6-7 Eylül olaylarının aydınlatılması için TBMM’ye araştırma önergesi veren HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, daha önceki önergelerinin AKP ve MHP oylarıyla reddedildiğini anımsatarak, “6-7 Eylül 1955 geçmiş değil bugündür. 6-7 Eylül 1955 geçmiş değil yarındır” dedi.

Bugün 6-7 Eylül 1955’te Rum azınlığa karşı gerçekleşen olaylarının 66’inci yıl dönümü. Türk basınına göre 11, Yunan basınına göre 15 kişinin öldüğü olayın arkasındaki güçler hâlâ açığa çıkarılmadı. HDP Ekonomiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan’ın hazırladığı araştırma önergesi HDP Milletvekilleri imzasıyla TBMM’ye verildi. Paylan, 6-7 Eylül olaylarının üzerinden 66 yıl geçtiğini, ancak halen hesabının sorulmadığını belirterek, “Hesabı sorulamayan suçlar tekrarlar ve 6-7 Eylül 1955’i gerçekleştiren devlet içindeki örgütlü kötülük suç işlemeye devam etti. Ermeni, Rum, Süryani, Kürt ve Alevilere ve öteki bildikleri herkese karşı yakın zamanda Ankara’daki mültecilere karşı da suç işlemeye devam etti, bu örgütlü kötülük” dedi.

“SUÇ İŞLEMEYİ MUBAH SAYAN ANLAYIŞ”

Devlet içinde “suç işlemeyi mubah sayan ve kendi iktidarını sürdürmek için her yolu mubah sayan anlayışın kötülüklere yol verildiğini” savunan Paylan, “6-7 Eylül 1955’te de önceden planlanan pogrom (dinsel, etnik veya siyasi nedenlerle bir gruba karşı yapılan şiddet hareketleri) Selanik’teki Atatürk’ün evinin bir istihbarat görevlisi tarafından bombalatılarak, daha sonra bindirilmiş kıtaların, Ermenilerin kiliselerine, işyerlerine, evlerine, mezarlıklarına saldırılmasıyla o gün ve 7 Eylül 1955 günü devam etti. Onlarca insan hayatını kaybetti, yüzlerce insan yaralandı, yüzlerce insan tecavüze uğradı. Yüzlerce mezarlık tahrip edildi” diye konuştu.

“MİLLİ GÜVENLİK KURULU SEKRETERLİĞİNE YÜKSELDİ”

Paylan, Sabri Yirmibeşoğlu’nun olayı organize ettiğini belirterek, “Sabri Yirmibeşoğlu’nun itiraf ettiği gibi bu olay devlet organizasyonuydu. Sabri Yirmibeşoğlu sürekli devlet içinde yükseldi ve 1980’li yıllarda Milli Güvenlik Kurulu’nun Genel Sekreterliğine kadar yükseldi” diye vurguladı.

“GEÇMİŞ DEĞİL GELECEK”

Paylan, Atatürk’ün evini bombalayan istihbarat görevlisinin 1992 yılında “Nevşehir Valisi olarak taltif edildiğini ve devlet içinde terfi edildiğini” kaydederek, “İşte bu karanlık hem suç işliyor hem de Hrant Dink cinayetinde olduğu gibi bütün failleri de terfi ettiriyor. Bu karanlık suç işlemeye devam ettiği sürece ve işlediği suçlarla yüzleşemediğimiz sürece 6-7 Eylül 1955 geçmiş değil bugündür. 6-7 Eylül 1955 geçmiş değil yarındır” dedi.

“HER YIL ÖNERGEYİ VERİYORUM”

Paylan, “geçmişle yüzleşmenin bugün eşit, adil gelecek inşa etmek anlamına geleceğini” vurgulayarak, TBMM’ye 6-7 Eylül olaylarının araştırılması için önerge verdiğini belirtti. Paylan, “Geçmişte olan devlet tarafından organize edilmiş suçlarla yüzleşilmesi çağrısı yaptım. Tüm siyasi partilere çağrımdır, her yıl bu önergeyi veriyorum ve AKP ile MHP oylarıyla reddediliyor. Ama artık bu tip suçları bütün siyasi partiler içindeki insanların gündeme taşıması ve yüzleşmeyi sağlaması gerekmektedir” diye konuştu.

 

Kaynak: anka