MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “‘Rejim değişti’ diyerek yaygara koparanlar iflah olmaz bir yalancılığa, inkar edilemez bir önyargı hastalığına yakalanan gafillerdir. Halbuki gerçekte yegane değişen yönetim sistemidir, bu da Cumhurun Cumhuriyetle kenetlenip kucaklaşmasıyla başarılmıştır. Rejim başka hükümet ve yönetim sistemi başkadır. Türkiye’de rejimin adı Cumhuriyet’tir, hükümet sisteminin adı da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Bu ikisini birbirine karıştıranların zihinleri fukara olduğu için akılları da ukaladır” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bugün Bartın Mitinginde konuştu. Bahçeli şunları söyledi:

“Yeni bir Türk asrının kapısı açılmıştır. Türkiye Yüzyılı Vizyonu canlanmış, ilk adım atılmıştır. Cumhur İttifakı ümitleri kamçılamış, milli gelecek hedeflerini kanatlandırmıştır. Cumhur İttifakı’nın emsalsiz uzlaşmasıyla, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin uyum ve geniş imkanlarıyla Türkiye, sorun yumağı haline gelen, kriz üreten, demokrasimize tehdit eden Parlamenter Sistemin prangalarından kurtulmuş ve ufku aydınlanmıştır. Bu başarı milletimizin başarısıdır. Millet hür iradesiyle, azim ve kararlılığıyla varlığına, birliğine ve gelecek ülkülerine sahip çıkmıştır.

“DEMOKRATİK HESAP GÜNÜ UFUKTA GÖRÜNMÜŞTÜR”

Bizim ittifakımız, Türkiye Cumhuriyeti’nin beka ve birliğini sadakatle savunarak, 14 Mayıs 2023 tarihinde yeni bir demokrasi zaferi sonucunda Türkiye’yi ileriye taşıma mücadelesine kararlılıkla devam edecektir. Çünkü MHP ve Cumhur İttifakı alayına birden göğüs germeye, kirli oyunlarını birer birer bozmaya muktedirdir. Kader anı yaklaşmaktadır. Demokratik hesap günü ufukta görünmüştür.

“DEVLETİMİZ BÜTÜN KURUMLARIYLA, BÜTÜN İMKÂNLARIYLA DEPREM ANINDAN İTİBAREN BÖLGEDE ARAMA KURTARMA ÇALIŞMALARINA BAŞLAMIŞTIR”

6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinin merkez üssü olduğu ve geniş bir alanda yaygın kayıplara ve yıkımlara yol açan deprem son bir asrın en büyük felaketidir. Zillet ittifakı çarpıtıp her türlü karalamaya tevessül etse de, devletimiz bütün kurumlarıyla, bütün imkânlarıyla deprem anından itibaren bölgede arama kurtarma çalışmalarına başlamıştır. Kısa süre içinde binlerce vatandaşımız enkaz altından kurtarılmıştır. Ardından da beslenme ve barınma başta olmak üzere depremzede vatandaşlarımızın tüm ihtiyaçları karşılanmıştır Kaybettiğimiz insanlarımızı geri getiremesek de devletimizin gücüyle yıkılanlar mutlaka yapılacak, eksikler giderilecek, nihayet bu badireden de güçlenerek çıkılacaktır.

“HİÇBİR İNSANIMIZI AÇIKTA BIRAKMAYACAĞIZ”

Türkiye güçlü bir devlettir. Her sorunu çözecek kabiliyettedir. Her müşkülatın üzerinden Allah’ın izniyle gelinecektir. Yeter ki bir olalım, dayanışma içinde bulunalım. Yeter ki tek ses, tek nefes, tek yürek halinde mücadele edelim. Özellikle Kahramanmaraş merkezli depremden kısa süre sonra, güvenli konutların temelleri atılmış, 319 bini bir yılda bitirilmek üzere 650 bin konutun yapılarak hak sahiplerine teslimi kararlaştırılmıştır. Deprem bölgesinde ilk etapta 105 binden fazla konutun yapım süreci de başlamıştır. Bu tablo büyük bir diriliş hamlesidir. Yaparsa Cumhur İttifakı yapacaktır. Başarırsa Sayın Recep Tayyip Erdoğan başaracaktır. MHP’nin ve Cumhur İttifakı’nın sözü sözdür, hiçbir insanımızı açıkta bırakmayacağız.

“‘REJİM DEĞİŞTİ’ DİYEREK YAYGARA KOPARANLAR İFLAH OLMAZ BİR YALANCILIĞA YAKALANAN GAFİLLERDİR”

Cumhuriyet’in mümeyyiz vasfı millet egemenliğine dayanması, demokrasiyi sistem olarak benimsemesidir. Rejim ile hükümet sistemi arasındaki farkı çarpıtmak için kara propaganda yapanlar, özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni devamlı surette hedef tahtasına koymuşlardır. ‘Rejim değişti’ diyerek yaygara koparanlar iflah olmaz bir yalancılığa, inkar edilemez bir önyargı hastalığına yakalanan gafillerdir. Halbuki gerçekte yegane değişen yönetim sistemidir, bu da Cumhurun Cumhuriyetle kenetlenip kucaklaşmasıyla başarılmıştır. Rejim başka hükümet ve yönetim sistemi başkadır. Türkiye’de rejimin adı Cumhuriyet’tir, hükümet sisteminin adı da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Bu ikisini birbirine karıştıranların zihinleri fukara olduğu için akılları da ukaladır.

“SİSTEM ANARŞİSİ ÇIKARMAK İÇİN GÜÇ BİRLİĞİ YAPANLAR MİLLETİN İRADESİNE TAHAMMÜL EDEMEYEN DEMOKRASİ MUHALİFLERİDİR”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yönetim sisteminde muazzam bir reform, devlet hayatında muteber bir silkiniş, sonumuzu hazırlamak isteyen hainlere ve muhasım çevrelere unutamayacakları milli bir cevaptır. Cumhuriyet demokrasiyle çatısını örmüş, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi demokrasiyle taçlanmıştır. Su aka aka yatağını bulmuştur. Dökülen şehit kanları heba edilmemiştir. Sistem anarşisi çıkarmak için güç birliği yapanlar milletin iradesine tahammül edemeyen demokrasi muhalifleridir.

“KILIÇDAROĞLU TÜRKİYE’DE DEMOKRASİ OLMADIĞINI SÖYLÜYOR”

Sistem krizine oynayan, suyu bulandırarak devleti ve milleti aciz düşürmek için fırsat kollayanlar Cumhuriyet’in birikim ve ana sütunlarını yıkmak amacında olan yabancı muhbirleridir. Kılıçdaroğlu Türkiye’de demokrasi olmadığını söylüyor. Gerçek demokrasiyi getireceklerini, Türkiye’yi barıştıracağını iddia ediyor. Kılıçdaroğlu yanına aldığı parti başkanları ve illerini bırakıp kaçak halde sağda solda nutuk atan malum belediye başkanlarıyla birlikte terörle mücadele edeceklerini ileri sürüyor.

“EN ACİL BİRİNCİ GÜNDEMİMİZ, DEPREMİN HASARLARINI TÜMÜYLE ONARMAK, YARALARI SARMAK”

14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak seçimlerin ardından, en acil birinci gündemimiz, depremin hasarlarını tümüyle onarmak, yaraları sarmak, yeni ve güvenli 650 bin konutu inşa ederek depremzedelere teslim etmektir. İkinci acil gündemimiz, sosyal ve ekonomik reformlarla toplumsal refah ve rahatlamayı daha da güçlendirmek, daha da genişletmek ve nihayet her kesime yaymaktır. Üçüncü acil gündemimiz, terörle mücadeleyi mutlak bir başarıyla sonuçlandırıp bu kanlı döngüyü milletimizin ve ülkemizin gündeminden tamamıyla çıkarmaktır. Dördüncü acil gündemimiz, yeni, demokratik, kapsayıcı, mutabakata dayalı, milletimizin beklentilerine uygun, yeni hükümet sisteminin doğasıyla uyumlu, yeniçağı kavrayan, Türk ve Türkiye Yüzyılının hukuki altyapısını kuran bir anayasayı ülkemize kazandırmaktır. Beşinci acil gündemimiz, adaletten asayişe, enerjiden diplomasiye, sanayiden eğitime, ulaştırmadan sağlığa, spordan kültürel hayata, tarımdan teknolojiye, çevre ve iklim değişikliğinden kentsel dönüşüme, sanattan turizme, ekonomiden siyasete varıncaya kadar her alanda yeni yüzyılın ruhunu kavrayan ve aslında devam eden yapısal dönüşüm hamlesini hızlandıran, önümüzdeki yüzyılı Türkçe okuyan milli stratejiyi el birliğiyle hedefine ulaştırmaktır. Altıncı acil gündemimiz de çevremizi barış kuşağına alarak komşularla iyi ve dostane ilişkiler geliştirmek, Türk ve İslam dünyasıyla sıkı diyaloglar kurmaktır.

“BİZİM ÇAĞRIMIZ, 85 MİLYON TÜRK VATANDAŞIMIZIN HUZUR ÇAĞRISIDIR”

‘Hep Birlikte Türkiye’ inancıyla başaracak olan Cumhur İttifakı’dır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin devamının yanı sıra, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni dönemde de çok güçlü şekilde seçilmesi, Cumhur İttifakı’nın TBMM’de nitelikli çoğunluğa erişmesi yeni yüzyıla Türk ve Türkiye mührünün vurulmasını sağlayacaktır. Herkesi Türkiye ve Türk milleti ortak paydasında buluşmaya çağırıyorum. Bizim çağrımız, halkın, haklının ve hakkı yenmiş gariplerin çağrısıdır. Bizim çağrımız, Lider Ülke Türkiye’nin tarihten gelen çağrısıdır. Bizim çağrımız, 85 milyon Türk vatandaşımızın huzur çağrısıdır. Bizim çağrımız, adil paylaşıma, adaletli bölüşüme, eşitlikle, kardeşçe, kişi hak ve hürriyetlerine saygıyla pekişmiş bir hayata çağrıdır. Bizim çağrımız, milli kararlılığın, milli doğruluşun, milli kucaklaşmanın gür çağrısıdır."

 

Kaynak: anka