İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde çiftçi, işçi, sanayici, tüccar, esnaf gruplarının istişare ederek kararlar aldıkları ve ilkeler belirlediklerine dikkat çekerek; “Bugün alınan kararların sonuna kadar takipçisi olacağız. Çünkü bu güzelim memlekette sadece siyasilerin yukarıdan aşağıya verdikleri kararlarla şekillenen bir ülkede yaşamak istemiyoruz. Hepimiz bu ülkenin kılcallarından beslenen, farklı dinamiklerinin özgürce fikirlerini ortaya koyduğu ve bu özgürce şekillenen fikirler ışığında da belirlenecek siyasi kararların olmasını temenni ediyoruz” dedi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi kapsamında çiftçi, işçi ve sanayici, tüccar, esnaf gruplarının birbirlerinin taslak bildirgelerini değerlendireceği paydaş buluşması öncesi Tarihi Bıçakçı Han’da basın toplantısı yaptı. Soyer, kongrede alınacak kararlar ile tespit edilecek ilkelerin takipçisi olacaklarını vurguladı. Başkan Soyer’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle: “NİHAİ METİNLERE YARIN GÜN SONU İTİBARIYLA ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ: 1 Ağustos’tan beri sürdürdüğümüz İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi buluşmaları son etabına geldi. Bugün üçüncü günündeyiz. İşçiler, çiftçiler, sanayiciler, tüccarlar ve esnaftan oluşan paydaş grupların ağustostan bu yana sürdürdükleri ilkeler ve kararlar oluşturma süreçler bu iki gün içinde tamamlanacak. Bu iki gün boyunca her biri hem diğerlerinin almış olduğu kararları ve ilkeleri kendi aralarında müzakere ediyorlar hem de doğa, tarih, inovasyon ve demokrasi masalarındaki 200’ün üzerindeki akademisyenin çok farklı bilimsel disiplinlerden akademisyenlerin oluşturdukları çalışmalarla kendi metinleri üzerinde yaptıkları çalışmaları müzakere edecekler. Yani akademisyenlerin kavramsallaştırma, revizyon ve rötuş çalışmalarını kendi aralarında tekrar müzakere edecekler. Böylece nihai metinlere yarın gün sonu itibariyle ulaşmayı hedefliyoruz. TÜRKİYE’NİN ÇOK KIYMETİ BİLİM İNSANLARI, SİYASETÇİLERİ SUNUMLAR YAPIYORLAR: Sonunda 21’inde de tüm paydaşların hazır bulunduğu bir toplantıda tek tek tüm ilke ve kararları oylarına sunacağız. Oylama sonucunda da nihai metinlere ulaşmış olacağız. Bir yandan delegelerimizin, bu paydaş grupların yapmış olduğu çalışmalar devam ederken bir yandan da ulusal ve uluslararası birçok siyasetçinin, akademisyenin, bilim insanının sunumlarına ev sahipliği yapıyoruz. Dünyanın her yerinden çok kıymetli katılımlar var. Türkiye’nin çok kıymeti bilim insanları, siyasetçileri sunumlar yapıyorlar. Onlardan yine akademisyenlerimize ve bilim insanlarımıza yönelik ilham veren, ufuk açan sunumlar dinliyoruz. Bu sunumlarda yine son gün yapılacak olan toplantıya yol gösterici bir rol oynayacak. ÇALIŞMALAR, İKTİSAT KONGRESİ’NİN SON GÜNÜNE, SON HALİNİ ALMIŞ OLARAK GELMİŞ OLACAK: Üçüncü bir çalışma da bu iki çalışmaya paralel olarak devam ediyor. O da forumlar. Yani yüzyıl öncesinde sadece işçiler, çiftçiler, sanayiciler ve tüccarlardan ibaret olan ekonominin dinamikleri bugünün yüzyılında, dünyasında yeni birtakım dinamiklerin takılmasına şahitlik yapıyor. O da sokak ekonomisi, sanat ekonomisi gibi, gençler, kadınlar, girişimciler gibi farklı birtakım dinamikler… Onlar da kendi aralarında yaptıkları forumlarla yine sonuç bildirgesine esas teşkil edecek katkılar yapmış oluyorlar. Özetle çok farklı platformlarda yürüyen bu çalışmalar, toplantının, İktisat Kongresi’nin son gününe, son halini almış olarak gelmiş olacak. YENİ CUMHURİYET’İN İLKELERİ BELİRLENMİŞ: Bütün bunları niye yapıyoruz, kısaca ondan da bahsedeyim. Yüzyıl öncesinde yanmış, yıkılmış bir coğrafyada, yıllarca işgal altında kalmış bir memlekette Türkiye’nin her yerinden bir araya gelen bin 135 delege yeni kurulacak devletin, Cumhuriyet’in ekonomi politikalarına belirmek için bir araya gelmişler. Ve 17 Şubat 1923-4 Mart 1923 tarihleri arasında 16 gün boyunca o iktisat politikalarını belirmek için aralarında bir ortak akıl inşa etmeye çalışmışlar. Aşar Vergisi’nin kaldırılmasından Reji Sistemi’nin terk edilmesine, Köy Enstitüleri’nin temellerinin atılmasına, Sanayi Bankası’nın kurulmasına birçok başlıkta birçok yenilikle buluşturulmuş ve yeni Cumhuriyet’in ilkeleri belirlenmiş. CUMHURİYET’İN İKTİSAT POLİTİKALARININ BELİRLENDİĞİ BİR KONGRE OLMUŞ: İzmir, bu büyük kongreyi ev sahipliği yapmış. Nasıl ki Erzurum Kongresi, Misak-ı Milli yani Türkiye’nin yeni sınırlarını belirleyen bir kongre olmuşsa, İzmir İktisat Kongresi de Misak-ı İktisadi yani Cumhuriyet’in iktisat politikalarının belirlendiği bir kongre olmuş. Özetle bu iki kongre sonrasında Cumhuriyet’in şekillendiğini, kurulduğunu söylemek mümkün. Bugün de yüz yıl öncesinden ilham alarak İzmir şehri Büyükşehir Belediyesi’nin organizasyonunda ve tüm Türkiye’nin her bölgesinden, katmanından, kategorisinden katılımcıların bir araya gelmesiyle birlikte Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında yepyeni bir Türkiye’nin kurulması için bir araya geldiler. 8 ay süren bu çalışmaları, bu önümüzdeki iki, üç gün içinde sonlandıracaklar. TAKİBİNİ SAĞLAYACAK BULUŞMALARI GERÇEKLEŞTİRMEYE KARAR VERDİK: Bugünün siyasal ikliminde bugünün siyasal sorunlarına çözüm aramak için değil, geleceğin Türkiye’sini inşa etmek için yapılan bir kongre bu. Bir gelecek tasarımı aslında. Yani gelecek yüzyıla, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına sadece yapılan yollar, köprüler değil iyi tasarlanmış bir gelecek miras bırakmak istiyoruz. Bu nedenle de bugün şu kararı verdiğimizi de sizlerle paylaşmak isterim. İktisat Kongresi 21 Mart günü son bulmayacak. Aksine her sene bu kongresinin verdiği kararların, tespit ettiği ilkelerin takibini sağlayacak buluşmaları gerçekleştirmeye karar verdik. Her yıl adete bir ilerleme raporu ortaya konması gibi bugün alınan bu kararların bir yıl içinde nerelere vardığı, hangilerinin gerçekleştiği, hangilerinin neden gerçekleşmediği, hangilerinin gerçekleşmesi için neler yapılması hususlarını müzakere etmek üzere bir araya gelinecek. YUKARIDAN AŞAĞIYA VERDİKLERİ KARARLARLA ŞEKİLLENEN BİR ÜLKEDE YAŞAMAK İSTEMİYORUZ: Özetle bugün alınan kararların sonuna kadar takipçisi olacağız. Çünkü bu güzelim memlekette sadece siyasilerin yukarıdan aşağıya verdikleri kararlarla şekillenen bir ülkede yaşamak istemiyoruz. Hepimiz bu ülkenin kılcallarından beslenen, farklı dinamiklerinin özgürce fikirlerini ortaya koyduğu ve bu özgürce şekillenen fikirler ışığında da belirlenecek siyasi kararların olmasını temenni ediyoruz. Bu kararların o nedenle sonuna kadar takipçisi olacağız. Daha adil, daha müreffeh, daha özgür ve daha demokratik bir ülkeyi kurmak için bu İktisat Kongresi’nin çok aydınlatıcı bir rol üstleneceğini söyleyebilirim. ACIMIZ, YASIMIZ ÇOK BÜYÜK: Bu kongreye katılan herkese çok teşekkür etmek istiyorum. Acımız, yasımız çok büyük. Belki de Cumhuriyet tarihinin en büyük yıkımlarından birini yaşadık. Bu vesilesiyle hayatını kaybeden on binlerce vatandaşımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Ailelerine, sevenlerine sabırlar ve başsağlığı diliyorum. Diliyorum ki bu enkazın altından da bu kadim kültürün evlatları olarak da bizler hep beraber kalkıp yepyeni bir ülkeyi inşa etmeyi başaracağız. Bu depremin üzerinden bir de sel felaketinin yeni can kayıplarına yol açtığını öğrenmenin büyük üzüntüsü içindeyiz. Orada da kaybettiğimiz tüm canlar için yine Allah’tan rahmet diliyoruz.” “KONGREYİ İNŞA EDENLER TÜRKİYE’NİN HER YERİNDEN GELEN DELEGELERDİR” Kongreye yönelik “İzmir’in yerelinde olan bir kongre olduğu, Türkiye’nin tamamına yönelik olmadığı” eleştirilerine ilişkin soru üzerine Soyer, “Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak bütün bu kongrenin organizasyonunu üstlendik. Kongreyi inşa edenler Türkiye’nin her yerinden gelen delegelerdir. Dolayısıyla bu kongreye ev sahipliği yapan İzmir’dir, İzmir Büyükşehir Belediyesi’dir. Ama kongreyi inşa edenler Türkiye’nin her yerinden katılandır. Dolayısıyla bizim böyle bir iddiamız yok. Biz İzmir’in tarihsel sorumluluğu olduğu için biz bu noktadayız. İzmir’in böyle bir kongreyi düzenlemesi yüz yıl önce nasıl mümkün olmuşsa, nasıl o dönem İzmir’de düzenlenmiş olması bir tesadüf değilse bugün de İzmir’de bu kongrenin düzenlenmiş olması bir tesadüf değildir” diye yanıt verdi.