Haber: GAYE ŞEYMA CAN / Kamera: ANIL VEREL

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) şehit yakınları, gazi ve engellilere tahsis ettiği İstanbul Halk Ekmek (İHE) büfelerinden birini işleten 59 yaşındaki gazi Rıfat Aslan nisan ayından beri büfeye elektrik bağlanmadığı için zor durumdaydı, şimdi bir de büfenin etrafındaki kazılar yüzünden mağdur. Aslan’ın şikayetlerini dinlemeye giden Halk Ekmek Yönetim Kurulu Başkan Vekili Özgen Nama, “Burada bu çetin kışta bu soğuk karlı günlerde ayağında platin olan bir Güneydoğu gazisine bu yapılanı kabul etmemiz mümkün değil. Arkadaşımızın yanındayız" dedi.

İBB'nin şehit yakınları, gazi ve engellilere tahsis ettiği Halk Ekmek büfelerinden birini işleten 59 yaşındaki gazi Rıfat Arslan, nisan ayından bu yana işlettiği büfeye AKP'li Üsküdar Belediyesi'nin elektrik bağlamadığını açıklamıştı. Bunun nedeninin büfeyi İBB'nin kurması olduğunu savunan gazi Arslan, "Büfemin içerisinde elektrik bağlantısı olmadığı için bilgisayarımı ve yazar kasamı evde şarj edip getiriyorum. Bir gazi, eğer Üsküdar'a sığmadıysa memleketi de terk edeyim" demişti.

Üsküdar Belediyesi'nin elektrik bağlamadığı büfede hizmet vermeye çalışan 59 yaşındaki gazi Rıfat Aslan, bir de büfenin etrafında yapılan kazı çalışmaları yüzünden mağdur olduğunu aktardı.

Rıfat Aslan’ı, çalıştığı Halk Ekmek Büfesi’nde ziyaret eden Halk Ekmek Yönetim Kurulu Başkan Vekili Özgen Nama, şunları söyledi:

“ÜSKÜDAR BELEDİYESİ YENİ BÜFE KOYMAMIZA MÜSAADE ETMEDİ: Burada bulunan büfemiz İBB Meclis kararına uygun bir şekilde buraya konumlanmıştır. Meclis kararı çıktığı zaman 142 noktayla ilgili bu Meclis kararına istinaden ilçe belediyelerinde de görüş istedik. Birinci yazımıza cevap verilmedi, ikinci yazımıza da cevap verilmedi. O dönem pandemi koşullarıydı, şartlar zordu. Yine bugünkü gibi ekmek kuyrukları vardı. Ve biz mobil araçlarla satış yapıyorduk, büfenin şu anda bulunduğu yerde mobil satış aracı vardı. Mobil satış araçlarını kaldırarak yerlerine sabit büfeleri konumlandırdık. O gün bu büfeyi buraya kurduk. O günden sonra Üsküdar Belediyesi bizim özellikle burada ve Bulgurlu’daki büfeden sonra yeni büfe kurmamıza müsaade etmediler ve bu büfeye de elektrik talebini hiçbir zaman olumlu karşılamadılar.

GÖRÜYORSUNUZ MUM IŞIĞINDA EKMEK SATIYOR: Oysa mevcut belediye kanunlarında şu yazar; 'Bu gibi geçici kaldırılabilir portatif yapılara da elektrik geçici olarak verilebilir.' Yani İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Üsküdar Belediyesi'nin şöyle basit bir yazı AYEDAŞ’a yazacaktı, 'Şu adreste bulunan Halk Ekmek büfesini geçici olarak elektrik bağlanmasında bir sakınca yoktur' diye. Şu anda buraya elektrik bağlanmış ve sıcak ortamda Rıfat Bey de ekmeğini satmış olacaktı. Hem evine ekmek götürmüş olacaktı. Hem de yurttaşlarımıza daha kaliteli hizmet sunmuş olacaktı. Ama ne yazık ki bir yıl geçti. Sesini duyan olmadı. Bir elektrik halen bağlanmadı. Görüyorsunuz mum ışığında ekmek satıyor. 

SATIŞ YAPILMAYACAK NOKTADA YER GÖSTERİYORLAR: Üsküdar Belediyesi'yle çeşitli görüşmeler yaptık. Rıfat Bey'in burada asla iş yapmayacağı ki bizim tarafımızdan da yaptığımız incelemede o görülmüştür. Satış yapılmayacak, insanın gelip gitmediği bir sokakta yer gösteriyorlar. Bu uygun bir davranış değil. Yani 'Kaldır' demenin bir bahanesidir, uzlaşamadık. Bizim halen kapımız açık, halen konuşabiliriz. Burada 100 metre ileri gidebilir, 200 metre geri gelebilir ama halkın ihtiyacı olduğu bir noktada büfenin olması gerekiyor. Anadolu yakasında bulunan büfelerimizin içinde en çok ekmek satan büfedir. Yani kurulum yeri çok doğru. Burada da zaten hemen karşısında halk tanzimi var. Üsküdar'ın tüm mahallelerinden buraya alışverişe gelen müşteriler giderken bir de ekmeğini alıyor. Yani doğru bir noktada konumlanmış. Ama Üsküdar Belediyesi bir türlü bunu içine sindiremedi. Ve bir türlü elektriği bağlamadı. Burada bu çetin kışta bu soğuk karlı günlerde ayağında platin olan bir Güneydoğu gazisine bu yapılanı kabul etmemiz mümkün değil. Arkadaşımızın yanındayız."

Gazi Rıfat Aslan ise mağduriyetini şöyle anlattı:

“ÜSKÜDAR BELEDİYESİ ELEKTRİK VERMİYOR, HİZMET ETMEMİZE MÜSAADE ETMİYOR: Kuruluşunda Sayın Başkanımız Özgen Nama da buradaydı. Güzel bir şekilde büfemiz yerine kuruldu ama Üsküdar Belediyesi bize elektriğimizi vermedi. Hizmet etmemize müsaade etmiyorlar sanırım. Beni arka sokağa götürmek istiyorlar. Anayasanın 61. maddesi hakkımı istiyorum, ben. Kimseden bir şey istemiyorum. Anayasanın 61. maddesi der ki; devlet şehidine, şehit ailesine, gazisine sahip çıkar ve korur ve kollar iyi bir hayat seviyesi sağlar. Beni arka sokağa götürmek de ne amaçları. Ben gitmek istemiyorum. Ben burada halka hizmet etmek istiyorum, ekmek vermek istiyorum. Başka bir amacımız yok bizim. Fakir insanlara, gariban insanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Belki onlardan birisiyim ben ama hizmet etmeyi seven birisiyim. Halkıma, devletime hizmet etmekle gurur duyuyorum, seviniyorum, sevinçliyim. Ama benim ne hikmet ve elektriğimi bağlamadılar. Gördüğünüz gibi ben tüp sobasında ısınıyorum. Mum ışığında oturuyorum. Sabahın yedisinde geliyorum ellerim tutmuyor soğuk. Tüpü yakıp tüpte ellerimi ısıtıp o şekilde çalışıyorum. İnsanların hizmetine insanların isteğine cevap vermeye çalışıyorum. Mümkünse bize yardımcı olsunlar.

SOL TARAFIMDA ORGANLARIM YOK, BU ŞEKİLDE BU SOĞUKTA ÇALIŞMAYA ÇALIŞIYORUM: Kapıdaki çalışma 10 gün oluyor başlayalı. Dedim ki ‘Ne kadar sürecek’ bana dediler ki ‘3 gün sürecek’ Doğru, kazıyı yaptılar, boruları döşediler. 6 gündür buraya uğrayan yok. Buraya bir yaya geçidi koridoru oluşturdular. 1,5 metre genişliğinde ama bugün bir iki tane televizyon gelince o bariyeri genişlettiler, 5 metreye aldılar. Ne hikmet onu anlayamıyorum, anlayamadık yani. Ben bir Güneydoğu gazisiyim. Sol tarafımda benim organlarım yok. Böbreğim, dalağım yok, kalın bağırsak yok, midemin üçte biri yok, sırt adale dokum yok, kaburgalarımın beş tanesinin yarıları yok. Bu şekilde burada soğukta çalışmaya çalışıyorum. Vicdanları kabul ediyorsa ben daha bir şey de demiyorum.”

Kaynak: anka