CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, TBMM Genel Kurulu’nda, çocuk istismarının önlenmesine ilişkin komisyonun kurulmasına ilişkin görüşmeler sırasında; “Erken yaşta istismara uğrayan çocuğun ‘Rızası var’ diyen birisi Adalet Bakanlığı koltuğunda oturduğu sürece bu komisyondan hiçbir sonuç çıkmayacaktır. Yine 6 yaşındaki sistematik istismar vakasına ‘İnsani bir durum’ diyen Aile Bakanı o koltukta oturduğu sürece bu komisyon gerçekleri örtme ve o suçu aklama komisyonuna dönüştürülecektir” dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı kurucularından Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını 6 yaşındayken Kadir İstekli ile evlendirdiğinin yıllar sonra ortaya çıkmasının ardından, her türlü çocuk istismarının engellenmesi için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla verilen araştırma önergesi görüşüldü.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, eskiden yaşananların tekrar yaşandığını hatırlatarak, şunları söyledi:

“Hepimiz dejavu olmuş gibiyiz. Tarih tekerrür etmemeli ama ne yazık ki tekerrür ediyor. Ne olmuştu 2016 yılında? Ensar ve KAİMDER çocukların cinsel istismarı ve kamuoyunda yükselen tepkiler üzerine yine böyle bir komisyon kurulmuştu. Komisyon 3 ay çalıştı ve 3 ay çalıştıktan sonra bu elimdeki raporu hazırladılar. Bu raporda 88 öneri vardı. Bir daha çocukları bu tür kapalı kurumlarda ya da hiçbir yerde istismara uğramaması için neler yapılması gerektiği tek tek bu komisyon raporunda 88 madde halinde yazılmıştı. CHP olarak muhalefet şerhimiz vardı, umarım bu şerhe ilişkin tekrar yaşanmaz” dedi.

Karaca, Türkiye’deki cinsel istismar vakalarını anımsatarak, şunları belirtti:

“Bu komisyon raporundaki (yurtlar) Milli Eğitim Bakanlığına bağlansın önerisi yerine getirilmiş olsaydı, burada sayamadığım birçok çocuk da istismar mağduru olmayacaktı. Cinsel istismara uğramayabilirdi. Yine komisyon raporunda deniyor ki çocuk izlem merkezlerinin illerde faaliyet gösterecek şekilde yaygınlaşması gerekir. Ama maalesef yaygınlaşmadı. Yaygınlaşmadığı gibi çocuk izlem merkezlerindeki çocukların istismara uğrayan çocuklarla yapılacak özel görüşme de, zaten kapasite yetersiz, yoğun bir talep var, bir de 2022 yılında bir genelge çıkardınız, bu genelge ile dediniz ki ‘İstismara uğrayan yetişkinler de çocuk izlem merkezlerinde ifadesi alınsın’. Çocuk izlem merkezlerinde çocuklara yönelik istismarı sorgulamak ve buna ilişkin çalışma yapmak için orada bulananlar, dediniz ki ‘Yetişkinlere de bunu yapın’. Bunu kim dedi, Adalet Bakanlığı dedi. Açması gereken ÇİM’lerden sorumlu Sağlık Bakanlığının maalesef bundan haberi yok.”

“BOŞANMA KUSURLARI ÇOCUĞUN OMZUNA YÜKLENİLDİ”

Karaca, Türk Ceza Kanunu’ndaki cinsel istismar suçuna ilişkin de değişiklik önerilerini hatırlatarak, “Nitelikli cinsel istismarın kanunda tanımı yapıldı ama sarkıntılığın yapılmadı. Sarkıntılığın tamımı yapılmadığı için de bu çocuklar mahkemelerde fiilen oluşturulan belli kriterler ile maalesef failleri daha az ceza aldılar. Dedi ki mahkemeler ‘Neden geç şikayet ettin?’. Yargıtay’ı, istinafı, yerel mahkemesi çocuğu geç şikayet ettiğinden bahisle sarkıntılık demeye başladılar. Dediler ki ilk verdiğin ifade ile burada verdiği ifade çelişkili. Failini beraat ettirdiler. Oysa istismara uğrayan çocuğun o andaki psikoloji ile elbette ki unutacakları olacaktır. Ensest istismarlara cezasızlık algısı güçlendi. Taraflara, anne ve baba arasında boşanma davası varsa, aile içinde çocuk istismara uğramışsa, boşanma davasından dolayı iftira atılıyor diyerek, anne ve baba arasındaki boşanma kusurları çocuğun omzuna yüklenildi” diye konuştu.   

Karaca, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın “Rızası var” açıklamasını anımsatarak, “Erken yaşta istismara uğrayan çocuğun ‘rızası var’ diyen birisi Adalet Bakanlığı koltuğunda oturduğu sürece bu komisyondan hiçbir sonuç çıkmayacaktır. Yine 6 yaşındaki sistematik istismar vakasına ‘insani bir durum’ diyen Aile Bakanı o koltukta oturduğu sürece bu komisyon gerçekleri örtme ve o suçu aklama komisyonuna dönüştürülecektir” dedi.

 

Kaynak: anka