ÖZGE ZAİM

Eskişehir Valiliği, “virüsün yayılım hızının artmasına neden olacağı” değerlendirmesi ile toplanmaları yasakladı. Üniversite öğrencileri ise yurt ve konut sorunlarına dikkat çekmek için başlattıkları “Barınamıyoruz” eylemlerini sürdürdü. Bir üniversite öğrencisi, “Biz geleceksizlikle boğuşurken, binlerce odalı saraylarından ahkam kesenlerin açıklamaları bizi yıldıramayacak. Taleplerimiz çok net. Barınma istiyoruz” dedi.

Eskişehir Valiliği’nin internet sitesinde, “Covid-19 Salgını Kapsamında İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu Tarafından Alınan Ek Tedbirler” başlığı ile bir açıklama yayınlandı. Açıklamada, “Üniversitelerimiz yüz yüze eğitime geçeceğinden öğrencilerin çeşitli sebeplerle bir araya gelebilecekleri, bu durumun da virüsün yayılım hızının artmasına neden olacağı değerlendirildiğinden sosyal mesafeyi azaltan ve koronavirüs tedbirlerini ihlal eden toplantıların önlenmesi” kararının alındığı belirtildi.

Öte yandan bir grup üniversite öğrencisi; barınma sorunlarına dikkat çekmek için başlattıkları protestoyu, Eskibağlar Mahallesi’nde İsmet İnönü Caddesi üzerindeki bir parkta sürdürdü. Konut fiyatlarına itiraz eden öğrenciler; pankart açmadan, slogan atmadan basın açıklaması yaptı. Polisin, geniş güvenlik önlemi aldığı protesto sırasında; bazı öğrencilerin yanlarında getirdiklerin battaniyelerle oturdukları görüldü. Basın açıklaması öncesi konuşan bir öğrenci, neden eylem yaptıklarını şu sözlerle anlattı:

"AMACIMIZ ŞOV YAPMAK DEĞİL"

"Çok net, çok açık taleplerimiz var. Barınamıyoruz, öğrenciler olarak. Türkiye genelinde olan bir sorun. Bugün yine aynı sorunla, aynı taleplerle ortadayız, buradayız. Ve ayrılmıyoruz da çok net bir şekilde. Mücadeleyi buradan sürdüreceğiz. Tüm gece boyunca burada yatacağız. Amacımız şov yapmak değil. Türkiye'nin bugün çok gerçekçi olan ve gündemine damga vuran ve hiçbir zaman da bitmek bilmeyen ekonomik krizin daha da derinleştiği bugünlerde, özellikle de biz öğrenciler bunu üzerimizde çok daha net ve çok daha yoğun bir şekilde yaşıyoruz. Ve bu taleplerimiz doğrultusunda da böyle bir eylem tarzını gerçekleştirmek için dün gece işkenceyle, baskıyla, yerlerde sürüklene sürüklene polisin bizleri içeri alması, bizim ne umudumuzu, ne gayemizi ne de geleceğe olan umudumuzu kırmadı.

Biz geleceksizlikle boğuşurken, binlerce odalı saraylarından ahkam kesenlerin ne cümleleri ne de saray bekçilerinin bugün yaptığı gibi yaptığı açıklamalar bizi hiçbir şekilde yıldırmayacak. Çünkü taleplerimiz çok net. En doğal hakkımız olan barınma istiyoruz. Bu eylemler böyle devam edecek."

"ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ EKONOMİK KRİZİN BİZZAT MUHATABI"

Öğrenciler, şu açıklamayı okudu:

“Böyle bir tablo ile karşı karşıya kaldık. Sömürü, ekonomik kriz, baskılar, gözaltılar faşizmin şiddetle çalan çanları. Döneme ve gündeme damgasını vuran başlık ise, işçi ve emekçilerin olduğu kadar bütün üniversite öğrencilerinin de bizzat muhatabı olduğu ekonomik kriz oldu. Artan kira, yurt ücretleri ve faturalar yetmeyen burslar, bunların beraberinde gelen barınma sorunu zaten var olan ekonomik krizi daha da derinleştirdi. Bu kriz hücreleri andıran evlerde dahi yaşamaya gücümüzün yetmediği bir noktaya geldi.

“BARINMA HAKKIMIZI MÜKAFAT OLARAK GÖRMÜYORUZ”

Kısıtlı sayıda öğrencinin alabildiği 650 liralık bursu çok görüp, her fırsatta ‘Elinize dilinize dursun’ vurgusu yapan Erdoğan 1050 odalı Sarayı'nda zaten hakkımız olanı biz öğrencilere mükafat gibi sunmaktadır. Biz üniversite öğrencileri barınma hakkımızı bir mükafat olarak görmüyoruz. Ve bir kez daha söylüyoruz barınma haktır alacağız. Yaşanan bu ekonomik krizin en büyük mağduru ise emekçi çocukları olan biz öğrenciler olduk. Onun için sokaklardayız, parklardayız, sabahlıyoruz.”

Kaynak: anka