CEM HAYAT

Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk, 2018'den bu yana, 14'ü çocuklara yönelik olmak üzere toplam 21 kitabın "muzır neşriyat" ilan edildiğini belirtti. Kocatürk, yayınlanan tüm kitapların basın savcılıklarına teslim edildiğini; savcılığın dava konusu etmediği bir kitap için başka bir kurumun yasaklama kararı alamayacağını savundu. Kocatürk, "Muzır Kurulu, aslında kendine göre bir ahlak anlayışını zorlamaya çalışıyor belki ama bu, var olan yasalarla çelişiyor" dedi.

Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu, 9 Temmuz 2018 tarihli KHK ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlandı. O günden bu yana muzır neşriyat ilan edilen kitapların isimleri şöyle:

"Hayalci Çocuk, Sünnetçi Kız, Kız Çocuk Hakları Bildirgesi, Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi, Asi Kızlara Uykudan Önce Hikayeler 1, Kin Kanatlılar, İçim Dışım Gökkuşağı, Burcu ve Berk / Cinsellik-Cinselliği Keşfediyoruz, Bu Kadınlar Yedi Bitirdi, Ayın En Çıplak Günü, Bebekler Nereden Gelir, Yolsuz Dere, Gül ve Düşün, Keloğlan Ak Ülkede, Ben Bir Sihirbazım, Evde ve Uzakta, Bazı Günler, Asi Kızlara Uykudan Önce Hikayeler 2, Ben de Okuyorum Öykü Dizisi 3 - Büyülü Gökkuşağı, Makul Şüphe, Kalp Çarpıntısı 1/2."

Kenan Kocatürk, konuyla ilgili ANKA Habar Ajansı'na şu açıklamayı yaptı:

"NASIL UZMANLARDAN KURULU OLDUĞUNU BİLMEDİĞİMİZ BİR KURUL TARAFINDAN..."

"Muzır Kurulu, 1920’lerin sonunda kurulmuş ve Başbakanlığa bağlı bir kuruldu. 2018’deki Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişle beraber Başbakanlık lağvedilince Muzır Kurulu da Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na (Aile ve Sosyal Hizmetle Bakanlığı) bağlandı ve bizim nasıl bir uzmanlardan kurulu olduğunu bilmediğimiz kurul tarafından da o günden itibaren çeşitli kitaplar muzır ilan edildi. Muzır ilan edilmesi şöyle oluyor: Bununla ilgili biz ‘Yasaklama kararı ve sansür kararı’ dediğimizde Bakanlık bununla ilgili bir açıklama yaptı; ‘Biz yasaklamıyoruz, bu kitapların poşet içinde satılmasını söylüyoruz’ diyorlar. Bu türlü yasaklama kararı verilen şeyler e-ticaret sitelerinde satıştan kaldırılmış durumda. Kitapevleri bütün bunları raflarından çıkarıyor. Olsa olsa yayıncının kendisine giderek kitabın satışı gerçekleşebilir. ‘Biz yasaklamıyoruz’ sözü de bence çok doğruyu yansıtmıyor. Muzır Kurulu’nun muzır ilan ettiği kitapların da ben poşet içinde satıldığını görmedim açıkçası. Pratik öyle yürümüyor yani.

"MUZIR KURULU GEÇMİŞTE DE VARDI AMA BU TÜR ŞEYLER KURULUN ÇOK TEVESSÜL ETMEDİĞİ ŞEYLERDİ"

Çocukların gelişmesine ve ruh sağlığına aykırı olabilecek olan, Türkiye’nin örf ve adetlerine aykırı olacak diye muzır ilan edildiğini söylüyorlar. Bunların içinde çocuklarla ilgili olan kitaplara baktığımızda da cinsiyetle ilgili, doğumla ilgili şeyler var. Çocuklara da kendi bedenini tanıtan ve kendilerinin de ne şekilde doğduklarını anlatan kitapların bir ahlak anlayışıyla muzır ilan edildiğini düşünüyoruz. Muzır Kurulu geçmişte de vardı ama bu tür şeyler, Muzır Kurulu’nun çok tevessül etmediği şeylerdi. Birdenbire bu mesele hızla gündeme getirildi ve Aile Bakanlığı bu meseleyi sürdürüyor hâlâ.

"KURULAN BİR WATSAPP HATTINDAKİ ŞİKAYETLER ÜZERİNDEN KARAR ALAN BİR MUZIR KURULU VAR"

Kitaplardan birisi, ‘Bebekler nereden gelir’ diye bir kitap. Dünyada 2 milyon kopya satmış bir kitap ve insan üremesini anlatan, çocukların nereden geldiğini ana rahmine düşmesinden itibaren anlatan bir kitap. Bunun neden yasaklandığını da anlamış değiliz. Bununla beraber başlayan ve söylentiye göre de kurulan bir Watsapp hattındaki şikayetler üzerinden bu tür kararları alan bir Muzır Kurulu var. Fakat bunların içerisinde, çocuklara değil yetişkinlere yönelik yapılmış, yıllar önce Buket Uzuner’in yetişkinlere yönelik bir kitabı da yasaklanmış. Hatta öyle şeyler oluyor ki ‘gökkuşağının altından bir kere geçtiğinde erkeksen dişi oluyorsun, tekrar geçtiğinde geri erkek oluyorsun’ gibi efsanelere bile tahammül edemeyecek bir Muzır Kurulu ile karşı karşıyayız. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, yayınlama özgürlüğünün temelidir. Bu kararla beraber yayıncılar, aslında sansürle ve yasakçı bir zihniyetle kitap yayınlamaya zorlanıyorlar. Bu kabul edilebilir bir şey değil.

"DÜNYADA ÇOK SATMIŞ BİR KİTABIN YAYINCISI İFLASINI İSTEMİŞ DURUMDA"

‘Bebekler Nereden Gelir’ adlı kitabı yayınlamış olan arkadaşımızın, sosyal medya üzerinden yaşadığı ağır eleştiriler, tacizlerle kitabın satışını engellediler. Kitap satıştan çıktı ve o firma bugün iflasını istedi. Dünyada çok satmış bir kitabın yayıncısı, yayın hayatını sürdüremez hale gelip iflasını istemiş durumda. Bu bizim ülkemize yakışmayan bir tutumdur.

"MUZIR KURULU KENDİ AHLAK ANLAYIŞINI ZORLAMAYA ÇALIŞIYOR BELKİ AMA VAR OLAN YASALARLA ÇELİŞİYOR"

Yayıncılık sektörü Basın Yasası’na tabi. Biz yayınladığımız kitapları üç kopya halinde basın savcılıklarına teslim ediyoruz. Bu basın savcılıkları, 6 ay içinde kitapla ilgili dava konusu olan bir şey varsa dava edebilir. Ama etmiyorsa başka bir kurum bunlarla ilgili yasaklama kararı alamaz. Muzır Kurulu’nun aldığı bu kararlarla ilgili bazı yayıncı arkadaşlarımızın açtığı davalar var, yürütmeyi durdurma kararları var. Yani Muzır Kurulu aslında kendine göre bir ahlak anlayışını zorlamaya çalışıyor belki ama bu var olan yasalarla çelişiyor. Biz Yayıncılar Birliği olarak, yayınlama özgürlüğüne aykırı olan her şeye karşı çıkıyoruz. Bu, Türkiye’nin yıllardır sansürle mücadelesinin içindeki temel meselelerden birisidir. Biz bunları geçmişte de yaşadık. 141’ler, 142’ler, 163. maddelerden tutun da en son Terörle Mücadele Kanunu’na kadar gelen şeyler… Bir de tabuları vardı Türkiye’nin. O tabularından kurtulmuş olan bir ülkenin tekrar böyle bir Muzır Kurulu kararıyla kültürel çeşitliliğimize zarar vermemesi için İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni savunduğumuz için de karşı çıkıyoruz bütün bunlara."

En son muzır neşriyat ilan edilen Alice Oseman'ın yazdığı Kalp Çarpıntısı kitabı ile ilgili de konuşan Kocatürk, kitabın yayıncısından aldığı bilgiyi aktardı ve "Çok yakında Netfilx’te bu kitabın filmi oynayacakmış, filmi de mi yasaklayacaksınız? Yani içerikten bağımsız konuşuyorum. İçerikten kastım şu, yetişkinler için yazılmış bir kitabın çocuklar için muzır ilan edilmesini anlamak mümkün değil" dedi.

Kaynak: anka