İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Erhan Usta, para politikası faizinin yüzde 19'da sabit tutulmasına tepki göstererek, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nu eleştirdi. Usta, "Eğer Türkiye’de enflasyonun sebebi yüksek faiz ise faizi aşağıya çekin. Her şey elinizde" dedi. Ekonomik sorunlara işaret eden Usta, "Türkiye manzarasına baktığımızda; bir yıldır iş yerini açamayan bir esnaf var. Türkiye’de esnaf zekata muhtaç hale gelmiştir. Esnafı bu hale getirende hükümetin esnafı göz ardı eden uygulamalarıdır" dedi. İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Usta, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu'nun açıklamalarını eleştirdi. "KÖŞEYE SIKIŞMIŞLIĞIN TEMEL SORUMLUSU HÜKÜMETTİR" Usta, şu açıklamayı yaptı: "Bugüne kadar hep enflasyonun temel sebebinin yüksek enflasyon olduğunu beyan eden bir akademisyen, eski bir siyasetçi, aynı zamanda bir gazeteci bugün o zaman sözünüzün arkasında durun. Eğer Türkiye’de enflasyonun sebebi yüksek faizse faizi aşağıya çekin. Her şey elinizde. Yetkiniz var. O zaman niye faizi aşağıya çekmiyorsunuz gibi bir soruyu sormak durumunda kalıyoruz. Bu köşeye sıkışmışlığın temel sorumlusu hükümettir. Bu kadar yüksek faize rağmen Türkiye sorunlarını çözememektedir." Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu'nun katıldığı bir programdaki sözlerini hatırlatan Usta, sözlerine şöyle devam etti: "Bunlara bakılırsa önümüzdeki aydan itibaren de belki bir faiz indiriminin de yolu yapılıyor şu anda para politikası kurulu tarafından. Faiz düşürülmelidir faiz yüksektir ancak tedbir almadan düşürülecek her faiz düşüşü Türkiye açısından bir macera olacaktır. Bunun geçmişte Türkiye sıkıntılarını son derece yüksek miktarlarda yaşadı." "ESNAF ZEKATA MUHTAÇ HALE GELDİ" "Bugün ekonomik olarak Türkiye manzarasına baktığımızda; bir yıldır iş yerini açamayan bir esnaf var. Türkiye’de esnaf zekata muhtaç hale gelmiştir. Bu hiç olmamış, hiç karşılaşmadığımız bir şeydi. Esnafı bu hale getirende hükümetin esnafı göz ardı eden uygulamalarıdır. Çiftçinin ürününün çöpe döküldüğü bir Türkiye manzarası yaşıyoruz. Çitçinin ürünü para etmiyor. Fakat diğer taraftan, aynı ürünü biz büyük şehirlerde özellikle veya marketlerde çok yüksek fiyatlarla tüketmek durumunda kalıyoruz. Ciddi bir organizasyon bozukluğu var. Ve hükümet bu konuda hiçbir tedbir almıyor. Hem üreticinin mağdur hem tüketicinin mağdur olduğu bir Türkiye manzarası yaşıyoruz. İntihar olayları arttı. Çiftçinin esnafın intihar ettiğini görüyoruz. Normal vatandaş zaten canından bezdi. Vatandaş borcunu ödeyemiyor. Borcunu borçla çeviren bir durum var. Emekli zaten perişan." “HER AÇIKLAMADAN SONRA KUŞKULARIMIZ BİR KAT DAHA ARTIYOR” Hükümet kanadından gerek Cumhurbaşkanı gerek bir kısım Genel Başkan Yardımcıları, milletvekilleri, bakanlar, Merkez Bankası Başkanı, her açıklamadan sonra kuşkularımız bir kat daha artıyor. Hangi dönemlerde sattınız, ne amaçla sattınız? Bunu da ilk iddia edenlerden bir tanesiyim. Bu 31 Mart seçimlerinde gayri ahlaki bir şekilde kullanılmıştır bu paralar. İç siyaset malzemesi yapılmıştır, bu ülkenin alın teri. BAKAN ELVAN'A ÇAĞRI Ben buradan bir çağrıda bulunuyorum. Yani Sayın Bakan bunlar tek taraflı olmaz. Çağırsınlar, istediği kanala çıkalım. Sayın Hazine ve Maliye Bakanı ile biz, varsa CHP’den arkadaşları da veya kimi davet edeceklerse çıkalım bunları, millete tek taraflı anlatmak yerine hep birlikte tartışalım. Milleti kim ikna ediyorsa milleti o şekilde aydınlığa kavuşturalım. Gazeteciler çıkıyor karşısına, hiçbir soru sorduğu yok. Böyle düzmece program olur mu? Bunlar vatandaşı aydınlatmıyor tam tersine kafasını karıştırıyor. Buradan meydan okuyoruz.” "GÖREVİNİZ VATANDAŞA AŞI VURMAK, VATANDAŞI BİRİLERİNDEN KAÇIRMAK DEĞİL" Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun "Turistin görebileceği herkesi Mayıs sonuna kadar aşılayacağız" açıklamasına ilişkin de Usta şöyle konuştu: "Çok onur kırıcı bir sözdür. Ben şunu merak ediyorum; Türkçe konuşurken bile veya çok diplomatik olmayan bir konuda bile bu kadar çok gaf yapan bir Dışişleri Bakanı; diplomatik bir konuda ve İngilizce konuşurken ne kadar gaf yapıyor bunu siz hesap edin. Böyle bir şey olabilir mi? Sizin göreviniz vatandaşa aşı vurmaktır, vatandaşı aşılamaktır. Vatandaşı birilerinden kaçırmak değildir."