İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi, “Sayıştay tarafından hazırlanan ve kamuoyuyla paylaşan birçok rapor, rant, rüşvet ve yolsuzluk içermesine rağmen adli yargılamadan kaçırılmaktadır. Sayıştay üzerinde baskı oluşturularak denetimin niteliksiz hale getirilmesi kabul edilir bir durum değildir. Milletten aldığı kamu gücünü bütünüyle kullanan iktidar denetimden uzaklaştığında usulsüzlük ve yolsuzluk artacaktır, artmıştır. Bu ucube sistemden vazgeçip iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş demokratik sistemin hızla getirilmesi gerekir” dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda 2020 kesin hesabı ve 2022 bütçe görüşmeleri ikinci gününde sürüyor. Bugün; TBMM, Kamu Denetçiliği Kurumu, Anayasa Mahkemesi, Sayıştay, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın kesin hesapları ve bütçeleri ele alındı. AKP Grubu’ndan yapılan konuşmaların ardından İYİ Parti Grubu konuşmalarına geçildi. İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi, Anayasa Mahkemesi ve Sayıştay’ın bütçesi üzerinde hakkında konuştu. Feridun Bahşi, özetle şunları söyledi:

“USULSÜZLÜK VE YOKSULLUK ARTTI: Sayıştay tarafından hazırlanan ve kamuoyuyla paylaşan birçok rapor, rant, rüşvet ve yolsuzluk içermesine rağmen adli yargılamadan kaçırılmaktadır. Sayıştay üzerinde baskı oluşturularak denetimin niteliksiz hale getirilmesi kabul edilir bir durum değildir. Milletten aldığı kamu gücünü bütünüyle kullanan iktidar denetimden uzaklaştığında usulsüzlük ve yolsuzluk artacaktır, artmıştır. Sayıştay’ın daha etkili bir şekilde işini yapması sağlanmalıdır.

ÜYELERDEN SADECE BİRİ CEZA HUKUKÇUSU: Anayasa Mahkemesi yapısına bir göz atalım. 15 üyeden oluşmaktadır. 12’sini cumhurbaşkanı, 3 tanesini Meclis seçmektedir. AYM üyelerinin yarısından fazlası hukukçu değildir. Şu anda üyelerden sadece biri ceza hukukçusudur. Ceza uygulamasından habersiz birileri nasıl ceza hukuku üzerinde karar verecektir? Çözüm yüce divan görevinin Yargıtay ve ceza dairelerinden oluşacak bir kurula verilmesi için düzenleme yapmaktır.

DEMOKRATİK SİSTEMİN HIZLA GETİRİLMESİ GEREKMEKTEDİR: Bu ucube sistemden vazgeçip iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş demokratik sistemin hızla getirilmesi gerekir… Cumhurbaşkanına en küçük eleştiride bile tutuklamalar yapılmaktadır. Parti genel başkanı olan cumhurbaşkanı, ölçüsüz bir dil kullanmakta; cevap verip itiraz edenler tutuklanmaktadır.

ADALETE İNANÇ KALMADI: Hukukçu olmasa da hala AYM Başkanlığı’nı yürüten Zühtü Arslan, ‘suçluluğu mahkeme kararıyla kesinleşmeden bir kişinin suçlu kabul edilmesine yönelik tutum ve davranışlar mahkemelerin bağımsızlığı ilkesini zedelemektedir’ demiştir. Haklıdır. 2019 yılında rol haritası çizilen 9 amaç, 63 hedef ve 256 faaliyetten oluşan Yargı Reform Stratejisi kapsamında 5 paket çıkarılmıştır. ‘Yargıda bir iyileşme oldu mu’ diye sorarsanız, kamuoyu çok güzel cevap veriyor. Birinci yargı paketinde düşünce açıklamasının suç sayılmayacağı düzenlenmiştir. Halbuki bu düzenleme hem Anayasa hem yasalarımda teminat altına alınmıştır. Yeni düzenleme yapıldı da uygulandı mı? Tabi ki hayır. İsmail Dükel, Müyesser Yıldız ve birçok gazeteci cezaevine girdi. Müyesser Yıldız ‘bu yargı bağımlıdır’ demiştir. Bu savunma çok üzücüdür. Ne yazık ki adalete inanmayanlar bu isimler değil. İktidarın yargı reformu yapma iradesine sadece muhalefet değil iktidar da hatta geçmişte Adalet Bakanlığı yapmış kişiler de inanmamaktadır.”

 

Kaynak: anka