DAVUT GÜLEÇ

Kayseri’nin Cumhuriyet meydanında bulunan tarihi Kapalıçarşı’da babasından sonra ‘gıda ve peynircilik yöresel ürün’ ticaretine devam eden Bekir Büyüker, son dönemde çarşıya gelen müşteri sayısındaki azalmaya dikkat çekti. "3-4 kilo alan müşterilerimiz şimdi yarım kilo alıyor" diyen Büyüker, halkın kalite, taze olmasından çok ürünlerin etiketlerine bakarak alışveriş yaptığını, bir otobüs biletini bile hesap ettiğini açıkladı.

İşyerinde yöresel peynir, zeytin, bal, süt ve ürünleri gibi gıda maddesi satan Bekir Büyüker, marketteki fahiş fiyatlara işaret etti "Markette 400 liraya alınan bir sepet ürünü burada 200-250 liraya almak mümkün" diyerek şunları söyledi:

"En zaruri ihtiyaçları en uygun peynirden, en uygun zeytinden, en uygun yumurtadan. İnsanlar keyfince  alışveriş yapamıyorlar ne yazık ki. Kıt kanaat alım gücü çok düşük. Eskiden müşterilerimiz 3-4 kilo alırken şimdi yarım kilo alıyor, 1 kilo alıyor. Durum git gide kötüye gidiyor. Alım gücü bitti artık. Şimdi bir hafta önce, iki hafta önce, 1 ay önce aldığı 50-60 liralık kahvaltılık ürünler bu sezonda 80-90 lira oldu. İnsanlar da bunu minimilize ediyor, gramajlarını düşürüyorlar."

MÜŞTERİLERİMİZ AZALIYOR

Döviz ve dolar fiyatlarındaki artışın satın aldıkları hammaddelerin fiyatını etkilediğini belirten Büyüker, "Bizim tarttığımız peynir poşetleri, 9-10-15 liraya aldığımız 1 kiloluk naylon torbalar şu anda 32-33 lira. Bizi de bu şekilde etkiliyor. Mesela beyaz peynir geliyordu tenekesi 19 liraydı, bugün 32-33 lira. 17 kiloluk peynirde zaten 2-3 lira ambalajın tenekesinden biniyor. Doların yükselmesi, dövizin yükselmesi bize bu şekilde yansıdı. Döviz artması, altının yükselmesi, alım gücünün düşmesi çarşımıza gelen müşteri potansiyelimizi git gide azaltıyor" dedi.

"ÖYLE ENTERESAN ÖYLE GARİP BİR PİYASA OLDU"

Müşterilerinin keyfince alışveriş yapmayı bıraktığını, zaruri ihtiyaçlarını bile zar zor alır hale geldiklerini belirten Büyüker, "Bu da dövizin yükselmesi, ekonominin kötüye gitmesi, ürün fiyatlarının aşırı derece yükselmesi. Çünkü ticaret öyle kötü bir durumda ki, bir önceki satın aldığımız malı bir sonra sipariş verdiğinizde tekrar aynı fiyattan yerine koyamıyorsunuz. Öyle enteresan öyle garip bir piyasa oldu. İnancı olan insanlar her zaman ileriyi görürler ama şu piyasada insanlar para kazanamıyorlar. Şu anda sadece ellerindekilere sahip olurlarsa çok makul" dedi.

Asgari ücretin düşüklüğü, euro, dolar ve altındaki artışın kendi işlerini doğrudan etkilediğini belirten Büyüker, "İnsanlar, kiralar olmuş 1500-2000 lira. Bir market alışverişi olmuş 400-500 lira. Ortada un yok, yağ yok, şeker yok, et yok... Devletimizden beklediğimiz halkının yanında olması. Ekonomiyi güçlendirmesi. İthalatımızın, ihracatımızın artması. Her şeyi dışarıdan alıyoruz, üretimimizin artması, organizelerin genişletilmesi bunlar çok büyük etken."

"İNSANLARIN BAKTIKLARI TEK ŞEY ETİKET"

Bütün müşterilerilerinin hesap yaptığını keyfince inceleme ve alışveriş yapadıklarını söyleyen Büyüker, "Herkes bir hesabın derdinde. Herkes 1,2,3 liranın. Şimdi ne kadar kaliteli satarsan sat, ne kadar temiz satarsan sat insanların şu an baktıkları tek şey etiket. Etiket nerde ucuz nerde fiyatlar aşağı insanlar evlerine gidecek bir bilet, otobüs parasını aldıkları bir kilo üründen hürmet ettirirlerse onu kar sayıyorlar kendilerine. Öyle bir duruma geldi şu anda" dedi.

Ortalama bir alışverişin 200 lirayı bulacağını belirten Büyüker, bu fiyatların yine de marketten uygun olduğunu söyledi. Büyüker şunları ekledi:

"Bugün en ucuz uygun peynirimizden alsalar 25 lira. 20 lirada zeytin, bir koli yumurta alsalar 20 lira. Kaşarı, reçeli derken yani temel ihtiyaçlarını alabileceği tüzükte rahatlıkla 200 liraya alışverişini yapıp buradan çıkabilirler. Tulum peynirlerimiz mesela 25 liradan başlıyor. Burası orta kesimdeki insanlara veya normal maddi geliri yüksek olan insanlara hitap edebilecek bir yer. Bugün markette 300-400 liraya yaptığınız bir sepet alışverişinizi kapalıçarşıya geldiğinizde bunu yüzde 50 diyebilirim size. 200-250 liraya, orada  400 liraya yaptığınız alışverişi burada yapabilirsiniz."

 

 

Kaynak: anka