AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ülkemizde elbette enflasyon sorunu vardır. Üstelik Türkiye, enflasyona ilave olarak döviz kuru dalgalanması gibi can yakıcı sorunla boğuşmuştur… Döviz kurunda olduğu gibi enflasyonda da ülkemiz ve ekonomimizin gerçekleri ile uyuşmayan bir şişkinliğin olduğu ortadadır. İnşallah en kısa sürede bu şişkinliği ortadan kaldırarak milletimizin haksız bir fiyat artışı yükünün altında kalmasının önüne geçeceğiz… Milletimizin hiçbir kesimini enflasyon karşısında ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Önümüzdeki temmuz ayında gerekirse çalışanlarımızın durumunu yeniden değerlendireceğiz” dedi.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

BİZ KAYBEDERKEN KAZANAN KİMLERSE MÜSEBBİBİ ONLARDIR: Ülkemizi Türkiye modeliyle dünyanın en büyük 10 ekonomisine sokma hedefimiz doğrultusunda her mecrada çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ülkesinin geçmişinden bihaber gafillerin ezbere atıp tutarak, milletimizin moralini bozmaya dönük gayretini kimi zaman üzüntü kimi zaman öfkeyle takip ediyoruz. Adeta kaybolup giden sanayileşme hamlesinin önünün nasıl kesildiğini hatırlayın. Ülkemizi köksüz bir ağaç gibi kurutmaya çalışanların yaptığı oyunları hatırlayın. Biz kaybederken kazananlar kimlerse, bu felaketin müsebbibi de onlardır. Türkiye’de her kim ülkenin makus tarihini değiştirmek için adım atmışsa, başına gelmeyen kalmamıştır. Rahmetli Menderes, Demirel, Erbakan, Türkeş, Özal. AK Parti’nin 20 yıllık geçmişi de mücadeleyle geçmiştir.

ÜLKEMİZE UYGULANAN ÖRTÜLÜ AMBARGO FARKLI BİR BOYUTA TAŞINMIŞTIR: Gezi olayları ve FETÖ kumpaslarıyla başlayan sürecin düğmesine kirli bir senaryonun ülkemize de teşkil edilmesi gayesiyle basılmıştır. Yırtıp çöpe attık. Siyasi ve sosyal kaos denemelerini, tüm terör örgütleri kullanılarak sınırlarımıza başlatılan saldırıları, FETÖ darbe girişimini, güç gösterilerini birer birer bertaraf ettik. Karşımıza çıkan fotoğraf şudur. NATO müttefikimiz Amerika, doğrudan ekonomimizi mahvetme tehdidiyle sergilemeyi devam etmiştir. Kimi Avrupa ülkeleri ise daha dolaylı ortaya koymuştur. Bu karmaşık tablo giderek derinleşmiştir. Ülkemize uygulanan örtülü ambargo farklı bir boyuta taşınmıştır. Hemen tedbirlerimizi alarak, mücadele saflarını sıklaştırdık.

ENFLASYONDA ŞİŞKİNLİĞİN OLDUĞU ORTADADIR: Gelişmiş ülkeler bir anda 5 katına 7 katına çıkan enflasyon gerçeği ile yüzleşmek zorunda kalmıştır, hatta üretici fiyatları enflasyonu yüzde 20’li 30’lu rakamlar gibi tarihinde görülmemiş oranlara ulaşmıştır. Ülkemizde elbette enflasyon sorunu vardır. Üstelik Türkiye, enflasyona ilave olarak döviz kuru dalgalanması gibi can yakıcı sorunla boğuşmuştur. Buna rağmen ülkemizdeki enflasyon artışı nispeten diğer ülkelerin altında kalmıştır. Döviz kurunda olduğu gibi enflasyonda da ülkemiz ve ekonomimizin gerçekleri ile uyuşmayan bir şişkinliğin olduğu ortadadır. İnşallah en kısa sürede bu şişkinliği ortadan kaldırarak milletimizin haksız bir fiyat artışı yükünün altında kalmasının önüne geçeceğiz…

TEMMUZ AYINDA GEREKİRSE ÇALIŞANLARIMIZIN DURUMUNU YENİDEN DEĞERLENDİRECEĞİZ.: Milletimizin hiçbir kesimini enflasyon karşısında ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Önümüzdeki temmuz ayında gerekirse çalışanlarımızın durumunu yeniden değerlendireceğiz. Milletimizi fahiş fiyat artışlarına karşı korumak için ciddi tedbirler almaya başladık.

BAY KEMAL NE KONUŞUYORSUN YA: Bu çerçevede özel okul ücretlerindeki artış tabanlarını yüzde 36 seviyesiyle sınırladık. Bay Kemal çıkmış konuşuyor. Ne konuşuyorsun ya? Biz bu işi yaptık. Sen geriden geliyorsun.

ANLAŞILAN ÜLKEDE KOMEDYEN EKSİKLİĞİ VAR: Bir ülkede ve demokrasilerde muhalefet ne işe yarar? İktidarlardan daha iyi sorunları çözecek vizyonları ortaya koymak değil midir? Peki CHP’nin herhangi bir vizyon ortaya koyduğunu bilen, gören var mı? Yok. Alternatif bir teklif getirdiğini duyan, bilen, gören var mı? CHP’nin milletin yüzünü güldürecek bir açılım ortaya koyduğunu duyan, bilen, gören var mı? Ne işe yarar CHP? CHP başındaki zat, hezeyan şeklini alan yalan, iftira ve çarpıtma siyasetiyle milletimizin eğlencesi haline dönüştü. Anlaşılan ülkede komedyen eksiği var ki CHP’nin başındaki zat orayı doldurmak için tüm gücüyle çalışıyor. Ana muhalefet makamı milleti eğlendirme makamı değil milletin dertlerine alternatif sunma yeridir.

BU CENAHTA İŞLER SANDIĞIMIZDAN DAHA KARIŞIK: Sergilediği tek parti faşizmi uygulamaları sebebiyle kınama cezası verilen Belediye Başkanı’nın Genel Başkanı’na koyduğu posta da bu cenahta işlerin sandığımızdan daha karışık olduğunu gösteriyor. Hani meydanlarda kimsenin işinden ekmeğinden edilmeyeceği konusunda, namus sözü verilmişti ya; işte o söz kendi belediye başkanları tarafından ayaklar altına alındı.

GÜYA BİR İTTİFAK KURULUYOR: Sorsanız ülkenin yönetimine talipler ama ortada bunları yapacakları isim yok. Güya bu zatın öncülüğünde bir ittifak kuruluyor ama bizim karşımıza çıkaracakları adayın kim olacağı konusunda anlaşamıyorlar. CHP’nin kendi içindeki adaylık mücadelesi neredeyse saç saça baş başa kavgaya dönüşmüş durumda. Yakında adliyelik olurlarsa şaşırmayın… Her hadise bunların faşist yüzlerini açıkça ortaya koyuyor. Kamu görevlilerimiz karşısında aslan kesilen Bay Kemal, bölücü örgütün siyasi uzantıları karşısında kâğıttan kaplana dönüştüler. Eş başkanların hem CHP’yi hem de belediye başkanlarını hedef alan hakaretlerine seslerini bile çıkaramadılar.

BIRAKIN DİNİMİZİ İSTİSMAR ETMEYİ: Siyasetteki cari açıklarını hakaretle kapatmaya çalışıyorlar. Önceki gün alçaklık bayrağını Bay Kemal’in başkan yardımcısı devraldı. Bu ahlak yoksunu, FETÖ ile Allah’ı yan yana koyarak ne kadar rezil bir zihniyete sahip olduğunu bir kez daha gösterdi. Bırakın artık dinimizi istismar etmeyi.

PKK TERÖR ÖRGÜTÜNÜN UZANTILARINI GÖRMEK İSTEMİYORUZ: Ortaklarından birisi terör örgütünden birisi tutuşuyor. Ve resimler yayınlanıyor. Günlerdir bu resimleri hep izledik, izlediniz. Ne yazık ki PKK’nın bir uzantısı olarak bu kadın parlamentoda. Bununla ilgili olarak siz Karma Komisyon’a süratle gönderdik ve gereği yapılacaktır. Biz parlamentoda bu tür birilerini görmek istemiyoruz. PKK terör örgütünün uzantılarını görmek istemiyoruz.

BÖYLE BİR İKLİMİN DOĞMASINI ARZU EDİYORLAR: Terör örgütleri işte böyle bir ortamın ülkeye hakim olmasını bekliyorlar. Fırsat bekleyenler işte böyle bir iklimin doğmasını arzu ediyorlar. İnsanlarımızı yokluğa, yoksulluğa ve çaresizliğe mahkum etmek isteyenler böyle bir fırsatı yakalamanın hayaliyle yanıp tutuşuyorlar. Bu fırsatı vermeyeceğiz. Daha çok çalışacak, daha çok gayret göstereceğiz. Yaptıklarımızı, hedeflerimizi anlatacak; sandıkta desteğini alacağız. 

 

Kaynak: anka