Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Bayat, Kütahya’da; “Şu anda nüfusun yüzde 32’si sosyal yardım alarak geçiniyor. Bu son derece kötü bir şey. İşin en garip tarafı, bakanlar ne kadar çok sosyal yardım yaptıklarıyla övünüyorlar. Bu övünülecek bir şey değil. Tam tersi ‘ya biz ne kadar çok insanı bakıma muhtaç hale getirmişiz’ kabilinden düşünmeleri gerekirken bununla övünür hale geliyorlar" dedi.

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Bayat, partisinin il divan toplantısına katılmak için Kütahya’ya geldi. Kütahya Gazeteciler Cemiyeti’nde gazetecilerle bir araya gelen Bayat, gündemi değerlendirdi. Bayat, şunları söyledi:

"NE KADAR ÇOK SOSYAL YARDIM YAPTIKLARIYLA ÖVÜNÜYORLAR"

“Şu anda nüfusun yüzde 32’si sosyal yardım alarak geçiniyor. Bu son derece kötü bir şey. İşin en garip tarafı, bakanlar ne kadar çok sosyal yardım yaptıklarıyla övünüyorlar. Bu övünülecek bir şey değil. Tam tersi ‘ya biz ne kadar çok insanı bakıma muhtaç hale getirmişiz’ kabilinden düşünmeleri gerekirken bununla övünür hale geliyorlar. Bütün bunları hükümet bir şekilde ortadan kaldırmaya çalışıyor. Gündem sürekli değişiyor. İnsanlar bu gündemin peşinden koşarken gerçek gündemle ilgilenmekten uzak kalıyorlar. İşte bir anda zincir marketler gündeme geliyor, İmamoğlu hadisesi ortaya çıkıyor vs. Bütün bunlar insanların gerçek gündemle uğraşmalarının önüne geçmek için. ‘Öğrencilere şu kadar burs verdik, asgari ücreti şu kadar artırdık’ diyorlar ama bunların ne manaya geldiğini kimse söylemiyor. Mesela öğrenci burslarına baktığımız zaman 2016’da 400 liraymış. Öğrenci bu bursla 75 tane tavuk dürüm alabiliyormuş. 2019’da 500 liraya çıkmış, bu sefer 63 tane tavuk dürüm alabiliyor. 2022’de 850 liraydı, 45 tane tavuk dürüm alıyor. Şimdi 2023’te bin 250 lira ama 31 tane tavuk dürüm alabiliyor. Esas alım gücüne bakmak lazım. Yine asgari ücret arttı, evet. En çok ihtiyaç duyulan yenilmesi gereken temel besinlerden biri yumurta. Bir tavuk firmasının fiyatlarını baz alarak bir hesap çıkardık. 2019’da 30’lu 202 koli yumurta alınabiliyormuş. 2020’de bu 125’e düşmüş. 2021’de 86,4’e düşüyor. 2022’de 69’a. Şimdi 94 tane alabiliyor ama daha yılın başındayız. Yani aslında 2021 yılının alım gücü kadar bir güce sahip maaş alacağız. Dolayısıyla bu bir iyileşme midir? Rakamlara baktığınız zaman bunların bir iyileşme olmadığını görüyorsunuz.

"TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ BÜYÜK BİR RİSK ALTINDA"

Aynı zamanda devletin kurumları da tahrip oldu ve tahribat her geçen gün derinleşiyor. Dolayısıyla bunun ortadan kaldırılması gerekir. AK Parti, belediye modülünü geçemedi daha. AK Parti Türkiye’nin belediye başkanı gibi çalışıyor. Belediyeyi tarif ederken halkın günlük ihtiyaçlarını kolaylaştıran, hizmetleri yapan kurum olarak tarif ederiz. Bunlar olmadan hayat kolaylaşmaz. AK Parti de bunun büyük boyutlarını yapıyor ve bununla övünüyor. Dış politika iflasa gitti. Akşam Rusya ile yatıyoruz sabah Amerika ile kalkıyoruz. Eğitim sistemi çöktü, kalitesiz bir genç nesil yetişiyor. Bilgiden ve birtakım değerlerden uzak bir nesil yetişiyor. Aslında Türkiye’nin geleceği büyük bir risk altında. Ne kadar yetişmiş insanımız varsa ülkeyi onlar kalkındırırlar. Dindar gençlik yetiştireceğiz diye yola çıktılar, deist bir gençlik yetiştirdiler. İnsanlar ülkede kendilerini güvende hissetmiyorlar. İş insanları yatırımlarını başka ülkelere kaydırdılar. Yarının ne olacağından endişeleri var. Birçok iş adamı ikinci vatandaşlık alma çabası içerisinde."

Kaynak: anka