CANSU TİMUR

Kadın örgütleri, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü öncesinde, Türkiye’nin çekildiği İstanbul Sözleşmesi’nin önemini vurguladı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Nursen İnal, “Kadın cinayetleri şekil değiştirerek, şüpheli kadın ölümleri artarak devam ediyor” dedi. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü ise “25 Kasımlar bir hatırlatma, kendimizi kenara çekerek sınav etme dönemleri” diye konuştu.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından derlenen verilere göre; ekim ayının sonu itibariyle bu yıl 208 kadın cinayete kurban gitti; 156 kadın ise şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Kasım ayında buna 18 kadın cinayeti, 14 şüpheli kadın ölümü eklendi. Sadece son 6 günde, 8 kadın cinayeti işlendi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Nursen İnal ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü öncesinde ANKA Haber Ajansı’na konuştu.

"FAİLLER CİNAYETE ‘ŞÜPHELİ’ DAMGASI VURMAYA ÇALIŞIYOR"

Nursen İnal, kadın cinayetlerinin şekil değiştirdiğini ve şüpheli kadın ölümlerinin arttığını belirterek şunları söyledi:

“Şüpheli kadın ölümleri arttı. Artık failler, kadınları öldürdükten sonra o cinayete ‘şüpheli’ damgası vurmaya çalışıyorlar. Yani kadınlar gerçekten öldürüldü mü, intihara mı sürüklendi, kazayla mı öldü, doğal ölüm mü, bunun ortaya çıkmaması için ortam var şu an Türkiye’de. Çünkü İstanbul Sözleşmesi uygulanmıyor. Kadın cinayetlerinin üstü örtülüyor.

2011 yılı şiddetin en çok düştüğü yıldı. Neden öyleydi? Çünkü o yıl, iktidar bir mesaj vermişti topluma. 'Ben kadın cinayetlerine karşı sıfır tolerans göstereceğim.' Bu mesaj tüm topluma gitti ve cinayetler azaldı. Peki İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkıldığında nasıl bir mesaj gitti? 'Ben artık kadınları korumuyorum' mesajı gitti bu yüzden failler cesaretlendi. Kadın cinayetleri şekil değiştirerek, şüpheli kadın ölümleri artarak devam ediyor.

Kadın cinayeti bile denmiyordu. Magazinsel birtakım sözlerle bu iş geçiştiriliyordu. Bizim platformumuz sayesinde kadın cinayeti tanımı İçişleri Bakanlığı tarafından kullanılmaya başlandı. Ancak şüpheli kadın ölümleri çok arttı. Onun açığa çıkması için iyi bir soruşturma ve kovuşturma yürütülmesi gerekiyor.”

"KADINLARIN YAŞAM HAKLARININ ELLERİNDEN ALINDIĞINI HATIRLATACAĞIZ"

Canan Güllü ise devlet koruma mekanizmalarını işletmediği için şiddetin arttığının, ancak kadınların kararlılıkla mücadele ettiğinin altını çizdi. Güllü, şöyle konuştu:

“25 Kasımlar bir hatırlatma, kendimizi kenara çekerek sınav etme dönemleri olarak gördüğümüz, ama sivil toplum açısından da eylemleriyle sesini yükselttiği, farkındalıkların dikkate alındığı ve hala vazgeçmeden 1850’li yıllardan kadın mücadelesinin devam etmesi anlamında dile getirdiğimiz bir gün.

3 binin üzerinde kadınların katledildiği, yani yaşam haklarının ellerinden alındığı bir süreci tekrar hatırlamak ve aslında iktidarın da kendi adına bu sorgulamayı faillerle iş birliği yapıyormuş gibi çıkan bir ortadaki tabloya eş değer durumu değerlendirmesini istediğimiz bir durum olacak.”

Kaynak: anka