Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün deprem bölgesi Kahramanmaraş’ta; “Asla rehavete kapılmıyoruz. Zafer sarhoşluğu içine girmiyoruz. İkinci turda, 14 Mayıs'ta sandığa giden tek bir vatandaşımızın dahil fire vermesini istemiyoruz. İlk turda diğer adaylara oy vermiş kardeşlerimizin, ülkenin ve milletin aydınlık geleceği için bu defa bize destek vermesini bekliyoruz” diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün deprem bölgesi Kahramanmaraş’ı ziyaret etti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan da programa katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada şunları kaydetti: 

“İLK GÜNLERDE BAZI AKSAKLIKLAR YAŞANMIŞ OLSA DA KISA BİR SÜREDE DEPREMZEDE KARDEŞLERİMİZİN YANINDA OLDUK” 

“Depremde hayatını kaybeden tüm kardeşlerime Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Depremde evleri, iş yerleri yıkılan veya kullanılamaz hâle gelen vatandaşlarımıza tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.  

Afetin ilk anından itibaren devlet ve millet olarak tüm imkânlarımızı seferber ettik. İlk günlerde kötü hava şartları, altyapının hasar görmesi ve yıkım alanının genişliği sebebiyle bazı aksaklıklar yaşanmış olsa da hamdolsun kısa bir sürede depremzede kardeşlerimizin yanında olduk.  

Bugüne kadar deprem bölgesinde görev alan personel sayımız 650 bini buldu. Yurt dışından ve ülkemizin çeşitli yerlerinden gelen 35 bin arama kurtarma personeli haftalarca çalışarak en son enkaz yığının altındaki umudu yeşertme mücadelesi verdiler. Bununla birlikte gıdadan temizliğe, geçici barınmadan kalıcı konutların inşasına kadar depremzedelerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak mekanizmalar kurduk.  

Kahramanmaraş patladı. Yüzde 72 ile büyükşehirler arasında birinci şehir oldu. İkinci turda ben inanıyorum ki Kahramanmaraş yüzde 80’leri yakalayacak.  

“ŞU ANDA DEPREM BÖLGESİNİN DÖRT BİR YANINDA KALICI KONUTLARIN SİLÜETLERİ YÜKSELMEYE BAŞLADI” 

Kendi şehirlerinde kalan yaklaşık 3 milyon kardeşimize kurduğumuz 905 bini aşkın çadırda ve 112 bini aşkın konteynerlerde barınma imkânı sağladık. Kira ve taşınma yardımlarıyla kendi ihtiyaçlarını karşılayacak vatandaşlarımıza destek olduk. Kalıcı barınma çalışmalarıyla ilgili ise kendimize hedef koyduk. Dedik ki, 319 bini 1 yıl içinde olmak üzere 650 bin yeni konut inşa ederek, deprem şehirlerimizin tamamını ayağa kaldıracağız.  

Bayramda inşası tamamlanan ilk köy evlerinin teslimini bile yaptık. Şu anda deprem bölgesinin dört bir yanında kalıcı konutların silüetleri yükselmeye başladı. 

70 bin katılım var. Gördüğünüz gibi çalışmalar tam gaz sürüyor. Önümüzdeki ekim, kasım ayları ile birlikte kalıcı konutları hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz. Bu arada, değerli kardeşlerim, Ulaştırma Bakanlığımız pazartesi günü Elbistan-Malatya yolunun ihalesini gerçekleştiriyor. Bu arada yine köy evlerinin de teslimlerini etap etap yapacağız. Bu vesileyle AFAD’ın hak sahipliği başvurularının bugünden itibaren elektronik devlet üzerinden yapılacağı müjdesini de sizlerle paylaşmak istiyorum. Verdiğimiz sözleri yerine getirerek sizlere mahcup olmayacağız. Sizlerin duasıyla ve desteğiyle bugünlere geldik. Allah'ın izniyle önümüzdeki süreci de aynı şekilde devam ettireceğiz. Bu vesileyle, 14 Mayıs seçimlerinde Kahramanmaraş olarak şahsıma verdiğiniz yüzde 72'yi bulan destek için her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum.  

Cumhurbaşkanlığı seçimi ise en yakın rakibimize dün açıklanan resmî sonuçlara göre 2 milyon 539 bine yakın fark atmamıza rağmen ikinci tura kaldı. Kahramanmaraş’ın 28 Mayıs’ta da iradesine sahip çıkarak en yüksek katılım ile sandığa gideceğine ve tercihini çok daha yüksek oranla bizden yana yapacağına inanıyorum.  

Kardeşlerim, biz ülkemizi güçlendirme, deprem bölgesindeki şehirlerimizi ayağa kaldırma çalışmaları yürütürken birileri buralarda turistik gezi yapıp, resim çektirip gidiyordu. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın sandıktaki tercihleri de tabi olarak bu tabloya uygun şekilde gerçekleşti. Daha seçim gecesinden başlayarak kalp yapan eller yumruğa, bahar şarkıları söyleyen diller hakarete ve tehdide döndü.  

“HER SEÇİMDE YAŞADIKLARI HEZİMETİ 14 MAYIS’TA DA YAŞADILAR” 

28’inde de ben inanıyorum ki sizler bay bay Kemal'e hakikaten 'vah vah Kemal' diyeceksiniz. Aslında bunlar, kaybettikleri her seçimin ardından milletimize demediklerini bırakmadılar. Ülkeye kayda değer hiçbir eser kazandıramadıklarına, millete hizmet etmek yerine değerlerine düşmanlık yaptıklarına bakmadan, yalan ve iftira siyasetiyle iktidar umar olmayıncaya da hüsrana uğrarlar. Bidon kafalı dedikleri, göbeğini kaşıyan adam dedikleri, makarnacı dedikleri milletin iradesine sahip çıkması bu tek parti artığı faşistleri çılgına çevirdi. Kendi küçük dünyalarında kurdukları Türkiye hayali ile gerçekler arasındaki fark yüzlerine bir Osmanlı şamarı gibi inince adeta deliye dönerler. Her seçimde yaşadıkları hezimeti 14 Mayıs’ta da yaşadılar. Bu defa ise kinlerini ve nefretlerini özellikle depremzede kardeşlerimize yönelterek alçaklığın evrensel tarihinde yeni bir sayfa açtılar.  

“İZMİR’DE DEPREM OLDU. OY ORANIMIZI BİLDİĞİMİZ HÂLDE HEMEN GİTTİK” 

Elbette biz, hiçbir depremzedemizi bunların insafına terk edecek, ortada bırakacak değiliz. Şartlar ne olursa olsun biz devletimizle, AFAD'ımızla, tüm depremzedelerimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Deprem bölgesinde yaptığımız çalışmaların şahidi sizlersiniz. Diğer şehirlere giden depremzedelerimize nasıl yardımcı olduğumuzu oradaki kardeşlerimiz gayet iyi biliyor. Biz eser ve hizmeti yaparken, kimsenin kökenine, inancına, mezhebine, meşrebine, siyasi tercihine bakmayız. Van'da deprem oldu. Oradaki oy oranımızın ne olduğunu bildiğimiz hâlde hemen gittik. Gece gündüz çalışarak şehri adeta yeni baştan inşa ettik. İzmir'de deprem oldu. Bay bay Kemal oranın milletvekili. Oradaki oy oranımızın ne olduğunu bildiğimiz hâlde hemen gittik. Yine geceli gündüzlü çalışarak, yıkılanların yerine yenisini yaptık.  

Hatay Defne’de, hastane ihtiyacı vardı. Oradaki oy oranımızın ne olduğuna bakmadan, yüzde 80 CHP’nin oyu var, 2 ay içinde, hatta bilemedin 3 ay, en güzeli ile en moderni ile yeni bir hastaneyi oraya kazandırdık. Yarın açılışını yapacağız.  

“ÜLKENİN KADERİNDE SÖZ SAHİBİ OLMALARI DURUMUNDA BUNLARIN NELER YAPABİLECEKLERİNİ, VARIN SİZ HESAP EDİN” 

Bizim kazandığımız yerde hiç kimse kaybetmez. Biz kazanırsak millet kazanır. Biz kazanırsak ülke kazanır. Biz kazanırsak çalışanlar kazanır, girişimciler kazanır, emekliler kazanır, gençler kazanır, kadınlar kazanır. Biz kazanırsak mazlumlar kazanır, mağdurlar kazanır. Velhasıl, biz kazanırsak herkes kazanır. Ama CHP Genel Başkanı ve ekibi ne yapıyor? Daha bitmemiş bir seçimin ilk tur sonucu üzerinden tehdit ve hakaret diliyle önlerine geleni itiyor, kakıyor, ötekileştiriyor. Bunca fark yedikleri şekilde bile nasıl böylesine bir kibir, böylesine bir nobranlık havası içine girdiklerini gördünüz. Allah muhafaza, ülkenin kaderinde söz sahibi olmaları durumunda bunların neler yapabileceklerini varın, siz hesap edin. 

“DİĞER ADAYLARA OY VERMİŞ KARDEŞLERİMİZİN, ÜLKENİN AYDINLIK GELECEĞİ İÇİN BİZE DESTEK VERMESİNİ BEKLİYORUZ” 

Kendi partisi bile kazanmayacağına inanırken, masa yumruklayarak attığı nutukların hiçbir değeri yoktur. Bunun için, kalbiyle bizim yanımızda olan herkese düşen önemli bir görev var. Asla rehavete kapılmıyoruz. Zafer sarhoşluğu içine girmiyoruz. İkinci turda, 14 Mayıs'ta sandığa giden tek bir vatandaşımızın dahil fire vermesini istemiyoruz. İlk turda diğer adaylara oy vermiş kardeşlerimizin, ülkenin ve milletin aydınlık geleceği için bu defa bize destek vermesini bekliyoruz. CHP Genel Başkanı'nın aylardır oynadığı oyunun artık bittiğini gören sağduyu sahibi vatandaşlarımızın tercihlerini bir kez daha gözden geçireceklerini umuyoruz.” 

 

 

Kaynak: anka