Memur-Sen Elazığ Temsilcisi İbrahim Bahşi, sözleşmeli ve kadrolu memurların aynı özlük haklarına sahip olmadığını belirterek, bu durumun anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu söyledi. Bahşi, “Şu anda kamuda 19'a yakın sözleşmeli çalışma uygulaması var ve bu sözleşmeli olarak çalışanların hiçbirinin özlük hakları birbiriyle aynı değil. Kadrolu çalışanlarla sözleşmeli çalışanlar, özlük hakları açısından çok eksik kısıtlı haklarla çalışıyorlar. Dolayısıyla biz bu uygulamanın son bulmasını istiyoruz. Kamuda sözleşmeli çalışmanın olmamasını, bunun bir dayatma olduğu söylüyoruz” dedi.

Memur-Sen Elazığ Temsilcisi İbrahim Bahşi, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan kadrolu ve sözleşmeli personel ayrımıyla ilgili basın açıklaması yaptı. Bahşi, şu görüşleri dile getirdi:

“KAMUDA ÇALIŞANLARIN EK GÖSTERGE KONUSU KOMİSYONLAR OLUŞTURULARAK NİHAİ BİR KARARA BAĞLANDI”

“Memur-Sen Konfederasyonu olarak 6. dönem toplu sözleşmede gündeme getirdiğimiz taleplerimiz arasında olan kamuda sözleşmeli uygulamasının son bulması talebimiz bir kazanıma dönüşmüştür. Bu isteğimiz kamu-iş veren heyeti tarafından kabul edilmiştir ve bu maddenin daha sonra gündeme getirilerek yetkili konfederasyonla gerekli komisyonların oluşturulmasıyla tekrar hazırlanması, çalışılması kararlaştırılmıştır. Tıpkı 3600 ek göstergenin verilmesi ile ilgili alınan karar gibi 3600’le ilgili karar sona erdi. Kamuda çalışanların ek gösterge konusu komisyonlar oluşturularak nihai bir karara bağlandı. Şu anda çalışmaları başlatılan komisyonları oluşturulan ve gündemde olan konu kamuda sözleşmeli uygulamasının son bulması. Bununla ilgili Memur-Sen olarak bizim asıl kuracağımız cümle, söylediğimiz talebimiz, beklentimiz ve masada ısrarla isteyeceğimiz şey; kamuda sözleşmeli uygulamasının son bulması ve biz kamu çalışanlarının tamamının 4A kadro dediğimiz kadrolu olarak çalışması sözleşmeli uygulamasının son bulması.”

“KAMUDA ALIM YAPILIRKEN KADROLU MEMUR OLARAK 4A STATÜSÜNDE HERKESİN İŞE BAŞLAMASINI, ÇALIŞMASINI TALEP EDİYORUZ”

Kamuda çalışan sözleşmeli personel ile kadrolu memurun süt izninin bile aynı olmadığını, bu durumun anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bir durum olduğunu dile getiren Bahşi, sözleşmeli personellerin özlük hakları açısından çok eksik ve kısıtlı şartlarda çalıştığını vurguladı. Bahşi, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çünkü şu anda kamuda 19'a yakın sözleşmeli çalışma uygulaması var ve bu sözleşmeli olarak çalışanların hiçbirinin özlük hakları birbiriyle aynı değil kadrolu çalışanlarla sözleşmeli çalışanlar, özlük hakları açısından çok eksik kısıtlı haklarla çalışıyorlar. Dolayısıyla biz bu uygulamanın son bulmasını istiyoruz. Kamuda sözleşmeli çalışmanın olmamasını, bunun bir dayatma olduğu söylüyoruz. Dolayısıyla toplu sözleşmedeki karar altına aldığımız bu kazanımımızın 2022 yılı içerisinde gerçekleşmesini ve bundan sonra kamuda alım yapılırken kadrolu memur olarak 4A statüsünde herkesin işe başlamasını, çalışmasını talep ediyoruz.”

“MEMURLARIN ÖZLÜK HAKLARI AYNI DEĞİL DOLAYISIYLA BU ANAYASANIN EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI BİR DURUMDUR”

Kadrolu çalışanlar ile sözleşmeli olarak çalışanlar arasındaki koşullardaki farklılıkların anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu da vurgulayan Bahşi, en kısa zamanda komisyonların oluşturularak kamuda sözleşmeli çalışma uygulamasının son bulmasını istediklerini söyledi. Bahşi, “İnşallah en kısa zamanda bu komisyonlar çalıştıktan sonra kamuda sözleşmeli kalmayacak hepsi kadroya geçecek. Çünkü aile bütünlüğünü sağlayamıyoruz. Süt izni süresi bile kadrolu çalışanla sözleşmeli çalışan arasında aynı değil. Dolayısıyla bu anayasanın eşitlik ilesine aykırı bir durum. Aynı işi yapan aynı büroda çalışan aynı sınıfa giren aynı öğretmenler odasında aynı bahçede nöbet tutan kadrolu ve sözleşmeli öğretmenlerin özlük hakları aynı değil. Memurların özlük hakları aynı değil dolayısıyla bu anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bir durumdur. Bunun en kısa zamanda komisyonlarının oluşturulup bu uygulamanın son bulunmasını istiyoruz. Bu ülkemize Türkiyemize yakışan bir uygulama değil” dedi.

 

Kaynak: anka