Emeklilikte yaşa takılanlar düzenlemesinde adım adım sona yaklaşılıyor. Meclis Başkanlığı'na sunulan düzenleme, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ele alınıyor.

Görüşmelerin başlamasından önce, muhalafet milletvekilleri, düzenlemenin eksik olduğu gerekçesi ile teklifi protesto etti.

Milletvekilleri, yaş şartı kalksa da prim şartının kalkmadığına dikkat çekti. Tartışmalarda, hem katsayı hem de prim gün sayısı konusunda mağduriyet oluştuğu savunuldu.

Ellerinde dövizlerle salona gelen milletvekilleri, düzenlemeye tepki gösterdi. O esnada salonda olan AK Parti milletvekilleri ile muhalafet arasında kısa süreli bir gerginlik ve sözlü sataşma yaşandı.

GELECEK HAFTA YASALAŞMASI BEKLENİYOR

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, "EYT düzenlemesini salı günü TBMM Genel Kurulu'na getirmeyi planlıyoruz" dedi.

EYT teklifi komisyonda görüşülmeye başlandı - 1Plan Bütçe Komisyonu görüşmeleri protesto ile başladı

BAŞVURULAR NE ZAMAN YAPILACAK?

Başvurular, kanun Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra başlayacak. Koşulları yerine getirenler, Süre sınırı olmaksızın, SGK ve e-Devlet'ten başvuru yapabilecek.

EYT düzenlemesinden yararlanmak isteyenler emeklilik için başvuru dilekçesi verecek.

MAAŞLAR NE ZAMAN ÖDENECEK?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 

AK Parti olarak bir an önce teklifi yasalaştırmak istediklerini söyleyen Erdoğan, "Emeklilikte yaşa takılanlar kapsamında emekliliğe hak kazanan vatandaşlarımıza, ilk aylıkları şubat ya da mart gibi bağlanabilir." açıklamasını yaptı.

EYT'NİN SGK'YA MALİYETİ NE?

Öte yandan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşmeleri süren emeklilikte yaşa takılanlara ilişkin Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ne yönelik etki analizi hazırlandı.

Analize göre, 8 Eylül 1999 ve bu tarihten önce çalışmaya başlayanlar için yaşlılık aylığına hak kazanma koşullarından prim ödeme gün sayısı veya sigortalılık süresi şartlarının değiştirilmeksizin yalnızca yaş şartının kaldırılması durumunda hemen emekli olabilecek 2,2 milyon kişi bulunuyor. Bu kişilerin 1,7 milyonu 4/a (SSK), 89 bini 4/b (Bağ-Kur), 496 bini 4/c'li (Emekli Sandığı) kapsamında yer alıyor.


Emeklilik için yaşı bekleyen ve ilerleyen yıllarda bekleyecek 4/a'lı 3,5 milyon, 4/b'li 619 bin, 4/c'li ise 669 bin olmak üzere toplam 4,8 milyon kişi bulunuyor.

Hemen emekli olabilecek 2,2 milyon kişiden özel sektörde çalışan 4/a ve 4/b statüsündeki sigortalıların tamamı, kamuda çalışan 4/a ve 4/c kapsamındaki sigortalıların ise yüzde 25'inin emekli olacağı ve yerlerine yeni personel alınacağı öngörüldüğünde, düzenlemenin gelecek ay uygulamaya konulması halinde 2023 yılı emekli aylığı, bayram ikramiyesi ve 4/b prim kaybının SGK'ya maliyeti 144,7 milyar lira olarak hesaplanıyor.

EYT teklifi komisyonda görüşülmeye başlandı - 2Emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) ilişkin düzenlemenin gelecek ay uygulamaya konulması halinde kamu personeli için 49,7 milyar lira, SGK için 144,7 milyar lira olmak üzere bütçeye toplam maliyetinin 194,4 milyar lira olacağı tahmin ediliyor.

Teklifin, 49,7 milyar liralık kamu personeli bütçe etkisiyle birlikte Merkezi Yönetim Bütçesi'ne toplam maliyeti ise 194,4 milyar lira olarak öngörülüyor. Bu hesapta kıdem tazminatı, emekli ikramiyesi, görev aylığı ve emekli aylığı farkıyla yeni personel alımı da dikkate alınıyor.

EYT düzenlemesinden etkilenen 4/a kapsamındaki sigortalıların yüzde 87'si çalışma hayatında aktif olarak yer alıyor.

Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) teşviki ve yeni istihdam ile birlikte 4/a kapsamında prim kaybı öngörülmüyor. Ancak bu kişilerin çalışmamaları durumda bu kapsamdaki sigortalılar için oluşabilecek azami SGK prim kaybının 45,5 milyar lira olacağı tahmin ediliyor.

BANKA SANDIKLARI DA ETKİLENECEK

Yaş şartının kaldırılması durumunda hemen emekli olabilecek 2,2 milyon kişinin ortalama yaşı 48,5 ve ortalama emekliliğe kalan süresi ise 6,3 yıl olarak hesaplandı. Hemen emekli olabilecek 1,7 milyon işçinin yaklaşık yüzde 87'si (1,4 milyon) aktif çalışma hayatında yer alıyor.

Banka sandıkları da birer sosyal güvenlik kuruluşu olarak hizmet verdiği için bunların da kamu sosyal güvenlik sistemine benzer şekilde düzenlemeden etkilenmesi bekleniyor.

Düzenlemeyle işverenlerin maliyetlerinin düşürülmesi ve kayıtlı istihdamın teşvik edilmesi amaçlanıyor. Emekli ve yaşlılık aylığı bağlananlardan en son çalıştıkları iş yerlerinde çalışmaya devam etmeleri halinde bu sigortalıları istihdam eden işverenlere 5 puanlık SGDP işveren hissesi prim indirimi getirilecek. SGDP'ye tabi çalışma, emekli ve yaşlılık aylığı bağlananlara aylıkları kesilmeden çalışma imkanı veren bir uygulama olacak.

EYT'den yararlanacakların tamamının çalışmaya devam etmesi durumunda 10 aylık maliyet 6,3 milyar lirayken, yüzde 75'inin çalışmaya devam etmesi durumunda 4,7 milyar lira olarak hesaplanıyor.

Şartların sağlanması kaydıyla destek sonrası SGDP işveren hissesi yüzde 19,5 olarak uygulanacak. Bu kapsama girecek kişilerin halihazırda yüzde 37,5 primle bildirildiği ve işverenlerin düzenli prim ödemesi nedeniyle malullük, yaşlılık, ölüm sigortası (MYÖ) 5 puanlık indirimden yararlandığı dikkate alındığında, bu kişilerin SGDP'li çalışmaya devam etmesi durumunda bu düzenleme kapsamındaki 5 puanlık indirimin Hazineye ek yük getirmeyeceği öngörülüyor.

İşverenler, bu destekten her bir sigortalı için sadece bir kere yararlanabileceği için zaman içerisinde yararlanacak kişi sayısının azalması bekleniyor.

Bakan Nebati EYT’nin bütçeye yükünü açıkladı: Bu yıl için 255 milyar lira

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, EYT’nin bütçeye oluşturacağı yüke ilişkin, “31 Aralık’ta biz EYT’nin bu yılki yükünü kasaya koyduk. EYT’nin bütçeye maliyetini de bu yıl için 255 milyar lira olarak hesapladık, kasada hazır duruyor. Buna KGF kefaletleri dahil değil” dedi.

Bakan Nebati EYT’nin bütçeye yükünü açıkladı: Bu yıl için 255 milyar lira

Bakan Nebati, haber ajansları ve gazetelerin Ankara temsilcilerinin sorularını yanıtladı.

17 Şubat'ta gerçekleştirilecek İzmir İktisat Kongresi'ne ilişkin bilgi veren Nebati, etkinliğin 1923'teki ilk toplantısının gerçekleştirildiği binada yapılacağını söyledi. Söz konusu binanın 1979'da CHP'li belediye tarafından yıktırılarak otoparka dönüştürüldüğünü hatırlatan Nebati, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger'in girişimleriyle binanın aslına uygun olarak yeniden inşa ettirildiğini bildirdi.

Nebati, binanın kısa sürede yetiştirilmesi için Vali Köşger ile iletişime geçtiklerine işaret ederek, şöyle konuştu:

"Şu anda inşaat devam ediyor. 17 Şubat'ta hem kongrenin hem de yeniden inşa edilen binanın açılışını yapacağız. Kongrenin açılışını Sayın Cumhurbaşkanı'mız ile yapacağız. Aslına uygun bir şekilde 100 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk döneminde nasılsa aynısına uygun olarak başlatacağız. Cumartesi, pazar günleri 30'un üzerinde oturumla genel bir değerlendirme yapacağız. Kalan günlerde de 4 Mart'a kadar her gün programlar yapılacak. 21. yüzyılın 'Türkiye Yüzyılı' olduğuna ilişkin projeksiyona uygun bir yol haritası çizilecek. Her ilden sanayi, ticaret, tarım ile ilgili temsilciler, kadın temsilciler, akademisyenler, işçi temsilcilerinin de olduğu 750 kişilik bir salonda bu kongreyi başlatacağız."

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığının da bir İzmir İktisat Kongresi organize ettiğine dikkati çeken Nebati, "Rekabet güzel şey ama bir ülke ekonomisini yöneten merkezi hükümettir yani Ankara'dır. Bu bir ulusal program, rekabetten ziyade burada birlikte hareket edilebilirdi. Bunun artısı şu, oteller dolacak, İzmir'in tanıtımı yapılacak, İzmir konuşulacak böylesi bir ortamda. Biz İzmir’i desteklemiş olacağız ama tabii ki hedefimiz Türkiye ekonomisi." ifadelerini kullandı.

Bakan Nebati, kongrede Türkiye Ekonomi Modeli'nin de ele alınacağını dile getirdi.

"EYT'NİN BU YIL İÇİN BÜTÇEYE MALİYETİ 255 MİLYAR LİRA"

Bakan Nebati, EYT düzenlemesine ilişkin soruları da yanıtlayarak, Türkiye bütçesinin güçlü olduğunu vurguladı.

Geçen yılın aralık ayına kadar EYT düzenlemesi için 2023 bütçesine yönelik çok sıkı tedbirler aldıklarını belirten Nebati, "Bana Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanı olarak 'Bu ödemeyi yapacaksın' dediklerinde benim hazır olmam gerekiyordu. 31 Aralık'ta biz EYT'nin bu yılki yükünü kasaya koyduk." değerlendirmesinde bulundu.

Nebati, Türkiye'nin 20 Aralık 2021'e kadar yaşanan döviz kuru ataklarını hak etmediğini, makroekonomik göstergelerin hiçbirisinin Türkiye'nin o duruma düşmesini gerektirecek bir altyapı sunmadığını anlattı.

Geçen yılın mayıs ayından itibaren EYT ile ilgili hazırlıklarını sürdürdüklerini anımsatan Nebati, "Emekli ve memurlara 1 puanlık iyileştirmenin maliyeti 19 milyar lira, 15 puana yakın bir maliyet eklendi 270 milyar lira. EYT düzenlemesi için 2023 bütçesine yönelik çok sıkı tedbirler aldık. EYT'nin bütçeye maliyetini de bu yıl için 255 milyar lira olarak hesapladık, kasada hazır duruyor. Buna KGF kefaletleri dahil değil." dedi.

KILIÇDAROĞLU'NUN İDDİALARINA YANIT

Bakan Nebati, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'nin net hata noksan verileriyle ilgili iddialarının sorulması üzerine şu yanıtı verdi:

"Net hata noksan suçlamalarıyla başladı, sanki bu ülke kara para aklıyor, uyuşturucu parasıymış gibi ifade eden cümleler kullandı. Türkiye Cumhuriyeti'nin muhalefet partisinin genel başkanının söylediği bu ifade kendi ülkesini itham eden çok ağır suçlamalardır. Sanki bir tek Türkiye'de net hata noksan varmış gibi bir suçlamada bulundu, gerçekten üzüldüm. Ülkesine azıcık saygı duyan, azıcık seven, milliyetçilik duygusunu yaşatan birisi o ifadeleri kullanmazdı. 2021 verilerine göre ABD'deki net hata noksan 137 milyar dolar, 2021'de GSYH'ye oranı binde 6, Almanya'da 60 milyar dolar net hata noksan, GSYH'ye oranı yüzde 1,4, İngiltere'de 25,5 milyar dolar yüzde 0,8, Türkiye'nin net hata noksanı 2002'de 1,4 milyar dolar binde 2, 2022'de bu rakam 21 milyar dolara çıkıyor, GSYH'ye oranı yüzde 1,5 civarında olacak. İngiltere'nin net hata noksanı da bu dönemde 25 milyar dolardan 69 milyar dolara, Almanya'nın 60 milyar dolardan 88 milyar dolara çıktı."

Bakan Nebati, Kılıçdaroğlu'nun bazı kamu ihaleleriyle "5'li çete" olarak tabir ettiği gruplara haksız kazanç sağlandığı iddialarının sorulması üzerine de "Nitelediği kişiler sadece Türkiye'de iş yapmıyorlar, yurt dışında da iş yapıyorlar, bazı illerde belediyelere de iş yapıyorlar. Bir iş adamı nerede ticaret varsa oraya para kazanmaya gider. İhaleler şeffaf, işlemler şeffaf, ödemeler bankalar üzerinden yapılıyor. Bu 90'lı yıllarda yeşil sermaye denilerek ötekileştirilen bir zihnin dışavurumudur. Bu tür ötekileştirmeleri yapmak ve Türkiye'yi kara para cenneti olarak nitelendirmek doğru değil. Bunlar ülkeye kasten zarar vermek için kullanılan cümlelerdir." değerlendirmesinde bulundu.

"YAPILANDIRMA 7,9 MİLYON KİŞİYİ İLGİLENDİRİYOR"

Nebati, yapılandırmaya ilişkin sorular üzerine, 40-50 yıldır tahsil edilemeyen kamu alacakları olduğunu, bunun da kamu üzerinde bir yük oluşturduğunu söyledi. Bu sebeple yapılandırmada 2 bin liranın altındaki alacakların temizlenmesi yönünde düzenlemeye gittiklerini anımsatan Nebati, sadece bu düzenlemenin 7,9 milyon kişiyi ilgilendirdiğini bildirdi.

GIDA FİYATLARINDAKİ ARTIŞ

Nebati, gıda enflasyonunun azaltılmasına ilişkin bir soru üzerine de enflasyona karşı sabit ve dar gelirlilere yönelik ücret artışları yaptıklarını hatırlattı. Bakan Nebati, "Gıdada fiyatlarını artıracak bir gerekçe yok. Gübre, mazot fiyatları geçen yılın altında. Personel giderleri hariç herhangi bir yerde artış söz konusu değil. Gıda fiyatlarındaki artışın kontrol edilebileceğini öngörüyoruz." diye konuştu.

Türkiye'de seçimleri etkileyecek herhangi bir ekonomik operasyon riski görüp görmediklerinin sorulması üzerine de Nebati, "Türkiye'nin makroekonomik göstergeleri herhangi bir operasyona açık değil, yapılan operasyonların bir karşılığı olmaz. Biz ocak ayında borçlanmaya çıktık, 2 milyar 750 milyon dolar borçlandık. Borçlanmalarımızı devam ettiriyoruz. Merkez Bankası rezervlerimiz çok kuvvetli. Bizim makroekonomik göstergelerde bir sıkıntımız yok. Parasal olarak operasyon çekebilecekleri hiçbir alan yok." ifadelerini kullandı.

"6'LI MASAYA VE EKONOMİSTLERİNE AÇIKÇA ÇAĞRIDA BULUNUYORUM"

Nebati, muhalefetin yol haritasına baktığını ve enflasyonu nasıl önleyeceklerine ilişkin bir yol haritalarının olmadığını belirterek, şöyle konuştu:

"6'lı masaya da 6'lı masanın ekonomistlerine de açıkça çağrıda bulunuyorum. 'Enflasyonu düşüreceğiz' diyorlar, bunun için enstrümanlarınız nedir? Açıklasınlar, faiz artıracak mısınız, artırmayacak mısınız? Faiz artıracaksanız, ne kadarlık bir artırım düşünüyorsunuz? Manşet enflasyonla iletişimi nasıl olacak? Bunlarla işsizlik ve kapanan şirket sayısı ne kadar artacak? Dövizle ilgili de IMF'den borç almayı tasarlıyorsanız, ne kadar borç alacaksınız? Buna ne kadar faiz vereceksiniz? Bu ithalatı ihracatı ne kadar etkileyecek? Bunları hiç kullanmıyorlar."

Editör: Alpaslan CAN