HABER: Esra Alus

Altın ve Para Piyasaları Uzmanı, Analist İslam Memiş, hem dolar/TL kuru hem de altının gram fiyatının tüm zamanların rekorunu beraber kırıldığını belirterek, “Altın sahibi olmak artık kolay olmayacak. Altının gram fiyatında orta ve uzun vade için yeni rekorlar bekliyor olacağım” dedi. Memiş altın alamayana ucuz ve uzun vade yatırım için gümüşü tavsiye etti.

İslam Memiş, dolar/TL kurunun 11,30 liraya yükselmesi, altının gram fiyatının Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine yükselişinin yaşandığına dikkat çekerek altının gram fiyatı, 2022’de 800 liraya kadar yükselişini sürdürebileceğini söyledi. Memiş'in değerlendirmesi şöyle: 

TÜM ZAMANLARIN REKORU: 2021 yılına 451 liradan başlayan altının gram fiyatı, geride bıraktığımız haftada 674 liraya yükseldi. 11,5 ayda gramında 223 lira artan altının gram fiyatı, yatırımcısına yüzde 50’ye yakın getiri sağladı. Altının gram fiyatı, tarihten bu yana olduğu gibi bu yıl da yatırımcısının yüzünü güldürdü. Dolar/TL kurunun 11,30 liraya yükselmesi, altının gram fiyatının Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine yükselmesine neden oldu. Hem dolar/TL kuru, hem de altının gram fiyatının tüm zamanların rekorunu beraber kırdığını gördük. Altının gram fiyatında orta ve uzun vade için yeni rekorlar bekliyor olacağım. Çünkü altının ons fiyatı bu yükselişe daha katılmadı. Amerika Merkez Bankası (Fed), başta olmak üzere diğer merkez bankalarının ‘Geçici Enflasyon’ söylemi ile altın fiyatlarını 6 ay baskılamışlardı. Baskı altında kalan altının ons fiyatı 1.758 dolardan 1.877 dolara yükselerek enflasyonu daha yeni yeni satın almaya başladı. Fed başkanı ve üyeleri, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve IMF, enflasyonun kalıcı olduğunu itiraf etmeye başladılar. Ondan sebep altının ons fiyatında daha enflasyon fiyatlamaları yeni yeni göreceğiz.

YATIRIMCILAR, DOLAR VARLIKLARIYLA ONS ALTININ AYNI ANDA YÜKSELİŞİNİ GÖREBİLİR: Fed’in varlık alımlarını azaltmaya başlaması, yüksek gelen enflasyon rakamı nedeniyle alım miktarını 20 milyar dolar seviyesine artırma ihtimali, 2022’nin ortalarında faiz artırma isteğini sürdürmesi gibi nedenler, doların küresel piyasalarda değer artışlarına neden olacağını düşünüyorum. Enflasyonu fiyatlayan altının ons fiyatı, 2.000 dolar seviyesinin üzerinde kalıcı olması demek olur. Dolar/TL kuru ile alakalı belirsizliğin sürmesi, dolar endeksinin yükseliş süreci, fiziki talep gibi nedenler altın fiyatlarının yükselişini destekliyor. Altının gram fiyatı, 2022’de 800 liraya kadar yükselişini sürdürebilir. Her geri çekilmeyi ve kar satışlarını alım fırsatı olarak değerlendireceğim.

DOLAR NEREYE, ALTIN ORAYA GİDECEK: Yurt içi piyasalarda dolar/TL kuru 11 lira seviyesinin üzerine, dolar endeksi 96,0 seviyesine yükselmemişken altının gram fiyatında 525-530 lira aralığına çekilebilir beklentim vardı. Ancak karşımızda 11,30 liraya yükselen ve nereye kadar yükselişini sürdüreceğini öngöremediğimiz bir dolar/TL kuru var Altının gram fiyatının geri çekilmesi için dolar/TL kurunun geri çekilmesi gerek. Yani, dolar nereye, altın oraya gidecek. Eğer yıl sonuna kadar dolar/TL kurunda bir düşüş yaşanırsa bu kesinlikle 'Altın Al' alarmı olur. Her yıl olduğu gibi altın almayan bin pişman oluyor.

YÜKSELEN FİYATLAR GELENEKLERİ VURACAK: Altın fiyatlarının bu kadar çok değer kazanması, beraberinde örf, âdet ve geleneklerimizde de değişimlere neden olacak. Altın, hediye takısı olarak, örf, âdet ve kültürümüzde önemli bir yere sahiptir.  Ancak, 100-200-300-400-500-600 derken gramı 700 liraya dayandı. Artık altın, hediye ve tasarruf aracı olmaktan çıktı lüks oldu. Kadınların altın günü bitti, düğün nişan ve sünnet gibi törenlerde takıların yüzde 80’ni nakit paraya döndü, evlenen çiftler ise çok az miktarda altın alabiliyorlar. Vatandaş 3-5 yıl öncesine kadar düğün takısı alırken, çeyrek- yarım altın arasında gel-git yaşıyordu 'Çeyrek takıyorum ama ayıp olur mu?' diye düşünüyordu, bugün ise 'Yarım gram var mı?' diye soruyor. Bunun nedeni tamamen değer artışıyla ilgilidir. 1-2 yıl sonra düğünlerdeki altın kültünün tamamen biteceğini, imitasyon takıların daha fazla rağbet göreceğini düşünüyorum.

KUYUMCU ESNAFI SAYISININ AZALACAĞINI ÖNGÖRÜYORUM: Bu gelişmeler nedeniyle Türkiye genelinde kuyumcu esnafı sayısında azalma yaşanabileceğini öngörüyorum. 3-5 yıl önce az gelir diye çeyrek takmaya utanan bir vatandaşın bugün yarım gram bile alamayacak duruma gelmesi, önümüzdeki süreci bize net bir şekilde gösteriyor. Altın fiyatları yükseldikçe, boyutlarının da küçüldüğünü gördük. En az gram, 22 ayar yarım gram altın. Kulplu olması, çeyrek altınla aynı boyda olması 22 ayar olması (yani alım-satım arasında 10 lira oynaması, çeyrek gibi) onu avantajlı duruma getirdi. Bugünkü değeri 315 lira. Alamayanlar, 200 lira nakit para takmayı tercih ediyorlar.  Bundan sonra 'Yeni çeyrek, yarım gram oldu' ya da 'Çeyreğin tahtına yarım gram altın oturdu' diyebiliriz.

VATANDAŞ NE YAPMALI: Yukarıda belirttiğim gibi altın fiyatlarındaki düşüşler sınırlı ve geçici olur. Önümüzdeki yıl altının gram fiyatı, 800 liraya yükselebilir diye tahmin ediyorum. Altın yatırımcısı satış için çok aceleci olmamalı. Altın, ihtiyaç olmadan bozulmaz. Kural budur. Uzun vadeyi göz önünde bulunduranlar, ihtiyaç olmadan satmayanlar her zaman kar eder. Ancak ev, araba alacaktır ya da farklı bir yatırım yapacaktır o zaman satabilir. 'Altın daha çok yükselecekmiş' diye altın bozmamak hata olur. Çünkü karşısında alacağı yatırım da değer kazanıyor. Alım gücü olan yine almaya devam etmeli.  Uzun vade göz önünde bulundurmalı ve miktarı artırmalı.  Yani, miktara değil fiyata önem veren zarar eder. Önemli olan 10 gramı 20 gram 20 gramı 30 gram yapmak.  Eğer 500’den 674’e yükseldi diye sevinirlerse veya değer kazandığını düşünürlerse yıllık bazda yanlış düşünmüş olurlar. Özellikle bu yıl altın, enflasyona karşı sadece paramızı korumuş oldu.

TL’nin değer kaybını hesaplandığında altındaki miktarın kazanç değil, koruma olduğu görülecektir.  Mümkünse fiziki altınlarına sahip çıkmalı. Çünkü küresel ısınma ve fiziki taleple birlikte yer altındaki altın miktarları azalmaya devam ediyor. Bilim insanları, “Yer altındaki altın madenleri 2050’ye kadar tükenmiş olur” diye açıklama yapıyor. Bu da fiziki altının önemini zamanla bize göstermiş olacak.

GÜMÜŞ KESİNLİKLE İHMAL EDİLMESİN: 'Altın fiyatları çok yükseldi, artık alamıyoruz, tasarruflarımızı altına çeviremeyiz, sanırım döviz almak daha kolay olacak' diye düşünen vatandaşlarımıza gümüş tavsiye ediyorum. Gümüş, zaman zaman altından daha fazla kazandıran, ucuz ve uzun vade için en mantıklı yatırım aracıdır. Mesela; 2020’de gümüşün gram fiyatının 2,50 liradan 7,50 liraya yükseldiğini gördük. 2021’de ise yıla 6,30 liradan başlayan gümüşün gram fiyatının geride bıraktığımız haftada 9 liraya yükseldiğini gördük.  Gördüğünüz gibi kazançlı ve ucuz bir yatırım aracıdır. Vatandaşlarımız gümüşü aynı altın gibi fiziki de alabilir, banka hesabında da alabilir. Kapalıçarşı’dan fiziki olarak almak isteyenler, 5-10-20-50-100-250-500 gramlık veya 1 kg'lık külçeler halinde fiziki olarak alabilirler. Kapalıçarşı’ya gitmek için zamanı olmayanlar, rafinelerin internet sayfalarından sipariş verebilirler. Ancak kurumsal şirket olmasına dikkat etmeliler! Bankadan gümüş hesabı açtırmak isteyenler, aynı altın hesabı gibi açtırabiliyor, altın gibi alım-satımını internetten yapabiliyorlar. Özellikle gümüşün hikayesi çok farklı olduğunu söyleyebilirim.

BENİ ÇOK HEYECANLANDIRAN BİR YATIRIM ARACI: Gümüş beni en çok heyecanlandıran bir yatırım aracıdır. Gümüş’ün mikrop ayırıcı özelliği çok olduğundan tıp alanında çok rağbet görür. Yara bandı, ilaçlar, siğil tedavisinde gümüş kullanılır. Fotoğrafçılık, teknoloji ve bilim sektöründe fiziki olarak çok talep görüyor. Yağmur bombası, güneş panelleri ve bilgisayarlarda gümüş kullanılır. Dünyanın bugünkü salgın sürecini, küresel ısınmayı ve altın fiyatlarındaki yükselişi bir düşünelim. Karşısına da gümüşü koyalım. Dünyanın fiziki gümüşe çok ihtiyacı olacak. Ucuz olduğundan, çok yer kaplıyor. Ondan sebep fiziki çok talep edilmiyor. Saklama koşulları müsait olan varsa mümkünse fiziki biriktirmeli.

MÜCEVHERAT SEKTÖRÜ AĞIR DARBE ALDI: Sadece altın fiyatlarının yükselmesi değil, doların da değer kazanması yurt içi piyasalarda mücevherat sektörüne ağır darbe vurdu. Pırlanta, yakut, zümrüt, elmas gibi değerli taşlar dolar ile hesaplandığından, işlerin durulmasına neden oldu. Maliyet artışı, üretimi durdururken stok satışlar daha karlı hale geldi.  Sanırım mücevherat sektörü yaza kadar bu sıkıntıyı yaşayabilir.

Üreticinin de tüketicinin de zarar ettiği bir dönemdeyiz. Özel günlerde pırlanta taşlı hediye alacaklar, fiyatların aşırı yükseldiğini göz önünde bulundurmalı.

Kaynak: anka