ESMA TURAN

Muğla'nın Ula İlçesi Akyaka Mahallesi’nde, yıllardır mesire alanı olarak kullanılan bölgeye çok sayıda şezlong konulmasına tepki gösteren mahalleli ve çevreciler, şezlongları topladı ve “Akyaka Orman Kampı’nda yasaya aykırı ve işletme planına uymayan uygulamalara son verin. Halkın kıyıyı, kıyı şeridini, piknik alanlarını serbest kullanımının önündeki engelleri kaldırın. Akyaka’yı, Gökova’yı talan projelerinden vazgeçin” açıklamasını yaptı.

Açıklama, jandarma tarafından engellendi. Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), “Muğla Valiliği, Ula Belediyesi ve Gökova Orman İşletme Şefliği’ni Akyakalılar olarak bir kez daha yasalar ve kamu yararına aykırı işler yapmamaya davet ediyoruz. Akyaka Orman Kampı’nda yasaya aykırı ve işletme planına uymayan uygulamalara son verin” açıklamasını yaptı.

Muğla'nın Akyaka Mahallesi’nde, halkın yıllardır mesire alanı olarak kullandığı bölgeye Muğla’ya Hizmet Vakfı tarafından çok sayıda şezlong konulması, mahalleli ve çevrecilerin tepkisini çekti. Protesto yürüyüşü yapan ve ardından bölgeye girip, açıklama yapmak isteyen yurttaşlara, jandarma engel oldu. Ancak çevreciler, daha sonra alana girerek şezlongları topladı.

"HALKIN SERBEST KULLANIM ALANLARINI DARALTMA GİRİŞİMLERİ SON BULMALI"

MUÇEP Gökova Meclisi adına konuya ilişkin yapılan basın açıklamasını okuyan Candan Süsoy, şunları söyledi:

"Akyakalılar olarak bugün kamu yönetimi eli ile doğanın ve kamusal alanlarımızın rant alanlarına dönüştürülmesine karşı isyanımızı dile getirmek üzere bir kez daha bir araya geldik. A Tipi Mesire Yeri olan Akyaka Orman Kampı, Muğla Valiliği’nin vakıf görünümündeki ticari şirketi Muğla’ya Hizmet Vakfı’nın işletmesine verildiği günden beri her yıl artan boyutlarda kamu yararına aykırı olarak ticarileştirilmektedir.

Malum kurum, ilk iş olarak 2014 yılında Orman Kampı içerisinde yer alan taş evlerin etrafına tel örgüler çekerek halkın kampın o bölümüne ve kıyıya erişimini engellemeye kalkmış, Akyakalıların tepkisi sonunda geri adım atarak koyduğu engeli kaldırmak zorunda kalmıştı. Ancak, bu kurumun geçen süre içerisinde mesire alanı içerisinde halkın serbest kullanım alanlarını ücretli hale getirerek daraltma girişimleri son bulmadı.

"BU ALANLARDA ARTIK PARA ÖDEMEDEN OTURABİLME İMKANI KALMAMIŞTIR"

Bulunduğumuz bu alan, işgal öncesi piknik yapmak için kullanılıyor ve hemen önündeki kıyı alanından serbestçe denize girilebiliyordu. Sonra bu alan ahşap platformlar ve çitlerle halkın kullanımından koparıldı, şezlonglar konularak kullanımı ücretli hale getirildi. Yetmezmiş gibi şimdi de geri plandaki piknik masaları kaldırılıp tamamen şezlonglarla kaplanarak halkın serbest kullanımına kapatıldı. Bu alanlarda artık para ödemeden serbestçe piknik yapmak, oturabilmek, havlunuzu serip güneşlenebilmek imkanı kalmamıştır. Orman Kampındaki işgaller bunlarla da sınırlı değil. Aynı dönem içerisinde biraz ileride bulunan çocukların oyun parkı dahi ortadan kaldırılarak yine şezlonglarla donatıldı, ticari alana dönüştürüldü.

“ORMAN İŞLETME ŞEFLİĞİ SESSİZ KALMAKTADIR”

Kamusal alan yağmasına katılan bir diğer kurum da Muğla’ya Hizmet Vakfı ile anlaşarak mesire alanı içerisinde bir çay bahçesi düzenleyen Ula Belediyesi olmuştur. Böylece mesire alanının bu bölümü de Ula Belediyesi tarafından ticarileştirilerek halktan koparıldı. Tüm bu planda, yasaya uymayan işler olurken Orman Kampını sözleşmeyle adı geçen kurumun işletmesine devreden Gökova Orman İşletme Şefliği sessiz kalmaktadır. Şefliğin işletim planına uymayan bu uygulamalar konusunda gereken uyarıları yapmadığı anlaşılmaktadır."

“ŞİRKET RANT DEVŞİRME GAYRETİNE GİRMİŞTİR”

Görünen odur ki; kamu yönetiminden sorumlu tüm kurumlar yasaları ve kamu yararını bir kenara bırakarak kamusal alanların rant alanına dönüştürmek konusunda bizzat kendileri işbirliği yapmaktadırlar. Kıyı Kanunun 5. Maddesi ‘Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir’ demektedir.  Şirketin yaptığının Kıyı Kanunun hükümlerine aykırı olduğu ve kamu yararı ile uzaktan yakından ilgisi olmadığı açıktır. Şirket, kampın işletmesinden kazandığı yetmiyormuş gibi halkın serbest kullanım alanlarına da göz dikerek her santimetrekaresinden rant devşirme gayretine girmiştir. Burada kamu yararına bir faaliyetten değil, aç gözlülükle halkın ortak kullanım alanlarına el koyarak kamu kaynaklarının özelleştirilmesinden söz edebiliriz."

“VALİLİK, AKYAKA ÇEVRE YOLU PROJESİYLE İLGİLİ VERDİĞİMİZ DİLEKÇELERE AYLARDIR YANIT VERMEDİ”

Muğla’ya Hizmet Vakfı’nın sahibinin yasaların ve kamu yararının güvence altına alınmasından sorumlu kurum olan Muğla Valiliği’nin olması durumun vahametini daha da arttırmaktadır. Muğla Valiliği’nin yasa tanımazlığını Akyakalılar daha önceki girişimlerinden çok iyi bilmektedirler. Valilik, geçtiğimiz yıl aralık ayında hiçbir onay almadan ve yetkisini aşarak kesin korunacak hassas alan içerisinde bulunan ormanımızı tahrip ederek başlattığı Akyaka’ya çevre yolu projesi ile ilgili verdiğimiz dilekçelere aylar geçmesine karşın hala yanıt vermemiştir.  Suçun kabulü anlamına gelen bu sessizlik karşısında Akyakalılar Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuşlardır.

“YASA TANIMAYAN BU UYGULAMALARA KARŞI KARARLI MÜCADELEMİZ SÜRECEK”

Muğla Valiliği, Ula Belediyesi ve Gökova Orman İşletme Şefliği’ni Akyakalılar olarak bir kez daha yasalar ve kamu yararına aykırı işler yapmamaya davet ediyoruz. Akyaka Orman Kampı’nda yasaya aykırı ve işletme planına uymayan uygulamalara son verin. Halkın kıyıyı, kıyı şeridini, piknik alanlarını serbest kullanımının önündeki engelleri kaldırın.  Akyaka’yı, Gökova’yı talan projelerinden vazgeçin. MUÇEP Gökova Meclisi olarak yasa tanımayan bu uygulamalara karşı kararlı mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna ve basına saygıyla duyururuz."

Çevreciler, basın açıklamasının ardından Muğla’ya Hizmet Vakfı ve Gökova İşletme Şefliği hakkında, kıyı kanununa ve orman kampı işletme planına aykırı faaliyet gösterdikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.

 

 

Kaynak: anka