Tüm Türkiye’yi yasa boğan Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6’lık iki depremin arama kurtarma ve yardım seferberliği sürüyor. Başta sağlık çalışanları olmak üzere 7’den 70’e tüm ülke depremzede vatandaşların ihtiyaçları için çalışmalarına devam ediyor.ANKARA (İGFA) - Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Mengücük Türkiye’de meydana gelen deprem felaketinin ardından Aile Sağlığı Merkezleri’nde ağır hasar ve kayıplar olduğunu, çok sayıda doktor ve sağlık çalışanını kaybettiklerini açıkladı. Mengücük, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının taleplerini dile getirmek için basın açıklaması yaptı.

Dr. Derya Megücük yaptığı açıklamada, “Ülkemiz dünyada eşine az rastlanan bir yıkım yaşıyor. Depremin büyük etkilerinin hissedildiği 10 ilde bulunan ASM’lerde tedavi yapılması mümkün değildir.  Bu illerde çalışan doktorlarımızdan, sağlık çalışanlarımızdan ve ailelerinden kayıplar yaşadık. Aynı zamanda yine aile hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarımızın evleri yıkılmış ve hasar görmüştür. Bu nedenle barınma başta olmak üzere ailelerinin ihtiyaçları, ulaşım, giyim gibi pek çok sorunları mevcuttur. Afet bölgesinde hekim ve sağlık çalışanlarının da depremzede olduğu, tüm mağduriyetlerinin yanında ayrıca ruhsal bir çöküntü yaşadıkları unutuluyor.” dedi.

"RESMİ GAZETE'DE SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÖNELİK HİÇBİR TEDBİR YOK"

Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, Resmi Gazetede, afet bölgesindeki kamu çalışanlarına yönelik tedbirlerin yayınlandığını fakat sağlık çalışanlarına yönelik hiçbir tedbir olmadığını söyledi. Mengücük,  “Hekimler ve sağlık çalışanları o bölgede aynı afeti yaşadı. Onlar kamu çalışanı değil mi? Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı personeli için 6 Şubat’tan itibaren izinli sayılmalarına ve ek ders ücretlerinin koşulsuz ödenmesine karar verildi. Uygun ve insani bir yaklaşımdır. Peki, sağlık çalışanları deprem mağduru değil mi?  Onların ihtiyacı, endişesi, acısı, kaybı yok mu?” diyerek tepkisini dile getirdi.

“SAĞLIK ÇALIŞANLARI YAS SÜRECİNİ YAŞAYABİLSİN”

Mengücük, yaptığı açıklamada, doktorlar sağlık çalışanları için olağan çalışma hayatına dönüşü zorlaştıran ruhsal sorunların telafisi adına zaman tanımak, aile ve çocukların ihtiyaçlarının giderilmesi, kayıplar için insani yas sürecini yaşayabilmeleri gibi durumların göz önüne alınarak yeterli ve uygun şekilde izinli sayılmaları gerektiğini daha önce söylediklerini dile getirdi.  Mengücük, “Tekrar hatırlatmak istiyoruz. Hekim, hemşire, ebe ve sağlık çalışanları da insan, onlar da deprem nedeniyle gerek maddi gerek manevi çok büyük kayıplar yaşadı.” dedi.

Derya Mengücük, Aile Sağlığı Merkezi’nde görev alan hekimler ve sağlık çalışanlarının hakları için taleplerini aşağıdaki gibi sıraladı:

1-      ASM’lerdeki hasar ve yıkımlar dikkate alınarak cari giderin en az 18 ay süreyle gruplandırma şartı aranmaksızın tavandan ödenmesinin sağlanmasını,

2-      En az 18 ay süre boyunca hak-edişlerinin şartsız ve koşulsuz 4.000 nüfus üzerinden ödenmesini,

3-      En az 18 ay olmak üzere destek ve teşvik ödemelerinin en yüksek tavan ücreti üzerinden yapılmasını,

4-      Depremden etkilenen illerde en az 18 ay süre ile performans uygulamalarının durdurulması ve kesintilerden muaf tutulmasını,

5-      Yıkılan ve hasar gören Aile Sağlığı Merkezleri’nin gerek yeniden inşası gerekse tüm tadilatların ve tefrişat malzemeleri temininin Bakanlık tarafından yapılmasını,

6-      Depremden etkilenen illerde çalışan aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarına ek hizmet puanı verilmesini,

7-      Kredi borcu bulunan depremzede sağlık çalışanlarının borçlarının bir yıl ertelenmesinin sağlanmasını istiyoruz.

Kaynak: igf