Mardin’in Artuklu ilçesindeki tarihi Revaklı Çarşı’da mesleğini sürdüren Abdulkadir Özcan, dört kuşaktır yaptıkları cam altı sanatının devamı için çaba harcadıklarını söyledi. Çizdiği Şahmaran figürlerinin en çok turistlerin dikkatini çektiğini aktaran Özcan, “İlk önce camları tersten çiziyoruz. İlk olarak boyaması yapılıyor. Bakıldığında arka yüzü çalışma alanı oluyor" dedi. Mardin’in Artuklu ilçesindeki tarihi Revaklı Çarşı esnafından Abdulkadir Özcan; cam sanatını dedesi, babası ve çocukları da dahil olmak üzere dört kuşaktır sürdürdüklerini belirtti. Özcan, şunları söyledi: “Eskiden Mardin’in tüm taş evlerinde birer tane tablo olurdu. Evin girişine asılırdı. Rivayete göre gelen kem gözlerin dikkatini kendisine doğru çeker o eve nazar istemezdi. Şahmeran yarı insan yarı yılan görünümündedir. Yılan tıpta da doktorların sembolüdür. Her bakışta şahmeranlardan bir amblem çıkartabilirsiniz. Mesela bazı insanları da andırıyor. Yüzümüze iyi konuşup, arkamızdan koyu kazan insanlar gibi. Mardin’de de ilgi gören şahmeran tabloları gelen turistlerin de baya ilgisini çekiyor.” Cam altı sanatın çok zahmetli olduğunu belirten Özcan, şunları anlattı: “Cam altı şu şekilde yapılıyor, ilk başta çiziliyor çizildikten sonra iğneyle altın varak boyası yapılıyor. Sonra kat kat boyaması oluyor. Bittiğinde çalışma yerine bakıldığında pek bir şeye benzemiyor fakat ters çevirdiğimizde gerçek yüzü görünüyor. Şuradaki, ‘Fatma ana eli’ bolluk bereketi temsil ediyor. Şahmeran da bolluk bereket ve nazarı temsil eder. Ortasındaki Mardin güvercini iyi haberi müjdeliyor. Şurada eskiden var olan atasözleri var. Arapçayla yazılır. Kıskançlıkla ilgili bir söz. Anlamı kıskanan artmaz, ilerlemez. Şurada yazılan da sevgiyle ilgili bir sözdür. Anlamı sevdiğim baldan şekerden tatlıdır anlamına gelir.”