CANSU TİMUR

Üç yıldır hak edişlerini almayı bekleyen Kayı İnşaat işçileri yetkililere seslerini duyurmak için Ankara'ya geliyor. 7 yıl boyunca Kayı İnşaat'ta çalışan Abdülsamet Kete, "Neden, işçi ödemesine gelince eski kuru baz alıp ödeme yapıyorsunuz? Bize de günah değil mi? Bize hakkımızı veriyorsanız TL değil döviz üzerinden verin. Adalet Bakanım, adalet bu mudur diyorum size? Bu nasıl adalet, var mı böyle bir adalet?" dedi. 

Kayı İnşaat'ın Cezayir'de bulunan şantiyelerinde çalışan ve haklarını 3 yıldır alamadıklarını belirten işçiler, konkordato davasının sonuçlanmasını bekliyor. İşçiler, hak edişlerinin eski tarihli döviz kuruyla hesaplanarak ödenecek olması yönündeki söylentilere tepki göstermek için 16 Ocak 2021'de Ankara'da, "Hak edişlerimizi güncel kurdan alacağız" sloganı ile eylem yapacak.

Yedi yıl boyunca Kayı İnşaat'ın Cezayir'deki dört ayrı projesinde çalışan Abdülsamet Kete, yaşadıklarını ANKA Haber Ajansı'na anlattı.

Kete, 60 derece sıcaklıkta ve çölün ortasında çalıştıklarını, 2019'un ilk aylarından itibaren paralarını alamamalarına rağmen çalışmaya devam ettiklerini belirterek, "Fakat işlerimizi aksatmadan devam ettik. 2019 sonunda artık dayanma gücümüz kalmadığından işi bırakıp 350 arkadaşımızla eylem kararı aldık ve greve girdik" dedi.  

Cezayir'de 70 gün süren grev sırasında Dışişleri Bakanı, TBMM'de bulunan siyasi partilerin temsilcileri ve Cezayir'deki Türkiye Konsolosluğu ile görüşmeler yaptıklarını; ardından şirketin sahibi Coşkun Yılmaz'ın, arabulucu avukatı gönderdiğini söyledi.

Kete, “1,5 yıllık alacağımızı 10 taksite bölerek ödeme yapılacağı belirtildi. Kabul ettik. İlk taksitimiz Şubat 2020'de yatacaktı. Sözleşmeyi imzaladık ve Türkiye’ye döndük. Sözleşme TL ile değil dövizle yapıldı. Türkiye'ye döndüğümüzde ne arabuluculuk sözleşmesi ne de verilen sözler yerine gelmediği için haklarımızı alamadık" diye konuştu. 

"NE HÜKÜMET NE BAKANLIK SAHİP ÇIKTI"

Haklarını almak için İstanbul ve Ankara'da eylem yaptıklarını belirten Kete şunları söyledi:

"Cebimizde para olmamasına rağmen, eşten dosttan borç alarak İstanbul'a giderek eylem yapma kararı verdik. Sesimizi duyan devlet büyüklerinin bize yardımcı olabileceğini düşündük. Ne hükümet ne bakanlık sahip çıktı. Dışişleri Bakanı, Çalışma Bakanı, TBMM Parti Grup Başkanvekilleri ile görüştük ama verilen sözler yerine getirilmedi. Biz Ankara’da dört tane büyük eylem yaptık. Ne yazık ki yaptığımız eylemlerle, Bakanlıklara sesimizi duyuramadık. İstanbul’a döndük. Çok geçmeden, Kayı İnşaat, grev esnasında konkordato ilan etmiş ve mahkeme süreci başladı. Firmanın üzerine, Gaziantep Şehir Hastanesi haricinde hiçbir mal varlığı çıkmadı. Bu payın da Rönesans Holding'e satışı ile ilgili karar alındı."

"BORÇLANDIĞIM KİŞİYE, 'O ZAMANKİ KUR ÜZERİNDEN ÖDEYEYİM' DESEM OLUR MU"

Rekabet Kurulu, aralık ayında Gaziantep Şehir Hastanesi'nin Rönesans Holding'e devrine onay verdi. Kete, bu sürecin tamamlanmasını ve haklarını döviz kurundan almak istediklerini söyledi. Kete'nin konuşmasının devamı şöyle:

"Biz bu satışın bir an önce gerçekleşmesini ve haklarımızı almayı bekliyoruz. Mahkeme heyeti ve konkordato hakiminin de bizim mağduriyetimizi göz önünde bulundurmasını, işçi alacaklarının öncelikle ödenmesini gözetmelerini bekliyoruz.

Alacaklarımızın TL olarak verileceği şeklinde bir söylenti var. Biz yurtdışında çalışırken TL olarak çalışmadık, döviz üzerinden çalıştık. Bizler sözleşmeyi yaparken de döviz olarak imzaladık. Adalet Bakanı, mahkeme heyeti ve konkordato komiserine sesleniyorum; siz de biliyorsunuz ki bugün Türkiye'de her gün zam oluyorsa, gelen zamlar döviz kuruna bağlı olduğu için zamlar geliyor. Peki neden işçi ödemesine gelince eski kuru baz alıp ödeme yapıyorsunuz? Bize de günah değil mi? O dönemlerde bizler de borç yaptık. Ben gelsem borçlandığım kişiye 'O zamanki kur üzerinden ödeyeyim' desem olur mu? Siz hissenizi euro ile satıp, işçilerin hakkını nasıl TL ile verebilirsiniz?"

"BU NASIL ADALET"

"Bize başka yol bırakmadılar" diyerek inşaat işçilerini 16 Ocak'ta Ankara'da yapılacak olan eyleme davet eden Kete, yetkililere; "Bize hakkımızı veriyorsanız TL değil döviz üzerinden verin. Biz dövizle çalıştık içerideki alacaklarımız da dolardır. Bizler o paraya imza attığımızda 5 kilo yağ 35 TL'ydi şimdi yağ oldu 165 TL. Neden ben şimdi TL olarak alayım? Adalet Bakanım adalet bu mudur diyorum size? Bu nasıl adalet, var mı böyle bir adalet?" sözleri ile seslendi.

Kaynak: anka