Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Angola Ulusal Meclisi'nde, "Meclisler, millet iradesinin vücut bulduğu ve hayata geçtiği yerler olarak demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır" dedi. Türkiye'nin, Afrika'nın sahip olduğu önemin farkında olduğunu vurgulayan Erdoğan, "İkili ilişkilerde bir taraf kazanırken diğerinin kaybettiği, birinin üretici diğerinin sürekli tüketici olduğu bir denklemi asla kabul etmiyoruz. Bizim amacımız, birlikte kazanmak, birlikte kalkınmak, birlikte büyümek, birlikte yol yürümektir. Angola, doğal kaynakları, maden ve petrol rezervleri ile bölgesinin parlayan yıldızıdır" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Angola Cumhurbaşkanı Joao Manuel Gonçalves Lourenço ile Angola Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda görüştü. Erdoğan daha sonra Angola Ulusal Meclisi'nde konuştu. 

Son üç ay içerisinde yapılan karşılıklı ziyaretlerin Türkiye-Angola ilişkilerinde yeni bir dönemin müjdecisi olduğunu ifade eden Erdoğan, "Türkiye olarak bu hususta güçlü bir iradeye sahibiz. Angola'ya gelişimizden itibaren şahsıma ve heyetimize gösterilen teveccüh Angola makamlarının da aynı hissiyatı taşıdığını gösteriyor. Misafirperverlikleriyle bizi kendi evimizde hissettiren kıymetli dostum Lourenço başta olmak üzere Angolalı dostlarımıza teşekkür ediyorum" dedi. 

Angola Parlamentosu'nda milletvekillerine seslenen Erdoğan, "Meclisler, millet iradesinin vücut bulduğu ve hayata geçtiği yerler olarak demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. Milletimizin Kurtuluş Savaşı'nın sevk ve idaresini yapan TBMM kurulduğu 1920 yılından bugüne kadar karşı karşıya kaldığı zorluklar karşısında yılmadan fedakarca çalışmalarına devam etmiştir. Milli iradenin temsilcisi olma vasfına önüne çıkan tüm engellere rağmen sıkı sıkıya sahip çıkan Meclis'imiz demokrasimizin de teminatı olmayı hep sürdürmüştür" diye konuştu. 

Erdoğan, Angola Ulusal Meclisi'nin ülke demokrasisi açısında teminat olarak gördüğünü söyledi. Türkiye-Angola ilişkilerine değinen Erdoğan, "Türkiye olarak kalkınma yolculuğunda dost Angola'nın yanında olmayı sürdüreceğiz. Sahra altı Afrika'nın önde gelen ülkesi Angola ile Avrupa ve Asya kıtalarını birbirine bağlayan köprü durumundaki Türkiye'nin iş birliğinin oluşturacağı sinerjinin etkisi hiç şüphesiz çok geniş bir coğrafyada hissedilecektir" dedi. 

Erdoğan'ın Angola Ulusal Meclisi'nde yaptığı konuşmadan öne çıkan başlıklar şöyle: 

BİR AVUÇ ÜLKENİN İNSAFINA BIRAKILMAMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNUYORUZ: Bu ortak tarihimizin en önemli özelliği ise karşılıklı saygıya, samimiyete, iş birliğine ve kardeşliğe dayanmasıdır. Tarihinde sömürgecilik lekesi bulunmayan, kolonyalizm utancı bulunmayan bir milletiz. Bunun yanında bir asır önce zaferle taçlandırdığı İstiklal Harbi'ni dönemin emperyalist güçlerine karşı yürütmüş bir ülkeyiz. Bugün de dünya beşten büyüktür diyerek küresel sistemdeki adaletsizlere karşı mücadele ediyoruz. İnsanlığın kaderinin İkinci Dünya Savaşı'nın galibi bir avuç ülkenin insafına bırakılamayacağını, bırakılmaması gerektiğini savunuyoruz. 

AFRİKA’DA 43 BÜYÜKELÇİLİK: Bu süreçte diplomatik ağımızın genişlemesine büyük önem veriyoruz. Türkiye, Afrika’da bugün itibariyle 43 büyükelçiliği ile temsil faaliyetlerini sürdürüyor. Ankara'da büyükelçiliği olan Afrika ülkelerinin sayısı ise 37'ye ulaştı. Bu durum karşılıklı güvenin ve ortaklık anlayışının doğal bir yansımasıdır.

ANGOLA, DOĞAL KAYNAKLARI, MADEN VE PETROL REZERVLERİ İLE BÖLGESİNİN PARLAYAN YILDIZIDIR: Türkiye, Afrika'nın sahip olduğu önemin farkındadır. Türkiye, tarihiyle, kültürüyle, insanıyla Afrika kıtasının tüm dünyaya kattığı zenginliklerin ve her alandaki muazzam potansiyelinin bilincindedir. Türkiye, 33 milyonu bulan nüfusu, dinamik ekonomisi, çalışkan insanları, vizyonel siyasi liderliğiyle Angola’nın büyük, güçlü ve onurlu bir ülke olduğunun şuurundadır. İkili ilişkilerde bir taraf kazanırken diğerinin kaybettiği, birinin üretici diğerinin sürekli tüketici olduğu bir denklemi asla kabul etmiyoruz. Bizim amacımız, birlikte kazanmak, birlikte kalkınmak, birlikte büyümek, birlikte yol yürümektir. Angola, doğal kaynakları, maden ve petrol rezervleri ile bölgesinin parlayan yıldızıdır.”

 

Kaynak: anka