Türkiye Üstün Zekalılar ve Üstün Yetenekliler Eğitim Kültür Sağlık Vakfı (TÜZYEKSAV) Başkanı Erdal Kiziroğlu, 27 Kasım'da yapacakları çalıştay için, "Bizim bu çalıştayı yapmaktaki amacımız; dijital dünyada nasıl bir eğitim alınacak, bizi nasıl bir eğitim bekliyor, fırsat eşitsizliğini nasıl ortadan kaldıracağız ya da bunu nasıl gündeme getireceğiz düşüncesiydi" açıklamasını yaptı.

Ankara'da "Dijital Dünyada Eğitimde Fırsat Eşitliği Çalıştayı" yapacaklarını belirten Kiziroğlu, pandemi döneminde öğrencilerin eğitimden uzak kaldığını söyledi ve "Bunun farklılığını ortaya koymak ve gelecekte eğitimde dijital dönüşümün nasıl olması gerektiğini ortaya koymak için bu çalıştayı düzenledik" dedi.

Kiziroğlu'nun açıklaması şöyle:

"Biz üstün zekalı öğrencilere eğitim veren bir eğitim kurumuyuz, vakıfız. 2013 yılında kurulduk. İlk kurulduğumuz yılda 12 öğrencimiz vardı, bugün 500’e yakın öğrencimiz var. Ankara’da eğitim yapıyoruz. Bizim temel amacımız, Türkiye’deki üstün zekalı ve üstün yetenekli çocukların tanımlanması ve ihtiyaçlarına göre eğitim verilmesidir.

Toplumda 100 tane çocuk arasından, ‘Bu çocuk farklı’ diyebileceğiniz çocuklar vardır. Gördüğümüz her çocuk tabii ki üstün zekalı ya da yetenekli bir çocuk değildir. Ama bunların özel testleri var ve bu testlere göre tanı konulması gerekiyor. Sadece testler mi tanı koyuyor, hayır. Ebeveynler, öğretmenler; çevresindeki akranlarına göre farklılık gösteren öğrencileri tanı koyulması açısından bizlere yönlendiriyorlar. Ya da Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde ‘Rehberlik Araştırma Merkezleri’ var, onlar tanı koyabiliyorlar. Toplumda yüzde 3’lük kesimi oluşturduklarını söyleyebiliriz.

Biliyorsunuz ki bizim en önemli sorunlarımızdan biri eğitimde fırsat eşitsizliğiydi. Ama pandemi sürecinde biz, evinde oturup eğitime ulaşamayan çocuklarla karşı karşıya kaldık. Yaklaşık olarak 1,5 yıl yani üç eğitim dönemi okullarımız kapalı kaldı. Eğitimde fırsat eşitliği var, yıllardır bunu yaşıyoruz ama günümüze baktığımızda teknolojinin bu kadar gelişmesine rağmen pandemi süreci bize gösterdi ki eğitime ulaşamayanlar arasındaki yay çok daha fazla açıldı. Bizim bu çalıştayı yapmaktaki en önemli düşüncemiz; dijital dünyada nasıl bir eğitim alınacak, bizi nasıl bir eğitim bekliyor, fırsat eşitsizliğini nasıl ortadan kaldıracağız ya da bunu nasıl gündeme getireceğiz. Yaklaşık 18 milyon öğrencinin eğitim gördüğü ülkemizde, üniversiteye kadar bizim karşı karşıya kaldığımız en büyük sorunlardan bir tanesi çocukların eğitim alamaması oldu. Kırsaldaki, köydeki ve hatta Ankara’nın merkezinde eğitim alamayan çocuklarımızla karşı karşıya kaldık. Bunun farklılığını ortaya koymak ve gelecekte eğitimde dijital dönüşümün nasıl olması gerektiğini ortaya koymak için bu çalıştayı düzenledik.

Bu çalıştayı biz; Mektepli Gazete, EDUTEK ve Özgür Radyo sponsorluğunda gerçekleştirdik. 60’ın üzerinde akademisyeni yan yana getiriyoruz. Sivil toplum örgütlerini davet ettik, partileri davet ettik. Çünkü siyaset eğitime yön veriyor. Onların da söyleyecek sözü olması gerekiyor diye hem Meclis’te olan partileri, hem de Meclis dışındaki partileri davet ettik. ‘Eğitimde nasıl bir fırsat eşitliği sunacaksınız ya da bununla alakalı ne söyleyeceksiniz’ dedik. 27 Kasım günü eğitimcileri, akademisyenleri, sivil toplum örgütlerini, partileri yan yana toplayarak eğitimde dijital dönüşümün nasıl olmasına gerektiğine yönelik umut ediyoruz ki bir karar çıkacak.

Aynı zamanda 1-3 Aralık’ta Milli Eğitim Şurası var ve bu şura belli bir eğitim görüşüyle ortaya çıkmış bir şura. Ortaya konulacak sonuçları merak ediyoruz ve bunun öncesinde akademisyenleri, sivil toplum örgütleri ve partileri toplayarak bir çalıştay düzenlediğimizi söyleyebilirim. Çalıştayı bir otelde gerçekleştireceğiz, misafirlerimizi orada ağırlayacağız. Herkese değil ama eğitimcilere açık bir çalıştay yapacağız."

Kaynak: anka