AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, "Ülkemizin yönetim sistemini değiştirme planımız, sürekli istikrar için vazgeçilmez bir hedefti. Bu çerçevede, 2017 yılında AK Parti ve MHP ile beraber Cumhur İttifakı olarak ortaya koyduğumuz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ne kadar doğru bir yönetim modeli, milletimizin ihtiyaçlarına ne kadar cevap veren bir reform olduğunu bir kez daha görmenin huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Cahit Özkan, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Özkan, özetle şunları söyledi: CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNİN NE KADAR DOĞRU BİR YÖNETİM MODELİ OLDUĞUNU GÖRMENİN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUZ: “Ülkemiz, uzunca bir dönem koalisyonların yol açtığı istikrarsızlıkların terör ve kaos ortamının tetiklediği güvensizlik ikliminde ağır bedeller ödedi. Bu tablo, ülkemizin uluslararası siyasi, ekonomik, sosyal krizlere de hazırlıksız yakalanmasına yol açmıştı. Tek başına iktidarda bulunduğumuz hükümetlerimiz döneminde de bu sıkıntıyı hep gördük ve tetikte olduk. Dirayetli yönetimimizle 2009 krizini olduğu gibi 2013 krizini de başarıyla atlattık. Ülkemizin 2023’ün kutlu hedefine doğru hızla yol alması için elimizden geleni yaptık. Esasen ülkemizin yönetim sistemini değiştirme planımız, sürekli istikrar için vazgeçilmez bir hedefti. Bu çerçevede, 2017 yılında AK Parti ve MHP ile beraber Cumhur İttifakı olarak ortaya koyduğumuz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ne kadar doğru bir yönetim modeli, milletimizin ihtiyaçlarına ne kadar cevap veren bir reform olduğunu bir kez daha görmenin huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz. YILI YÜZDE 10 BÜYÜME ORANIYLA KAPATMIŞ OLACAĞIZ: Bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7,2 büyüme oranımızla ve ikinci çeyrekte rekor yüzde 21,7 büyüme oranıyla inşallah yılı yüzde 10 büyüme oranıyla kapatmış olacağız. Bu da hem G-20 hem de OECD ülkeleri arasında Türkiye’nin rekor kırdığı, rekor büyüme ile yılı kapattığı bir yıl olmasını da sağlamış olacak. İhracatımız, geçen yılın aynı aylarına göre yüzde 50 oranında arttı. Tüm bunlar bir kez daha bize Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ekonomide, sağlıkta, ulaşımda, eğitimde, altyapı ve üst yapı çalışmalarında salgınla ve doğal afetlerle mücadelede ne kadar başarılı bir istikamet üzerinde yol aldığımızı göstermektedir. SUNİ GÜNDEMLER: Güçlü sağlık altyapımız ve herkesi kapsayan adil sosyal güvenlik sistemimiz sayesinde hiçbir insanımız salgın karşısında çaresiz ve tek başına bırakılmadı. Birilerinin israf olarak gördüğü şehir hastanelerimiz sayesinde hastalarımız mağdur edilmedi, şifa ile buluştu. Yüz milyar lira kaynaklı ekonomi istikrar kalkınma paketini hayata geçirdik. ‘128 milyar nerede’ sorusunu soranlar, suni gündemlere takılanlar, bunların Türkiye’yi götürmek istedikleri karanlık mecralara karşı hep ülkemizi güçlendirecek projeleri hayata geçirmenin gayreti içinde olduk.” "KILIÇDAROĞLU BU İDDİASINA İLİŞKİN BÜTÜN BİLGİ VE BELGELERİ DERHAL CUMHURİYET BAŞSAVCILIKLARINA ULAŞTIRMAK ZORUNDADIR" CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun olası siyasi cinayetlere ilişkin açıklamaları sorulan Özkan, şunları söyledi: “Böylesi bir konuda bir partinin genel başkanı, ana muhalefet partisi genel başkanı kalkıp bir iddia da bulunuyorsa öncelikle derhal yapması gereken, bu bilgi ve belgelerini derhal Cumhuriyet savcılıklarıyla paylaşması ve varsa bu konuda bir suç iddiası, savcılıklarımızın ve kolluk kuvvetlerimizin harekete geçmesi ve olaya el atması sağlanmalıdır. Kılıçdaroğlu’nun yapmış olduğu bu iddia, bizlere 1993’ün o karanlık ortamını hatırlatıyor. 1993’te bir taraftan ocak, şubat, mart, nisan ve mayıs aylarında sırasıyla bir taraftan Uğur Mumcu katliamı, hemen akabinde Eşref Bitlis’in öldürülmesi, Turgut Özal’ın hain sinsi bir suikastla öldürülmesi, Bingöl katliamıyla 33 askerimizin şehit edilmesi, Sivas Madımak’ta 33 vatandaşımızın hunharca katledilmesi, hemen üç gün sonra Başbağlar’da 33 vatandaşımızın siyasi bir suikast ile terör saldırıyla katledilmesi. Eğer Kılıçdaroğlu 1993’teki bu olayların cereyan edeceğini iddia ediyorsa ve AK Parti olarak, Cumhur İttifakı olarak bizlerin bugüne kadar birlik beraberlik ve kardeşlik içerisinde bu mücadeleleri derin ve paralel yapılara karşı yapmış isek biz de Kılıçdaroğlu’na söylüyoruz: Siz değil misiniz, karanlık gizli kapılar arkasında Türkiye düşmanlarıyla, terör örgütünün siyasi uzantılarıyla toplantı yapıp ittifak yapan? Şu andan itibaren Kılıçdaroğlu bu iddiasına ilişkin bütün bilgi ve belgeleri derhal Cumhuriyet başsavcılıklarına ulaştırmak zorundadır.”