MELİS ANTER Muğla’nın Bodrum ve Milas ilçelerinde temmuz ayının sonunda başlayan ve yaklaşık 13 gün süren orman yangınlarında zeytinlik arazileri kül olan Yukarı Mazı, Armutçuk, Yeniköy, Bozalan, Fesleğen, Aşağı Mazı, Çiftlik, Çökertme ve Türkevleri köylüleri; zeytin tarlalarının tapularına, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından “Yenilenebilir Enerji Alanı” şerhi konulmasına tepki gösterdi. Bugün, Yukarı Mazı köyünde yapılan toplantıya Milas ve Bodrum’daki çevre örgütleri ile Bodrum Kent Konseyi Başkanı Arif Yılmaz, Bodrum TEMA temsilcisi Rana Öztürk, Muğla Barosu avukatları, muhtarlar ve yaklaşık 200 köylü katıldı. SUZAN NİNE: DOZERİN ÖNÜNE YATACAĞIM, ASLA VERMEYECEĞİM Yukarı Yazı Köyü’nde yaşayan evli ve 3 çocuk 7 torun sahibi 67 yaşındaki Suzan Aktaş, toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Benim dedemden kalmış, annem ölmüş, ben 67 yaşındayım. Bundan sonra ben bu toprağı veremem. Benim 7 tane torunum var, 3 tane çocuğum var. Nereye gidecek? Benim bir dönüm yerim yok. Benim bu karınlarım yara oluyordu, tenekeyle traktöre bir yem doldururken, domuzdan biçemiyorduk. Dinlesin millette, devlette. Oraya gömdüreceğim mezarımı. Dozerin önüne yatacağım, asla vermeyeceğim. Ben şimdi orayı eksem, biçsem ne olur acaba? Ekmek istiyorum. Ben bu mallarıma nerede bakacağım. Orman bizim mallarımızı koydurmayacak şimdi. Ben kendim de yeşillensin isterim ama nasıl bakacağız. Kanun yok. Bir çiftçi aylığı alıyor adamım. Bununla biz nasıl geçineceğiz. Malıma mı bakacağım, çocuklarıma da destek ediyorum, hepsi mağdur.” “NE GEREKİRSE ARAŞTIRACAĞIZ” İkizköy Çevre Komitesi Sözcüsü ve Çevre Mühendisi Deniz Gümüşel, “Bu şirketin Muğla’da 250 megavat büyüklüğünde yenilenebilir enerji kaynağından elektrik üretmek için bir izni var gibi gözüküyor. O iznin hangi aşamada olduğunu, lisansları alıp almadığını vesaire ayrıca araştıracağız” dedi. “BİRİSİ SİZİN BAHÇENİZE SİZDEN HABERSİZ BİR ŞEY YAPSA OLUR MU?” Aşağı Mazı köyünde yaşayan turizmci Önder Akkaş “Sadece bildiğim tek RES noktası Armutçuk-Yukarı Mazı arasıydı. Orayı biliyordum ve özellikle rica ettim. Dedim ki bak burası bizim evimiz, bu köyler bizim evlerimiz, bu dağlar bu ağaçlar bu ormanlar bizim bahçemiz. Birisi sizin bahçenize gelip sizden habersiz bişey yapsa olur mu?” ifadelerini kullandı. Toplantı dokuz köyde şerh koyulan köylülerin tapularının acil olarak tespit edilerek dava açılması kararının alınması ile sona erdi.