Sarıyer Belediyesi tarafından bu yıl 9’uncusu düzenlenen Sarıyer Edebiyat Günleri’nin konuğu Türk bilim kadını Dr. Canan Dağdeviren oldu. Haydar Aliyev Parkı’nda düzenlenen etkinlikte konuşan Dağdeviren, “Bilim gibi özgür, adil olursak, kişiye ve mevkiye göre değil, objektif sonuçlara göre hareket edersek her şey çok güzel olacak. Bilimin özgür, sınırsız, adaletli ve dengeli olduğunu belirtmek isterim” dedi.

Sarıyer Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Edebiyat Günleri’ etkinliğinin 9’uncusu Haydar Aliyev Parkı’nda düzenlendi. Etkinliğe Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek katıldı. Özgürlük ve Bilim konulu söyleşi kapsamında Edebiyat Günleri’nin konuğu ise Türk biliminsanı Dr. Canan Dağdeviren oldu.

MEME KANSERİNİ ERKEN TEŞHİS EDEBİLMEK İÇİN ELEKTRONİK SÜTYEN PROJESİNİ HAYATA GEÇİRECEK

Forbes Dergisi’nin 30 yaş altı biliminsanı listesine giren Dr. Canan Dağdeviren, sahnede yaptığı konuşmasa her 8 kadından birinin meme kanserine yakalandığına dikkat çekerek, giyilebilir elektronik sütyen projesini hayata geçireceğini, bu sayede erken teşhis şansının olacağını belirtti.

Etkinlikte Dr. Canan Dağdeviren’e teşekkür plaketini Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek verdi.

“ERDAL İNÖNÜ VE ŞÜKRÜ GENÇ HAYATIMI ETKİLEYEN İNSANLARDAN OLDULAR”

Dağdeviren, sahnede yaptığı konuşmasında şunları söyledi:

“Bu yolda ilerlerken en büyük destekçim ailem oldu. Ama diğer yandan hayatımı etkileyen insanlardan biri başkanımız Şükrü Genç oldu. Diğer bir isim ise Erdal İnönü’dür. Siyasi kimliğinin yanı sıra çok başarılı teorik fizikçidir. Lise yıllarında annem ile gittiğim kitap fuarında bana ve kardeşim için Anılar ve Düşünceler kitabını imzaladı. Ve o kitap hayatımı şekillendirmeme vesile oldu.

“BİLİM ÖZGÜR, ADALETLİ, DENGELİ VE SINIRSIZDIR”

Hiç gidilmeyen veya yarı yolda vazgeçilerek dönülen yollardan gitmeye çalıştım. Kadınların bilim veya iş dünyasında yer alma oranı çok az. Dünyanın en saygın üniversitesi Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) bile kadın hocaların sadece yüzde 18’i şirket kurabilmiştir. Cumhuriyet tarihinde hiçbir tıp cihazı geliştirilmemiş. Hedefim Türkiye’de bir laboratuvar kurmak. Yeni bir serüvene atılıyorum. Herkesin pozitif gücüne ihtiyacım var. Bilim gibi özgür, adil olursak, kişiye ve mevkiye göre değil, objektif sonuçlara göre hareket edersek her şey çok güzel olacak. Farkındalığı yaratmak önemli.  Bilimin özgür, sınırsız, adaletli ve dengeli olduğunu belirtmek isterim.”

 

Kaynak: anka