Hatay Büyükşehir Belediye (HBB) Başkanı Lütfü Savaş, “Ekonomide, sanayide, tarımda, eğitimde ve daha birçok başlıkta sorunumuz var ama esas huzur sorunumuz var. İktidara yakın olmayanlara ikinci sınıf insan yapılması sorunu var. Bizim herkese bu ülkede birinci sınıf vatandaş olduğunu hissettirmemiz lazım. Onun için 6’lı masa çok önemli. Çünkü o masada her renk var” dedi.
Sosyal medyada yayımlanan bir programının konuğu olan Başkan Lütfü Savaş, Cumhurbaşkanlığı adaylığından Suriyeli mülteciler konusuna değin birçok konudaki sorulara yanıt verdi.
Programda kendisine Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili yaptığı açıklamanın sorulması üzerine Savaş, şunları söyledi:
“Genel Başkanımız adaysa yanındayız, birlikte omuz omuza mücadele ederiz demiştim. Ama Genel Başkanımız aday olmazsa aday adayları arasında ismiMin olmasından mutlu olurum dedim. Adaylar hangi kıstaslar çerçevesinde belirleniyorsa beni de tartsınlar dedim. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyette onun yıllarca taşıdığı makamda olmak ve ülkemize hizmet etmek onurdur dedim. Sözlerimin arkasındayım.”
Savaş, Hatay’daki Suriyeli sayısındaki artıştan duyduğu endişeyi programda bir kez daha dile getirdi. Hatay’ın Cumhuriyetten sonra bile bağımsızlık mücadelesi veren bir şehir olduğunu hatırlatan Savaş, şöyle konuştu:
“ÇOCUKLARIMIZIN ÖZ YURDUNDA GARİP OLMASINI İSTEMİYORUZ”
“Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün engin tecrübesi, siyasi ve askeri dehası ve şehrimizdeki önderlerin mücadelesiyle 20 yıl sonra esaretten kurtulmuş bir şehiriz. Geçmişimizi unutacak çağa henüz gelmedik. Oldubitti ile başlayan kriz ve sonrasında gelen yüzbinlerce sığınmacı… Buna ek olarak müthiş bir doğurganlık oranı… Her Türk kadını 2,01 oranında çocuk doğururken bu oran Suriyeli kadınlarda 5,3. Aynı zamanda erkekler birden fazla evlilik yapabiliyor. Genel seçimlerde 13 bin Suriyeli Hatay’da oy kullandı. Şu anda 24 bini geçmiş durumda. 4 yıl olmadan Suriyeli seçmen sayısı yüzde 85 arttı. Hataylı seçmen sayısı yüzde 5 arttı. Çocuklarımızın öz yurdunda garip olmasını istemiyoruz. Hatay’ın Hataylılar tarafından yönetilmesini istiyoruz. Sığınmacıların kendi ülkelerinde huzurlu bir yaşam sürmesinden yanayız. İktidara geldiğimizde bir an önce çözeceğimiz sorunlardan bir de bu olacak.
“CHP'NİN SURİYE POLİTİKASI GAYET NET”
Almanya’daki iki kardeş şehrimizle Suriyeliler için iki okul yaptırdık. Ama doğum oranı bu kadar fazla olursa okul yetiştirmeniz mümkün değil. Çocukların çoğu okula gidemediği için kontrol edemeyeceğiniz ve nereye gideceğini bilemediğiniz bir gençlik ortaya çıkacak. Bu da hem Türkiye’nin hem Suriye’nin hem de tüm dünyanın başına bela olacak sonuçlar çıkarabilir.”
Konu hakkında kentte yaşanan tüm sorunları CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile paylaştıklarını söyleyen Savaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“ATILACAK ADIM BELLİ: BARIŞ”
“Sayın Genel Başkanımız ve benim yaptığım açıklamalar birbiriyle örtüşen açıklamalardır. Sağlıklı, sakin ve uluslararası hukuk çerçevesinde bu sorunu çözmek lazım. Suriyeliler ve onların yaşadığı şehirlerdeki insanlar mağdur. 500 binden fazla insan öldü. Tüm bunlar için atılacak adım belli: barış. İsrail’le, BAE’yle, Ermenistan’la, Suudi Arabistan’la barıştık. Sisi ile el sıkıştık. Ukrayna-Rusya savaşını bitirmek için çaba harcıyoruz. Biraz da kendi din kardeşlerimizle, Osmanlı’da aynı tebaa içinde yer aldığımız komşularımızla barışmamız lazım. Anadolu’yu çok zorluklarla fethetmişiz. Anadolu’dan bizi atmak için yedi düvel üstümüze gelmiş. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmasaydı şu an biz Anadolu’da yoktuk. Bu coğrafya ve Türk kimliği bu kadar ucuz olmamalı.”
Siyasete AKP ile atıldığını belirten Savaş, sözlerini şöyle tamamladı:
“HUZUR SORUNUMUZ VAR”
“Üniversitede hocayken davet edildim. Bu zorunlu bir davet oldu. Ancak ilk 6 ay içinde göründükleri gibi olmadıklarını anladım. Ondan itibaren ayrıştık. 4 buçuk yıl sonra Ak Parti’den aday adayı bile olmadım. Ak Parti’den ayrıldıktan sonra önce Saadet Partisi, sonra MHP bana büyükşehir belediye başkanlığı teklif etti. En son CHP teklif etti. Toplumun her kesimine dokunduğumuz için kimse beni dışlamadı. Hatay’ı şehrin ideallerine göre yönettiğim için herkes kendinden bir parça gördü. Şu anda Türkiye’nin de ihtiyacı bu. Misakı Milli sınırları içerisinde herkese yakın ve eşit mesafede durmak ve herkesi Türk bayrağı altında barış içinde yaşatmak. Ekonomide, sanayide, tarımda, eğitimde ve daha birçok başlıkta sorunumuz var ama esas huzur sorunumuz var. İktidara yakın olmayanlara ikinci sınıf insan yapılması sorunu var. Bizim herkese bu ülkede birinci sınıf vatandaş olduğunu hissettirmemiz lazım. Onun için 6’lı masa çok önemli. Çünkü o masada her renk var.”