Haber: MAHİR BAĞIŞ – Kamera: KEMAL SEVİNDİRİCİ Karaman’daki Zeyve Pazarı’nın esnafı, bölgede hidroelektrik santralleri (HES) yapılacağı haberleri ve işlettikleri tezgahların kira bedellerinin metrekare başına 500 liraya yükseltilmesi nedeniyle zor günler yaşıyor. Pazarda aile çay bahçesi işleten Ayşe Sağdemir, “Bir bizim yerimizi istimlak ettiler. Sit alanıydı, bir şey yapılamıyordu, bütün kuralları kendilerine uydurdular, bizi ekmeğimizden edecekler” dedi. Pazarda kendi yaptığı ürünleri satan Huriye Ay ise “Buranın yer sorunu var, metrekaresine 500 lira istiyorlar. Bir aydır bin lirayı toplamışsam insan değilim. Metrekaresi 500 lira olur da biz buradan ne kazanırız” diye konuştu. Karaman'ın Ermenek ilçesine bağlı Yayla Pazarı köyü sınırları içerisinde yer alan 600 yıllık tarihi Zevye Pazarı'nın esnafı, son zamanlarda işlerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya. Asırlık çınar ağaçları ve küçük şelaleler oluşturan dereleriyle ünlü Zeyve Pazarı mesire alanını turizm dönemlerinde her gün binlerce insanın ziyaret ediyor. Pazar alanında, kendi el yapımı ürünleri satanlardan çay bahçesi işletenlere, meyve ve sebze satan esnaftan butik restoranlara kadar birçok işletme bulunuyor. Karamanlı, Silifkeli ve Anamurlu üreticiler, pazardan elde ettikleri gelirle yaşamlarını idame ettiriyor. Pazar esnafı, son yıllarda, bölgede HES yapılacağı haberleri ve işlettikleri tezgahların kira bedellerinin metrekare başına 500 liraya yükseltilmesiyle zor günler yaşıyor. Esnaf hem HES haberlerine hem de kira fiyatlarının yükseltilmesine tepki göstererek çözüm talep ediyor. “BİZİ EKMEĞİMİZDEN EDECEKLER” Pazarda aile çay bahçesi işleterek geçimini sağlayan Ayşe Sağdemir, “Buraya ‘HES yapılacak’ dediler, HES yapımına karşıyız. Bir bizim yerimizi istimlak ettiler. Sit alanıydı, bir şey yapılamıyordu, bütün kuralları kendilerine uydurdular, bizi ekmeğimizden edecekler. Biz, burada ekmek yiyoruz, burada kazanıyoruz. Biz, bu HES’e karşıyız. Bu suyu kaldıracaklar, yok edecekler. Bu güzelim doğayı mahvedecekler ve ekmeğimizden edecekler. Biz, yıllardır buradan ekmek yiyoruz” diye konuştu. Yaşamının neredeyse tamamının bu pazarda geçtiğini söyleyen Sağdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğduğumuzdan beri buradayız, biz bu köylüyüz. Çay bahçemiz var. Bizden habersiz değer biçmişler, para yatırmışlar; biz çıkmıyoruz, yerimizdeyiz. Beş yıl içinde proje yapılması gerekiyordu; beş yıl dolmak üzere, hala bir başlangıç yok. Kendi kendilerine değer biçmişler buraya, haberimiz yok. Kime sorup da değer biçiyorlar? Bilirkişiyle gelip değer biçiyorlar, para yatırıyorlar bankaya ve benim yerime el koyuyorlar. Şu anda benim elimden gitmiş durumda. Sen kime sordun oraya değer biçerken, para yatırırken? Kendi yerimi neden parayla satan alayım. İstemiyoruz HES yapılmasın. Biz, buradan kazanıyoruz hayatımızı.” “METREKARESİ 500 LİRA OLUR DA BİZ BURADAN NE KAZANIRIZ” 68 yaşındaki Huriye Ay’ın ise pazar alanında sadece bir metrekarelik bir tezgahı var. Ay, yıllardır evinde hazırladığı ürünleri bu tezgahta satarak geçimini sağlıyor. Ay da tezgah kirasının fahiş fiyatlara yükseldiğini dile getirerek şunları söyledi: “Buranın yer sorunu var, metrekaresine 500 lira istiyorlar. Bir aydır, akşama kadar, varır gelirim; bir aydır bin lirayı toplamışsam insan değilim. Metrekaresi 500 lira olur da biz buradan ne kazanırız? Sattığım zaten kendi ürünlerim, iki üç kova. Bunun bir çözümü olması lazım. Bu yer paralarının düşürülmesi lazım. Önceden gelirlerdi, 20 lira, 15 lira keserlerdi, bir sorun olmazdı. 15 senedir gelirim ben buraya ama bu sene oldu bu. Belimde 18 platin var, burada ekmek parasını kazanacağım diye uğraşıyorum, ona da zorluk çıkartıyorlar.”