MEHMET REBİİ ÖZDEMİR

Eğitim-İş Sendikası Samsun Şube Başkanı Volkan Erken, devrim yasalarının kabul edilişinin 99. yıl dönümü nedeniyle "Akılcı ve bilimsel düşünen, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişiliği gelişmiş, topluma karşı sorumluluk duyan, yapıcı, yaratıcı ve üretken bireyler yetiştirmek Türk Milli Eğitimi’nin temel amaçları arasında yer almaktadır. Ancak siyasi iktidarın hedefi, öğrencileri cemaatlerin ve tarikatların kucağına iterek çağdaş, bilimsel, akılcı, laik eğitim sistemini ortadan kaldırmaktır" açıklamasını yaptı.

Eğitim-İş Sendikası Samsun Şube Başkanı Volkan Erken, 3 Mart devrim yasalarının kabul edilişinin 99. yıl dönümü nedeniyle açıklama yaptı. Erken, şunları söyledi:

"Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kurulan Cumhuriyet’in en önemli devrimlerinden biri 3 Mart 1924’te gerçekleştirilmiştir. Bu tarihte Halifelik, Şeriye ve Evkaf Vekâleti ile Erkân-ı Harbiye Vekâleti kaldırılmış, Osmanlı hanedanı mensupları yurtdışına çıkartılmış ve Tevhid-i Tedrisat Kanunu (Öğretim Birliği Yasası) kabul edilmiştir. Söz konusu devrim yasaları ile Türkiye Cumhuriyeti’nin ulusal, laik ve bilimsel temellere dayanan çağdaş bir devlet olarak yapılanması sağlanmıştır.

"MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN EN ÖNEMLİ DEVRİMİ LAİKLİKTİR"

Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün en önemli devrimlerinden birisi laikliktir. İnsanların inançlarına saygı gösterilmesi gerektiğini savunan Eğitim- İş, Atatürk’ün söz konusu tanımını benimsemiştir ve devlet yönetiminde inançların öne çıkmasına karşıdır. Laik düzlemde inançlar, eğitim, hukuk, bilim ve ekonomiye etki etmemelidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm kurumları ve kuralları, dine, etnisiteye göre değil, laiklik ilkesine göre şekillenmiştir ve bu yapı korunmalıdır. Ancak bugün gerici düzenleme ve uygulamalarıyla laik eğitime darbe vuran siyasi iktidar, 'dindar ve kindar nesil' yetiştirme hedefine uygun olarak dini eğitimi yaygınlaştırmaya hızla devam etmektedir.

"BİLİMSEL, AKILCI, LAİK EĞİTİM ORTADAN KALDIRILMAYA ÇALIŞILIYOR"

Akılcı ve bilimsel düşünen, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişiliği gelişmiş, topluma karşı sorumluluk duyan, yapıcı, yaratıcı ve üretken bireyler yetiştirmek Türk Milli Eğitimi’nin temel amaçları arasında yer alır. Ancak siyasi iktidarın hedefi, öğrencileri cemaatlerin ve tarikatların kucağına iterek çağdaş, bilimsel, akılcı, laik eğitim sistemini ortadan kaldırmaktır. Anayasa’dan aralarında Tevhid-i Tedrisat Yasası’nın da bulunduğu devrim kanunlarını kaldırmayı amaçlayan iktidar, karma eğitime son verme amacını gerçekleştirmek için adım adım ilerlemektedir. Karma eğitime son verilmesi durumunda, Atatürk’ün liderliğinde kurulan cumhuriyetin en önemli kazanımlarından olan ve milli eğitimde birliği esas alan Tevhid-i Tedrisat ortadan kaldırılacak ve tekrar çok başlı eğitim sistemine dönülecektir.

"MEDRESE MEKTEP İKİLEMİNİ GÜNÜMÜZE TAŞINMAK İSTENİYOR"

Eğitim-İş, tüzüğümüzde de belirtildiği üzere, Atatürk ilke ve devrimleri ile Türkiye Cumhuriyeti’nin laiklik ilkesi üzerinde yükseldiğinin bilinciyle, laiklik ilkesini korunmasına büyük önem verir. Kişilerin inanç ve vicdan özgürlüklerini savunurken, dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanmalarını ya da baskı altına alınmalarını da kabul edilemez bulur. Bu nedenle de ülkede yaşayan herkesin çağdaş, bilimsel, laik, demokratik, eşit, parasız ve nitelikli eğitim hakkı olduğunu savunur ve bu hakkın yaşama geçirilmesi için mücadele eder. Eğitim-İş olarak, öğretim birliğine son vererek, medrese-mektep ikilemini günümüze taşımak isteyen bu anlayışa karşı, Atatürk ilke ve devrimlerine, Cumhuriyetimizin kazanımlarına, ülke bütünlüğüne, laik, bilimsel, demokratik, eşitlikçi ve parasız eğitime sahip çıkmaya devam edeceğiz, bu kararlılıktan asla vazgeçmeyeceğiz."

 

Kaynak: anka