katılımıyla yapıldığını anımsatan Yavaş, şöyle konuştu:

“200 kişiyle başlayan kuruluş kısa sürede 600 üyeye ulaştı. Bugün ise burada 1000’in üzerinde üyesiyle toplanan Ankara Kent Konseyi, artık Türkiye’nin en fazla üyesi bulunan kent konseyidir. Bu başarı kişilerin ve siyasetin değil, kentlimizin ve tüm hemşehrilerimizin ortak başarısıdır. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve Kent Konseyi’nin bir üyesi olarak başarılarınızla gurur duyuyorum.

Eskiden de Kent Konseyi vardı, eskiden de yaptığı çalışmalar vardı. Kent Konseyleriyle ilgili şu anki mevcut yapıya göre benim bir itirazım var. Kent Konseylerinin mutlaka bir yaptırımı olması lazım. Burada alınan kararların belediye tarafından uygulanmasının zorunluluğu olması lazım. Belediye başkanının kendi takdirine kalıyor. Son derece yanlış. Ben birlikte yönetme arzusunda olmasaydım, sizin aklınıza ihtiyacım olmasaydı bu Kent Konseyi'nin önerilerinin hiçbirini belediye meclisine götürmezdim. Sizlerin aklına ihtiyacım olduğunu biliyorum. Sizlerin yol göstermesine ihtiyacımız olduğunu biliyorum. Bunun için de sizlerin bir araya gelmesini, Ankara için çalışmasını çok çok değerli buluyorum. Bu nedenle yaptığınız çalışmalar için hepinize şükranlarımı sunuyorum.

"BİZDEN ÖNCEKİLERİ HEP AYRIMCILIKLA SUÇLADIK. LÜTFEN BENDEN AYNI ŞEYİ BEKLEMEYİN, BİRLİKTE YÖNETECEĞİZ"

Ankara Kent Konseyinde tek bir siyasi parti ve anlayıştan değil her görüşten insanın bir araya geldiğini, farklılıkların zenginlik olarak görüldüğünü biliyor ve bundan mutluluk duyuyorum. Kent Konseyine katılan bazı gruplarla ilgili, ‘bu insanların burada ne işi var’ gibi sözleri de duyduk. Bizden öncekileri hep ayrımcılık yapmakla suçladık. Lütfen benden aynı şeyi yapmamı beklemeyin. Bu kenti hep birlikte yöneteceğiz. Ben bunda kararlıyım. Ankara için söyleyecek sözü olan herkes mutlaka ve mutlaka söylemeye devam etsin. Bu kent için değer üretecek, müzakere zemini oluşturacak herkese Kent Konseyi'nin kapısı açık olmaya devam edecektir. Ve tüm bunları sağladığımızda kazanan Ankara ve Ankara’nın ortak aklı olacaktır. Ankara’nın şanlı bir tarihi, özgün değerleri, kendi kültürü vardır. Geriye bir tek, geleceğine dair başarı hikayesi yazılması kalmıştır. O başarı hikayesini ise kentimiz ve kentlimiz, birlikte ortak akıl ile yazacaktır.”

"KENT KONSEYİ, 'BURASI BENİMLE ANLAMLI' DİYENLERİN YERİDİR"

Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı seçilen Halil İbrahim Yılmaz, yaptığı teşekkür konuşmasında ortak akıl vurgusu yaptı. Yılmaz şunları söyledi:

"Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın çağrısıyla 233 adanmışla başlayan hikaye bugün bin 500'e geldi. Bugün burada katılımcılığın rekoru kırıldı. 6 milyon yurttaşın her birinin sesi değerlidir, her birinin sesi bizim için kutsaldır. Kent Konseyi, gündelik siyasetin bir uzantısı, klasik kutuplaşma ve kamplaşma söylemlerinin benzerinin üretildiği bir yer değildir. Kent Konseyi, kente karşı suçların meşrulaştırıldığı bir yer değildir. Kent konseyi, 'ben neden yokum', 'o varsa ben yokum', 'bunun burada ne işi var', söylemlerinin değil, 'kendimi ifade etmeliyim ve burası benimle anlamlı' diyenlerin yeridir. Polatlı’daki çiftçi soğanıyla ilgili Akyurt'taki muhtarın ile Nallıhan'da kadın kooperatifi işleten bir hanımefendinin koyacağı irade kentteki bir odanın koyacağı iradeden eksik değildir.”    

 

Kaynak: anka