Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Fahri Altıngöz, "Sigorta sektöründe mevzuat yeniden düzenlenerek, tek bir çatı kanunu altında toplanması büyük önem arz ediyor" dedi.

Pandemi gölgesi altında olmasına rağmen sigorta sektörünün 2020 yılını oldukça iyi rakamlarla tamamladığını ifade eden Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Fahri Altıngöz, Türkiye ekonomisine zorlu şartlarda dahi katma değer yaratan sigortacılık sektöründe, mevzuatın yeniden düzenlenmesi ve tek bir çatı kanun altında toplanmasının, sektörün gelişimi açısından oldukça önemli olduğunun altını çizdi. Fahri Altıngöz, “Sigortacılık mevzuatının tek ve kapsamlı bir metinde toplanması ve mevzuat hükümleri arasında koordinasyonun sağlanması amacıyla, tek bir kamu otoritesinin yetkili kılınması sektörün gelişimi adına doğru bir adım olacaktır” dedi.

"MEVZUAT TEK ÇATI ALTINDA TOPLANMALI" 

1956 yılından bu yana sigortacılığın tek bir mevzuatta toplanmaya çalışıldığını ifade eden Fahri Altıngöz, şunları ifade etti:

“Sigorta koduna yönelik çalışmalar uzun yıllardır sürüyor. Ancak ne yazık ki halen son şekline kavuşmuş bir mevzuata sahip değiliz. Günümüzde sigortaya ilişkin yasal düzenlemeler pek çok kanuna yayılmış durumda. Tarım Bakanlığı'ndan Sağlık Bakanlığı'na, Çevre ve Maliye Bakanlığı'na kadar dağınık bir tablo söz konusu. Sigortacılık yasalarının yanı sıra Tüketicinin Korunması, Karayolları, Afet, Sivil Havacılık, Borçlar, SGK, Medeni Kanun ve İcra İflas gibi birçok kanundan besleniyoruz. Bu yüzden gecikmeler olabiliyor ve zamanında ihtiyaca cevap maalesef alınamıyor. Bu bir bariyer olarak duruyor sektörde. Bu anlamda mevzuatın düzenlenerek, tek çatı altında toplanması, sigortacılıkta iş süreçlerini hızlandıracak ve sektörün büyümesine pozitif etki edecek.’’ 

"ZORUNLU SİGORTALAR DA DÜZENLENMELİ"

Sektörün büyümesi açısından zorunlu sigortaların da yeniden ele alınması gerektiğini savunan Fahri Altıngöz, şunları söyledi:

“Toplumda ne yazık ki risk farkındalığı oldukça düşük. Sektör olarak toplumda sigorta bilincinin kazanımı için elimizden geleni yaparken, bu konuda kamu otoritesinin düzenlemelerini de hayati buluyorum. Zorunlu sigortalar konusunda kamusal anlamda birtakım düzenlemelerle, destekleyici adımların bir an önce atılması gerekiyor. Var olan zorunlu sigortalardaki sorunların ivedilikle düzeltilmesi ve siber sigorta gibi farkındalığın oldukça düşük ama riskin de bir o kadar büyük olduğu sigorta ürünlerinin, zorunlu sigorta kategorisine alınması gerekiyor. Özellikle Türkiye’de 3 milyonu aşkın KOBİ ekosisteminin bir siber uzmana sahip olmaması zincirleme siber saldırılara yol açıyor. Siber güvenlik sigortasının KOBİ’ler için zorunlu hale getirilmesi ve sistemsel altyapının buna uygun olarak yeniden oluşturulması büyük önem taşıyor.’’ 

Kaynak: anka