Hattat Holding Yönetim Kurulu Üyesi, İş insanı İpek Hattat hakkında, bir kuryeyi evinde alıkoyarak, hürriyetinden yoksun bıraktığı, malına zarar verip hakaret ettiği gerekçesiyle açılan davanın ilk duruşması yapıldı. Mütalaasını açıklayan savcı, İpek Hattat'ın 15 yıla kadar hapsini istedi.

İş insanı İpek Hattat, tabletinin tamir edilmeden kendisine geri getirilmesine tepki göstererek, "bir kuryeyi evinde saatlerce alıkoyduğu, bu arada cep telefonunu kırdığı, tehdit ve hakaret ettiği" iddiasıyla bugün hakim karşısına çıktı. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya sanıklar İpek Hattat, Veysel Güven ve Hüseyin Sami Yüzer avukatlarıyla katıldı. Şikayetçi kurye Renas Demirbaş ve avukatı da duruşmada hazır bulundu. Duruşmada sanıkların savunması alındı.

"TAMİR EDİLMEYEN TABLETİ 10 GÜN GEÇMESİNE RAĞMEN GELİP ALMADILAR"

Hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini söyleyen sanık İpek Hattat, şunları söyledi:

"Benim tabletim bozulmuştu, internet üzerinden yaptığım araştırmada tablet tamircisi buldum. Kendisiyle görüştüm. Daha sonra kendi elemanımla 400 TL parayla gönderdim. Tablet tamir edildi, bana geri gönderildi. Ancak daha sonra tabletin çalışmadığını tamir edilmediğini fark ettim. Bunun üzerine tekrar aradım. Telefondaki kişi bana 'İki saat sonra açtığınız takdirde çalışacak' dedi. Ben kendisine, aradan 20 saat geçtiğini ancak çalışmadığını söyledim. Daha sonra kuryenin gelip tableti alacağını söyledi. Aradan 10 gün geçmesine rağmen gelip almadılar. Olay günü de ben tableti Veysel'e verdim, götürüp başka bir yerde tamir ettirecekti. Veysel çıktıktan sonra şu an huzurunuzda bulunan müşteki geldi. Tablet tamir etmek için alacağını söyledi. Ben de kendisine tableti şoförüme verdiğimi dışarda olduğunu söyleyerek beklemesini söyledim.

"ZORLA EVE ALMADIM, KENDİSİ İÇERİ GİRDİ"

Kendisi içeriye girdi. Sonra bu kişi patronuyla görüştü. Ben de patronuyla görüşmek istedim. Gelen kuryenin telefonuyla patronuyla konuştuğumda bu kişi bana ' Zengin o..' Gelip evini basarız' şeklinde hakaret ve tehdit edici sözler söyleyince benim elim ayağım titredi. Elimdeki telefon yere düştü, daha sonra ben huzurunuzdaki müştekiden özür diledim. Kendisine telefon alabileceğimi söyleyerek üzülme dedim. Sonra benim evimin pencerelerine vurulduğunu fark ettim. Dışarıdaki kişilerin 4 sivil olduğunu gördüm. Ben evime gelenlerin onlar olabileceğini düşündüm. Bunun üzerine site güvenliğini aradım. Zaten evime gelen kurye, patronunun eski polis olduğunu söylemişti. Site güvenliğini aradım gelenlerin sivil polis olduğunu ve savcılıktan izinlerinin olduğunu söylediler. Ben kuryeyi zorla eve almadım, tehdit ve hakaret edici bir söz söylemedim, şikayetçiyi zorla evde tutmadım, telefonunu zorla almadım. Sadece gelen kurye bana patronunun kendisine orada beklemesini söylediğini aktardı. Bunun üzerine ben de kendisine 'O zaman bekle' dedim. Ben de kendilerinden şikayetçiyim, mağdur benim." 

"BAK TELEFONUN 15 PARÇAYA BÖLÜNDÜ, ARTIK PATRONUN SENİ ARAYAMAZ DEDİ"

Kurye Renas Demirbaş ise mahkemede, alıkonma ve işkence iddiasını şöyle dile getirdi:

"Güvenlik beni içeri almak için bekletirken o sırada 3-4 kurye girdi çıktı. Bağırmaya başladı, 'Bunlar dolandırıcı' diye. Yanlış bir yere geldim zannettim. 'Polise şikayet edeceğim, polis gelecek' dedi. O sırada sitenin güvenlik amiri geldi. 'İçeri gir polis gelmeden seni bırakmıyorum' dedi. İçer girdim. Amir, 'Çocuğu bırak, bir suçu yok. Bu kurye sadece' dedi. 'Yok' dedi. Telefonumu elimden alıp güvenlik amirine verdi. Patronum 2-3 kere aradı açmadı. En son açtı, yarım saat konuştu. Patronum 'Çocuğu bırak karakola git' dedi. Çocuk bembeyaz oldu, gelmeyecek misin Halil ağabeyi diyerek küfür etti. 'Bak telefonun 15 parçaya bölündü artık patronun seni arayamaz' dedi.” 

İPEK HATTAT'IN 15 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ

İfadelerin ardından mütalaasını açıklayan duruşma savcısı, sanıklar hakkında 'yağma" suçundan dava açılmışsa da eylemlerinin müştekinin telefonunu alarak mal edinme şeklinde oluşmadığını, amaçlarının müştekinin alıkonulduğunu başkalarına haber vermesini engellemek olduğunu belirtti. Yağma suçunun yasal unsurlarının oluşmadığından beraatlarına karar verilmesini isteyen savcı, sanık İpek Hattat hakkında "tehdit" dolayısıyla ceza verilmesine yer olmadığına hükmedilmesini talep etti.

Savcı mütalaasında, sanık İpek Hattat hakkında, "mala zarar verme" ve "hakaret" suçlarından 7 aydan 5 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti. Savcı ayrıca, sanık İpek Hattat ile birlikte Hüseyin Sami Yüzer ve Veysel Güven’in "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 2’şer yıldan 10’ar yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.

 

Kaynak: anka