Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal ve Veteriner Hizmetleri Dairesi bünyesinde hizmet veren Tarsus Doğa Parkı’nda doğan ve annesi tarafından kabullenilmediği için veteriner kliniğinde bakımı yapılan babun yavrusu hızla büyüyor. Nisan ayında doğan ve bu nedenle "Nisan" adı verilen dişi babun yavrusu, sempatik hareketleriyle dikkatleri üzerine çekiyor.

Bünyesinde onlarca çeşit hayvan türünün yer aldığı ve her yıl yurt içi ve dışından binlerce misafirin ilgi ile ziyaret ettiği Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarsus Doğa Parkı’nda güzel gelişmeler yaşanmaya devam ediyor.

Doğum sonrası annesi tarafından kabullenilmediği için Doğa Parkı Veteriner kliniğinde kuvöze konularak biberonla beslenip büyütülen Nisan, artık kafese alındı. Klinik personelinin gözetiminde sık sık dışarı çıkarılan ve Habeş maymunu olarak da bilinen babun yavrusu, doğal yaşama alıştırılmaya çalışılıyor. Doğa Parkı veteriner sağlık teknikerlerinden Ümit Güngör’ele özel bir bağ kuran ve kucağından inmeyen Nisan, verilen meyve ve sebzeleri afiyetle yiyor.

“NİSANLA ARAMIZDA ÇOK GÜZEL BİR BAĞ OLUŞTU”

Veteriner sağlık teknikeri Ümit Güngör, Nisan’a tüm ekiple birlikte anne-baba şefkati gösterdiklerini belirterek, “4 Nisan’da Nisanımız dünyaya geldi, arkadaşlarla beraber ismini Nisan koymuştuk. Babun anne kabullenmediğini o saatlerde doğumdan hemen sonra kontrollerimizi yaptık. Tespitlerimizi yaptık. Annenin kabullenmediğini gördük, çok fazla müdahil olmayalım dedik doğa şartlarına bırakalım ama biliyorduk ki babun maymunların yavrularını birçok kez kabul etmediğini görmüştük. O gün içerisinde kabullenmedi annesi. Kuvözde beslemeye karar verdik. Belli bir dönem keçi sütlerimizle besledik ve o dönemden sonra Nisan’la aramızda çok güzel bir bağ oluştu. Aramızdaki bu oluşan bağ belli bir süre sonra kopacak. Şimdiden üzüntü sardı beni çünkü nasıl terk edeceğim, nasıl bırakacağım onu bile bilmiyorum, onu düşünüyorum” dedi.

Nisan'ın, büyüdüğü zaman annesinin ve babasının bulunduğu kafese koyulacağını belirten Güngör, “Tabii ki büyüdükten sonra dişleri çıkacak, yırtıcılığı ön plana çıkacak ve inşallah çıkmaz diye düşünüyorum. Ölene kadar bizlerle beraber burada yaşar diye umut ediyorum ama tabii ki doğası gereği biraz tehlike arz edecek. Onun için annesinin, babasının bulunmuş olduğu kafese belli sürelerle alıştıraraktan yavaş yavaş adaptasyonunu sağlayacağız. Ama o süreçten sonra oraya gideceğim orada seveceğim kendisini artık, annesinin, babasının yanında seveceğim. İlk doğduğu andan itibaren biz kendisini kucakladığımız için annesini aratmamak için babasını aratmamak için o yokluğunu hissettirmemek için gece-gündüz çok çalıştık” diye konuştu.

“MASKOTUMUZ OLDU”

Nisan’ın sağlık durumunun iyi olduğunu sözlerine ekleyen Güngör, şöyle devam etti:

“Bu saate kadar zaten gözümüz gibi bakıyorduk, bu saatten sonra da kendisine en ufak bir zarar gelmesin diye elimizden geleni teknik ekip ve ben en iyi şekilde mücadelemizi ediyoruz. Herhangi bir sağlık problemimiz yok. Görüldüğü gibi çok hareketli hem meyve hem şimdi yavaş yavaş bir şekilde çereze de alıştırdık. Keçi sütlerimize tekrardan vermeye devam ediyoruz. Hiç kesmedik zaten keçi sütünü. Şu an beslenmesi çok iyi, sağlık durumu çok iyi, sevgi fazlasıyla veriyoruz kendisine. Gerçekten annesinin, babasının yokluğunu aratmamak için elimizden geleni en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz.  Şu an kendisine çok alıştık. Bizim maskotumuz oldu diyebilirim. İlerleyen dönemlerde ayrılırken veya annesine, babasına tekrardan bırakırken bayağı bir üzüleceğimi şimdiden söyleyebilirim yani çok alıştım kendisine. Hafta tatillerimde arkadaşlarımı arıyorum. Akşam mesaimiz bittikten sonra gece süt vermesi için bu bölüme bakan görevli bir arkadaşı bıraktık. 24 saat süt takviyesi ile ilk etaplarda besledik, beslemeye devam ediyoruz. Çok alıştığım için gece mesai arkadaşımı arıyordum durumu nasıl diye, süt içmesi nasıl diye. Çünkü bir gönül bağı oluştu aramızda.”

 

 

Kaynak: anka