MUSTAFA USTA 

Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlanma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Osman Samsun, önceki yıllara göre hamsinin boy ve yağ oranının düştüğünü belirterek, kontrollü avlanma için 6 Karadeniz ülkesinin bir araya gelerek ortak kararlar alması gerektiğini söyledi.

Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Avlanma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Osman Samsun, Karadeniz’deki yoğun hamsi avcılığının kontrol altına alınmadığı takdirde gelecek yıllarda farklı sorunlara yol açabileceğini belirtti. Samsun, şunları söyledi:

"HAMSİNİN YAĞ ORANI DA ESKİ YILLARA GÖRE OLDUKÇA DÜŞMÜŞ"

"Karadeniz de şu an gırgır teknelerinin sürdürmüş olduğu hamsi avcılığı eski yıllar ile mukayese edildiğinde yine aynı şekilde devam ediyor. Ancak bizim sofralarımıza gelen hamsilerin küçüklüğü, inceliği, daha az besili olduğu bütün insanların dikkatini çektiği bir olgu. Peki neden böyle oldu dersiniz, bir üniversite bakış açısıyla bunu değerlendirirsek biliyoruz ki şu an Karadeniz’de eski yıllarda olduğu gibi deniz suyu soğuk değil, oldukça sıcak. Hamsi gibi göç eden balıklar su soğudukça toplanıyorlar, kümeleşiyorlar ve kümeleşince bunun avcılığı gırgır tekneleriyle daha kolay oluyor. Şu an Karadeniz’de su sıcaklığının yüksek olması nedeniyle hamsi balığı dağınık olarak ve kıyıya yakın olarak hareket ediyorlar ve doğuya kadar Gürcistan’a kadar böyle bir hamsi sürüsü olduğunu biliyoruz. Hamsilerinin boylarının 7-8 cm olduğunu, yasal boy olarak 9 cm sınırına yakın boylarda olduğu bilinmektedir. Peki hamsinin boyunun küçük olmasıyla beraber sadece boyu mu? Hayır hamsinin yağ oranı da eski yıllara göre oldukça düşmüş. Balıkçı arkadaşlarımızdan aldığımız bilgilere göre şu an yakalanan hamsilerin yağ oranının yüzde 7-8 civarlarında olduğu söyleniyor. Daha önce yıllarda yüzde 10 civarında olduğu bilinen bir gerçek.

"HAMSİ AVCILIĞI KONTROLLÜ YAPILMALI"

Tabi ki diğer balıklarda da yine deniz soğuğu çok fazla olmadığı için yağ oranının az olduğunu biliyoruz. 1-2 gün önce Karadeniz eğrisinde biraz daha büyük hamsi sürüleri olduğu bilgisi bize geldi ancak kıyıya çok yakın olduğu için bu hamsilerin gırgır teknelerinin kıyılara girmelerinin yasak olduğuna çok rahat avlayamadıklarını ve bu nedenle 15-20 gırgır teknesinin Gürcistan ve Abhazya sularına gittiklerini burada yine dağınık olan küçük boyda olan hamsilerin balık ve yağ fabrikaları için avlandığını biliyoruz. Dün gelen bir bilgiye göre Gürcistan’da teknelerin bir günde 150 ton 250 ton hamsi havladıkları bilgisi bizlere ulaştı. Hamsinin bu kadar yoğun avlanması, sürelerinin kısalması, hamsinin boyunun küçülmesi bize gösteriyor ki bu avcılık üzerinde aşırı avcılık baskısı var. Balıkçı reislerimizin, balıkçı kaptanlarımızın, bu sektörle ilgilenenlerin çok duyarlı ve bilinçli olduğunu biliyoruz ancak sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin balıkçılarının, akademi camiasının, insanlarımızın, hukukçularımızın karar vericilerimizin alacağa önlemler ile biz bu hamsiyi bizden sonraki nesillere aktarmamız zor olacaktır. Ne yapmamız gerekiyor dersek, 6 Karadeniz ülkesinin bir araya gelerek Karadeniz Ekonomik Topluluğu çatısı altında ortak kararlar alarak ortak denetleme faaliyetleri ile hamsi avcılığının daha kontrollü yapılması, belli miktarlarda yapılması, bu önemli protein kaynağını bizden sonraki nesillere sağlıklı aktarmamızın önemli bir yoludur diyoruz bilim dünyası olarak. Sofralarınızda bağışıklık sistemimizi kuvvetlendirme de çok önemli bir rolü olan bu hamsi ve diğer balıkların eksik olmaması, haftada en az iki defa bu tür balıkların tüketilmesini dileyerek sağlıklı, huzurlu, keyifli hayat sürdürmenizi bütün insanlarımıza temenni ediyorum."

Görüntü dökümü:

*Osman Samsun

*Detay görüntüler (ARŞİV)