CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından üniversitelerin örgün eğitime kapatılmasının öğrencilerle birlikte esnafa da büyük mağduriyetler yaşattığın belirterek üniversitelerin bir an önce açılması çağrısında bulundu. Trabzon’da esnafı ziyaret eden Kaya, “Trabzon’da 14 bin 666 olan yurt kapasitesinin yüzde 83’ü boş duruyor. Yurtlarda kalan az sayıdaki depremzede misafirlerimizi başka yerlerde konaklatabiliriz ve yurtları yeniden öğrencilerimize tahsis ederek üniversiteleri açabiliriz” dedi.

Ahmet Kaya, CHP Ortahisar İlçe Başkanı Fatih Suat Oyman ve ilçe yöneticileri ile birlikte Trabzon’un Ortahisar ilçesine bağlı Üniversite Mahallesi’nde esnafın sorunlarını dinledi. Kaya, “Trabzon’umuz, bir üniversite kentidir. Bu şehirde üniversite sayesinde ekmek yiyen binlerce esnafımız var. Depremzede vatandaşlarımızın yurtlara yerleştirileceği gerekçesiyle üniversitelerin kapatılması öğrencilerimizi eğitimden kopardı, büyük mağduriyetlere sebep oldu. Diğer yandan üniversite sayesinde iş yapan esnafımız da mağdur edildi" dedi.

"TRABZON’DA KYK YURTLARININ YÜZDE 83’Ü BOŞ"

Ahmet Kaya, şunları söyledi:

"Trabzonlular olarak bizler misafirperver insanlarız, depremzede vatandaşlarımızın başımızın üzerinde yerleri var. Ancak Trabzon’da barınan depremzede sayısına baktığımızda, 17 bin 547 depremzede vatandaşımızın sadece 2 bin 551’i KYK yurtlarında kalıyor. Trabzon’da 14 bin 666 olan yurt kapasitesinin yüzde 83’ü boş duruyor. Yurtlarda kalan az sayıdaki depremzede misafirlerimizi başka yerlerde konaklatabiliriz ve yurtları yeniden öğrencilerimize tahsis ederek üniversiteleri açabiliriz. Uzaktan eğitimle doktor yetiştiremezsiniz, avukat yetiştiremezsiniz, mühendis yetiştiremezsiniz, öğretmen yetiştiremezsiniz."

"EN UFAK BİR SORUNDA EĞİTİM KURUMLARINI KAPATIYORLAR"

Ahmet Kaya’ya yaşadıkları sorunları anlatan bir kafe işletmecisi, "30-32’ye yakın, hepsi sigortalı çalışanım var. En ufak bir sorun çıktığında ülkede hemen eğitim kurumları kapatılıyor. Burası üniversitelinin mahallesi, tamamen öğrenci üzerine kurulu bir şehir. Şimdi yurtları depremzedelere açmışlar; Allah razı olsun, güzel, biz de destekliyoruz. Başımızın üstünde yerleri var. Ama biz zaten eğitimsizlikten bu hale geldik. Üniversiteleri kapattılar, eleman eksiltmek zorunda kaldık, 8 bin 500 lira maaşı ödeyemez hale geldik. Bunun sigortası, stopajı, elektriği, suyu, doğal gazı vs. bir dünya ödemelerimiz var. Şimdi biz bunun mağduriyetini yaşıyoruz" dedi.

"ÜNİVERSİTELERİ KAPATMA KARARI ALIRKEN ESNAFI DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ"

Bir başka esnaf, "Bir karar alıyorlar ama kararın arkasını düşünmüyorlar. Tamam, üniversiteleri kapattınız, öğrenciler gitti, buradaki esnaf ne yapacak? Şimdi kiramızı ödüyoruz. Mal sahibi, bize, ‘Deprem oldu, okul bitti ama ben sana indirim yaparım’ demiyor. Ayın 15’i geldi mi kirayı istiyor, vermezsen ‘çık’ diyor. Şimdi eleman var, vergimiz var, elektriğimiz var, doğal gazımız var. O zaman üniversiteleri kapatma kararı aldıysanız üniversitelerin olduğu bölgelerde etkilenen işletmelere, esnafa kira yardımı yapın, destek olun.

"BİRİLERİNİ BATIRIYORUZ"

Birilerini kurtarmaya çalışıyoruz ama arka taraftan da birilerinin hayatına eksi şekilde müdahale etmiş oluyorsunuz. Onları batırıyoruz. Biz, sadece esnaf değiliz. Bizde 5 tane insan çalışsa bu insanların da sorumlu olduğu kişiler var. Belki de 25 kişiyi etkileyecek, belki de 50 kişiyi etkileyecek. Bu durumdan öğrenci de mağdur. Kalkmışlar, memleketlerinden gelmişler, staj yapacaklar var. Bayan olsun, erkek öğrenci olsun, ev arıyor bulamıyor, bulduğunda da bırakıp gidemiyor. Ne yapıyorlar? İş arıyorlar. Ailesinin zaten gücü yetmiyor. Bugün bir dürüm 40 lira, yanında bir de ayran içse 50 lira. Her gün bir öğün yediğini düşünürseniz ayda bin 500 lira yapıyor. Kira mı verecek, yemek mi yiyecek, elektrik mi, doğalgaz mı, o mu, bu mu, şu mu? Aklımıza gelmeyen nice şeyler var. İsmini hatırlayamıyorum ama hükümeti destekleyen biri şu cümleyi kullanmıştı; ‘Eğitimsiz toplum istiyoruz’. O yüzden her şeyde eğitime balta. Yani ben 42 yaşındayım, bildim bileli en küçük bir şeyde eğitim… Ben, hiçbir hükümetin bu kadar üniversitelerle uğraştığını görmedim."

"DÜKKANIMA GÜVENEREK EVLENDİM, NASIL GEÇİNECEĞİM"

Bir başka esnaf, "Biz, iki sene pandemi yaşadık. Oyun salonu bölümündeyiz bu işin. İlk kapatılan, en son açılan esnaf grubuyuz. Şimdi 8 ay daha, eylül-ekime kadar öğrenci tekrar yok. Bunun da bir sıkıntısı olacak bizim için. Vergimizi, kiramızı geciktirmeden istiyorlar, vermek zorundasınız. Vergini geciktirdiğin zaman faizini ödüyorsun. Bizim sıkıntımız sadece maddi değil, psikolojik olarak da bitiriyor bizi. Hepimiz yeni bir düzen kurmuşuz. Dükkanıma güvenerek evlenmişim, nasıl geçineceğim" diyerek tepki gösterdi.

"BİR ARKADAŞIM, ‘1,5 SENELİK EĞİTİMLE ÖĞRETMEN OLDUM’ DEDİ"

Hem pandemi hem deprem nedeniyle zor günler geçirdiklerini belirten esnaf, şunları söyledi:

“Ben de bir öğrenci olarak buraya geldim, 13 seneden beri Trabzon’da yaşıyorum, işletme sahibi olduk. Okullar kapatıldıktan sonra geri dönen kardeşlerimizle konuşuyorum. Bir tane eğitim fakültesinde okuyan arkadaşım dedi ki ‘2 sene pandemi, yarım dönem deprem sebebiyle 1,5 senede öğretmen oldum. Ben 1,5 senelik eğitimle kime ne eğitim vereceğim. Ben bir şey bilmiyorum ki.’ Malatyalı olan, Hataylı olan kardeşlerim var; geri gidemiyorlar. Depremzede ailelerle konuşuyorum, üniversitelerin kapatılmasının sağlıksız olduğunu onlar da belirtiyor, ‘Biz şu anda 8 kişiyiz. Biz bir yurda kapatılınca, bir odaya kapatılınca inanın psikolojik olarak daha da kötü oluyoruz' diyorlar.”

Kaynak: anka