RAMİZ KAAN OKTAR

Sakarya’nın Hendek ilçesindeki Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda 3 Temmuz 2020 tarihinde yaşanan; 7 kişinin hayatını kaybettiği ve 127 kişinin yaralandığı patlamaya ilişkin davanın dördüncü duruşması yapıldı. Mahkeme tutuklu sanıkların tahliye taleplerini reddederken, duruşmayı 25 Ekim’e erteledi.

Hendek’te bulunan Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda meydana gelen patlamaya ilişkin görülen davanın dördüncü duruşması Sakarya’nın Ferizli İlçesindeki Sakarya Ağır Ceza Mahkemeleri Duruşma Salonu’nda bugün yapıldı. Duruşma savcısı, bilirkişi raporunun beklenmesini ve tahliye taleplerinin reddedilmesini talep etti.

Talebin ardından söz alan müşteki avukatları da tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devam etmesini ve bilirkişi raporunun gelmesinin ardından bir duruşma günü belirlenmesini istedi.

“BENİM 7 TANE CANIM VEFAT ETTİ”

Mahkemenin verdiği aranın sona ermesiyle birlikte sanıklara söz verildi. Tutuklu olarak yargılanan sanık Yaşar C., yanlış beyanlarda bulunan müştekilerden şikayetçi olduğunu belirterek, “Otobüs kazası meydana geldi, 15 kişi hayatını kaybetti. O kazada sürücü de hayatını kaybetti. O firmanın müdürü herhangi bir soruşturma geçirdi mi? Benim yedi tane canım vefat etti. Biz bir aile gibiydik. Ben böyle olmasını ister miydim? Tahliyemi talep ediyorum” dedi.

Tutuklu sanık Yaşar C.’nin avukatı ise sabotaj iddiasını mahkeme heyetine sunduğu yeni belgelerle ispatladığını ve bu iddianın doğrulandığını öne sürerek, müvekkilinin tutukluluğunun kabul edilemez olduğunu savundu.

Diğer tutuklu sanık avukatları da herhangi bir delil karartma şüphesi olmadığını belirterek tahliye talep etti. Tutuksuz olarak yargılanan Aslı B.’nin avukatı ise sanık Aslı B.’nin tedavi için yurt dışına çıkması gerektiğini belirterek yurt dışı yasağının kaldırılmasını talep etti. Sanık avukatlarının konuşmalarının ardından heyet duruşmaya yeniden ara verdi.

25 EKİM’E ERTELENDİ

Aranın ardından mahkemeye heyeti kararını açıkladı. Tutuklu olarak yargılanan sanık Yaşar C., ve Hasan Ali V.’nin tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme duruşmayı ise 25 Ekim’e erteledi.

DURUŞMADA YAŞANANLARI ANLATTI

Müşteki avukatlarından Gülşen Uzuner, duruşmada yaşananları şöyle anlattı:

“Bu celse, tanıkları dinlemekti, savunma tarafının sanıkların tanıkları dinlendi. Beş kişiydi biri ustabaşı, biri işyeri hekimi vs. Aslında biz tanıkların ifadesinin yönlendirildiğini ve savcılıkta alınan ifadeleriyle çeliştiğini söyledik. Dolayısıyla tanıklar üzerinde ve her duruşma yaşadığımız, müştekiler üzerinde yaşadığımız durumu yaşadık. Bir de avukatlar üzerinde oluşturulan baskı meselesini tekrar söyledik.”

“25 EKİM ÖNEMLİ BİR TARİH OLACAK”

 Yine müşteki avukatlarından Can Atalay ise şunları söyledi:

“Olayın üzerinden çok uzun zaman geçmesine rağmen şu anda bile avukat isimlerini internette araştırıp duruşma salonunda avukatlığımız ve mücadelemiz ile ilgili sözler söylüyorlar. Söylesinler, söylemeye devam etsinler. Biz, mücadelemizin, avukatlık geleneğimizin layığı olmaya çalışırız. Orada söylenenler bizim yüz akımız olur ancak.

Sanık müdafilerinin kendi dilekçeleriyle dosyaya bildirdiği, dinlenmesini talep ettikleri ve laboratuvarda çalışan bir işçi, savunma tanığı bir işçi dedi ki ‘Burada kaçak barut üretiliyor’. Gerisi kolluğun işidir, polis kameralarının işidir. Duruşma tutanağında görmediniz, duymadınız. Burada bir kere daha biz söylüyoruz. Yedi işçinin, üç jandarmanın ölümüne neden olan işin bir bölümü kaçak barut üretimi. Duruşma salonunda patronun avukatlarının bildirdiği kişiler söylüyor bunu. Buna da mı sağır olacaksınız? Buna da mı kör olacaksınız? 25 Ekim önemli bir tarih olacak. Bu dosya önemli bir dosya haline geldi. 25 Ekim’de olanağı olan herkesi Sakarya’ya, Ferizli’ye davet ediyoruz.”

“BU DAVAYI BU ADAMLAR BU ZENGİNLER KAZANAMAYACAK”

Patlamada kardeşi Sebahattin Tepeçınar’ı kaybeden Hatun Göktepe ise, “Bu davayı bu adamlar bu zenginler kazanamayacak. Bu dava bizim işçilerimizin davası. Toprağa gömülen parça parça gömülen kardeşlerimizin davası. Nefesimizin, adımlarımızın sonuna kadar kardeşlerimizin peşindeyiz. Bunu tüm Türkiye duysun” diye konuştu

 GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

* Duruşma salonunun önü detay

* Avukat Gülşen Uzuner açıklama

* Avukat Can Atalay açıklama

* Patlamada Hayatını Kaybeden Sebahattin Tepeçınar’ın Kardeşi Hatun Göktepe açıklama

* Müştekileri duruşma salonu önünden ayrılması detay

 

 

Kaynak: anka