MEHTAP BELEN Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Anadolu Yayıncılar Birliği Başkanı Sinan Burhan’ın açıklamalarını eleştirerek, “Biz ödülü başörtüsüne, saça, kılığa, kıyafete, siyasi görüşüne göre değil habere göre veriyoruz. Bu ödülü verenleri ve alanları, Cumhurbaşkanı ile birlikte Amerika seyahatine gidenleri meslek etiği açısından gazeteci olarak görmemiz mümkün değildir” dedi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Anadolu Yayıncılar Birliği tarafından düzenlenen, 6. Anadolu Medya Ödülleri kapsamında düzenlenen törende ödül verilen isimler tartışılmaya devam ediyor. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin AKP’li Üyesi olduğu belirtilen Sinan Burhan, Sözcü gazetesine yaptığı açıklamada, “Ödülleri belirlerken kendi dünya görüşümüz ve medeniyet anlayışımızı dikkate aldık. Emek kadar bu konular da önemli. Biz ezan, bayrak, cumhuriyet diyen bir sivil toplum kuruluşuyuz. Tarafsızlık iddiamız yok. Gazeteciler Cemiyeti ya da Basın Konseyi ödüllendirme yaparken başörtülüye ödül verdi mi?” dedi. Burhan halen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gezisi için ABD’de bulunuyor. “MESLEK ETİĞİ AÇISINDAN GAZETECİ OLARAK GÖRMEMİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR” Burhan’ın Gazeteciler Cemiyeti’ni hedef alan açıklamaları üzerine ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtlayan Nazmi Bilgin, Cemiyet’in başörtülü üyelerinin de olduğunu vurgulayarak, “Biz ödülü başörtüsüne, saça, kılığa, kıyafete, siyasi görüşüne göre değil habere göre veriyoruz. Bu ödülü verenleri ve alanları, Cumhurbaşkanı ile birlikte Amerika seyahatine gidenleri meslek etiği açısından gazeteci olarak görmemiz mümkün değildir” dedi. “DÜNYA GÖRÜŞÜNE GÖRE ÖDÜL VERME AYIBINA DÜŞÜLMEMELİDİR” Otuz yıldır Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı görevini sürdürdüğünün altını çizen Bilgin, bu süreçte verilen meslek ödüllerini kişilerin siyasi görüşlerine göre değil, gazeteci olup olmadığına bakarak verdiklerini vurgulayarak şunları söyledi: “Biz ödülü başörtüsüne, saça, kılığa, kıyafete göre vermiyoruz Biz Gazeteciler Cemiyeti olarak kendi dünya görüşümüze ödül vermedik. Ödül verilecekse, tarafsız ve güvenilir bir jüri tarafından değerlendirilmeli ve dünya görüşüne göre verilme ayıbına düşülmemelidir. Ödül, başörtüsüne, şapkaya, saça göre değil habere göre verilir, habercilik değerlendirilmesi ülkelere göre değişmez, enternasyonaldir böyle bir düşünce sığ kalır. “VERİLEN ÖDÜL, BU AYIBI TAÇLANDIRMIŞTIR” Basın özgürlüğüne karşı tutum ve davranışları ile tüm kamuoyunun eleştirisine muhatap olmuş Cumhurbaşkanı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’a, hangi özelliğine binaen verildiği belli olmayan, Yılın İletişim Ödülü verilmesi de bu ayıbı taçlandırmıştır. “HAK ETMEYENE ÖDÜL VERİRSENİZ, HAK EDENLERİ CEZALANDIRIRSINIZ” Biz iki yıldır ödül veriyoruz, Meslek Onur Ödülü diye. Juri dışında, Türkiye’deki atmışa yakın meslek örgütünden aday göstermeleri için görüş alıyoruz. Bu işler basit işler değil, hak etmeyen kişilere ödül verirseniz, hak edenleri cezalandırmış oluyorsunuz. Ödüle layık olmayan kişilere verdiğiniz ödüller, bu ödülü alanları da sevindirmez.”